Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/3096
Karar No: 2022/4846
Karar Tarihi: 18.05.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/3096 Esas 2022/4846 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Taraflar arasındaki menfi tespit davasında davacılar, davalının satın aldıkları villayı zamanında tamamlayamadığını, eksik ve ayıplı imalatlar bulunduğunu ve cezai şart, eksik iş ve ayıplı imalat bedeli yönünden davalıya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmişlerdir. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesi, davacıların iddiasının değerlendirilmesi gerektiğini belirterek davanın bozulmasına karar vermiştir. Ancak, bozmaya uygun olmayan hüküm sonucunda tekrar görülen davada bilirkişi raporu eksik incelemeli olup, hüküm doğru görülmemiştir. Bu nedenle, davalının temyiz itirazları reddedilirken, hükmün HUMK'nın 428. maddesi gereği davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: HUMK'nın 428. ve 440. maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici madde 3'ü.
3. Hukuk Dairesi         2022/3096 E.  ,  2022/4846 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (TÜKETİCİ) MAHKEMESİ
    DAVACILAR :

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacılar; davalının yaptığı on adet villadan bir tanesini satın aldıklarını, aralarındaki sözleşme uyarınca edimlerini yerine getirmelerine karşın davalının inşaatı zamanında bitiremediğini, yapılmayan işler olduğu gibi sözleşmede kararlaştırılandan farklı imalatlar bulunduğunu, davalı tarafından masrafı karşılanmadığından kat irtifakı kurulmadığını, sözleşmedeki cezai şart, eksik iş bedeli, kira mahrumiyeti gibi zararların mahsubu halinde davalı şirkete borçları bulunmadığını, hatta şirketten alacaklı olduklarını ileri sürerek; sözleşmeden dolayı ödenenler dışında, taşınmazın inşa seviyesine nazaran davalıya ödeme yapmaları gerekmediğinden borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmişlerdir.
    Davalı; davacıların borçlu olduklarını, edimlerini yerine getirmeden tapu devri isteyemeyeceklerini, inşaatın eksiksiz olarak tamamlandığını ve davacıların içinde oturmakta olduklarını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; davacının davalıya bakiye 89.400 Euro ödeme yaptığını usulüne uygun olarak yazılı belge ile ispatlayamadığı gerekçesiyle, davanın reddine dair verilen karar, davacıların temyizi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesince verilen 01/02/2018 tarihli ve 2015/28071 Esas 2018/1100 Karar sayılı kararla; davacının iddiası doğrultusunda alınan bilirkişi raporu ve sözleşme hükümleri değerlendirilmek sureti ile davalının edimlerini yerine getirip getirmediğinin tespit edilmesi, davacının cezai şart, eksik iş ve ayıplı imalat bedeli yönünden iddiasında haklı olduğunun anlaşılması halinde varsa davacının borçlu olduğu miktardan bilirkişi tarafından tespit edilecek miktarın mahsubu sonucu belirlenecek değer üzerinden davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur.
    Bozmaya uyan mahkemece; alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kabulü ile davacının sözleşme nedeni ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
    1)Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2)Davada, davacılar davalıdan satın aldıkları bağımsız bölümün zamanında teslim edilmediği gibi eksik ve ayıplı imalatlar bulunduğunu, bu nedenle sözleşme gereği hak kazanılan cezai şart, kira mahrumiyeti, eksik ve ayıplı iş bedeli nazara alındığında davalıya borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmişlerdir.
    Bozma sonrası alınan 03/12/2018 tarihli bilirkişi raporunda, sözleşmeye konu dava konusu taşınmazda eksiklikler mevcut olması nedeniyle taşınmazın teslim aşamasına getirilmemiş durumda olduğu, sözleşmede süre uzatım ile ilgili hüküm bulunmaması nedeniyle iş bitim tarihi (30/06/2006) ile dava tarihi (24/05/2012) arasındaki süre nedeniyle 710.000 Euro cezai şart bedeli ödemesi gerektiği, eksik iş bedelinin 18.890 Euro (dava tarihi itibariyle 43.500 TL), sözleşme gereğince davacıların ödemesi gereken meblağın 89.400 Euro olduğu, mahsup yapıldığında bakiye 639.490 Euro davacıların alacaklı olduğunun tespit edilmiş ise de; dava konusu taşınmazın iskan ruhsatının alınıp alınmadığı, davacılara teslim edilip edilmediği, edilmiş ise hangi tarihte teslim edildiği hususlarında tespit yapılmadığı gibi davalının buna ilişkin itirazlarının da karşılanmadığı görülmüştür.
    Hal böyle olunca, mahkemece; önceki bilirkişi dışında konunun uzmanı bilirkişilerden, sözleşme hükümleri değerlendirilmek sureti ile davalının edimlerini yerine getirip getirmediği; davacının cezai şart, eksik iş ve ayıplı imalat bedeli yönünden iddiasında haklı olup olmadığı hususlarında tereddüde yer vermeyecek şekilde; ayrıntılı, açıklayıcı, hüküm kurmaya elverişli ve Yargıtay denetimine uygun, tarafların itirazlarını karşılayacak şekilde rapor alınarak hüküm kurulması gerekirken, eksik inceleme ile hazırlanmış bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde karar verilmiş olması, doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK'nın 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK'nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi