Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14200
Karar No: 2015/20951
Karar Tarihi: 30.11.2015

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/14200 Esas 2015/20951 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/14200 E.  ,  2015/20951 K.
"İçtihat Metni"

Mahkemesi : İstanbul 22. İş Mahkemesi
Tarihi : 19.03.2015
No : 2015/160-2015/262

Dava, iptal edilen yaşlılık aylığının yeniden bağlanması istemine ilişkindir.
Mahkeme, bozma ilamına uyduktan sonra yaptığı yargılama sonucu ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Mahkemenin uyma kararı verdiği Dairemizin bozma kararında benimsendiği üzere; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 17.04.2013 tarih, 2012/10–1486 Esas ve 2013/558 Karar sayılı ilamında ayrıntıları açıklandığı şekilde; 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun Geçici 7. maddesi uyarınca davanın yasal dayanağı olan 3165 sayılı Kanunla değişik 1479 sayılı Kanun’un 24–25. maddelerine göre davacının geçerli bir sigortalılığından bahsedebilmek için kendi nam ve hesabına bağımsız çalışması yanında bu çalışmanın gerçek veya götürü usulde vergi kaydı, geçerli bir esnaf sicili veya meslek kuruluş kaydının varlığına ihtiyaç vardır.
Ancak yargılama sürecinde 11.09.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 58. maddesi ile 5510 sayılı Kanuna eklenen Geçici 54. maddede; “Mülga 4355 sayılı Ticaret ve Sanayi Odaları, Esnaf Odaları ve Ticaret Borsaları Kanunu, mülga 5373 sayılı Esnaf Dernekleri ve Esnaf Dernekleri Birlikleri Kanunu ve mülga 507 sayılı Esnaf ve Küçük Sanatkârlar Kanununa göre; esnaf ve sanatkâr siciline veya odasına ya da her ikisine birden kayıtları bulunmakla birlikte üye kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılmadığının tespit edilmesi üzerine, Kuruma kayıt ve tescili yapılmakla birlikte, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılık süreleri geçersiz sayılarak iptal edilen sigortalılardan 22.3.1985 tarihinden sonraki sürelere ait prim, gecikme zammı ve gecikme cezalarının 31.12.2013 tarihine kadar ödenmiş olması şartıyla 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamındaki sigortalılıkları başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılır. 4 üncü ve 7 nci maddeler ile 2926 sayılı Kanunun 2 nci, 5 inci ve 9 uncu maddelerine göre kayıt ve tescili yapılanların, sigortalılık tescil ve sürelerine esas tarımsal faaliyetleri ile ilgili kurum ve kuruluş üye kayıtlarının mevzuata uygun olarak yapılmadığının tespit edilmesi üzerine sigortalılıkları geçersiz sayılarak iptal edilenlerin, tescillerinin yapıldığı tarihten 31.12.2010 tarihine kadar geçen sürelere ait prim, gecikme zammı ve gecikme cezalarının 31.12.2013 tarihine kadar ödenmiş olması şartıyla, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (b) bendinin (4) numaralı alt bendi kapsamındaki sigortalılıkları başlangıç tarihinden itibaren geçerli sayılır. Ancak, tevkifat kesintisine binaen geriye dönük yapılan tescillerden, tevkifatın yapıldığı tarihte ziraat odası kaydı bulunmayan, daha sonra geriye dönük tesis edilen kayıtlar geçerli kabul edilmez.
Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra birinci ve ikinci fıkralar uyarınca hizmet iptali yapılmaz.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Kurum tarafından belirlenir.” düzenlemesine yer verilmiştir.
Mahkemece, öncelikle, davacı sigortalının anılan düzenlemeden yararlandırılıp – yararlandırılmadığı taraflardan sorulmalı; davacı sigortalının anılan düzenlemeden yararlandırılması durumunda davanın konusunun kalmayacağı gözetilmeli; anılan yasadan yararlandırılmadığının anlaşılması durumunda; yapılan ihbar üzerine araştırma yapan davalı Kurumun, dava konusu dönemde davacının 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalılığına dayanak olan İstanbul Umum Han Odabaşıları Odasındaki üye kaydının geçersiz olduğunu iddia ettiği ve oda kayıt defterinde 21.04.1981 tarihinde davacı ile birlikte başka kişilerinde kayıtlarının olduğu görüldüğünden ve defter ve belgelerde yapılması sözkonusu olan tahrifat durumunun geçici 54. madde kapsamında değerlendirilmesi söz konusu olmadığından; sosyal güvenliğin “vazgeçilmez ve kaçınılamaz” kamusal yapısı gereği resen araştırma yükümü olduğu gözetilmelidir.
Diğer taraftan, ihtilaf konusu dönemdeki oda kayıtlarında yapıldığı iddia edilen usulsüzlükler nedeni ile İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesinde 2012/303 Esas 2013/380 Karar sayılı dava dosyasında yapılan yargılama sunucunda, ilk kararda sanıklar hakkında açılan davanın zamanaşımı nedeni ile düşürülmesine karar verildiği, müdahil tarafın temyizi üzerine Yargıtay 11. Ceza Dairesince, resmi belgede sahtecilik suçundan karar tarihi itibari ile dava zamanaşımı süresinin gerçekleşmediği gerekçesi ile anılan hükmün bozulması sonrası, anılan Mahkemece, İstanbul Umum Han Odabaşılar Odası yöneticileri tarafından odaya üye olmadıkları halde üye olduklarına dair davacı ile birlikte dokuz kişi hakkında usulsüz evrak tanzim ettiklerinin kabul edildiği, davacının da bulunduğu bir kısım sanıklar hakkında dava zamanaşımı nedeni ile davanın düşmesine, oda yöneticisi de olan bir kısım sanıkların sahte belge düzenlemek suçlarından mahkûmiyetlerine karar verildiği, davanın halen kesinleşme aşamasında olduğu anlaşılmaktadır. Oda yöneticilerinin, davacı da dâhil bir kısım sigortalıların geçmişe yönelik sigortalılık kazanmasını sağlayan gerçeğe aykırı belge tanzim ettikleri konusundaki maddi olgu hakkında ceza mahkemesi kararı hukuk hâkimini bağlayacağından; öncelikle ceza davasının sonucu araştırılarak beklenmelidir. Ceza mahkemesi kararı ile resmi evrakta sahtekârlık eyleminin sabit olduğunun belirlenmesi halinde (dava zamanaşımı gerçekleşmiş olsa bile), oda kayıtları hakkındaki davalı kurum iddiasının sabit olduğunun kabulü gerekir.
Yapılacak araştırma ve inceleme sonucu davacının, oda kaydında tahrifat olduğunun belirlenmesi durumunda; geçici 54. madde kapsamında değerlendirilmesinin mümkün olmadığı, ayrıca anılan dönemde davacının 1479 sayılı Kanun kapsamında zorunlu sigortalı olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı ve aynı Kanunun 79. maddesi hükmüne göre isteğe bağlı sigortalı olmak için Kuruma yazılı başvurunun ya da isteğe bağlı sigortalı olma iradesini ortaya koyacak şekilde Kuruma prim ödemesinin varlığının koşul olduğu gözetilerek, davacının, yaptığı her bir prim ödemesinin yapıldığı tarihten itibaren (zorunlu sigortalılıkla çakışmamak kaydıyla) karşıladığı süre kadar 1479 sayılı Kanun kapsamında isteğe bağlı sigortalı kabul edilebileceği dikkate alınarak, yaşlılık aylığı bağlama şartlarının oluşup oluşmadığı irdelenerek karar verilmesi gerekir.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davalı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 30.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi