Esas No: 2021/502
Karar No: 2022/3303
Karar Tarihi: 26.04.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/502 Esas 2022/3303 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçlamasıyla tutuklanmış ve sonra beraat etmiştir. Davacı, tutukluluk süresiyle ilgili maddi ve manevi tazminat talep etmiştir. Mahkeme, davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak, kararın temyiz edilmesi sonrasında, davacının davanın açıldığından habersiz olduğunu belirtmesi nedeniyle, davacının açılan davaya muvafakati araştırılması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, maddi tazminatın hesaplanmasında cezaevi harcamalarının hesaba katılamayacağına ve manevi tazminat miktarının hak ve nesafet ilkelerine uygun olarak tayin edilmesi gerektiğine vurgu yapılmıştır. Hüküm, CMK'nın 142, 144/1-a ve 5271 sayılı Kanun'un 26. maddeleriyle ilgili olarak açıklamalar içermektedir.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 8.405,87 TL maddi, 4.500 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Tazminat talebinin dayanağı olan Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/155 Esas- 2016/73 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti suçundan 24.05.2015-01.12.2015 tarihlerinde 191 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda davacının beraatine hükmedildiği, kararın 24.02.2016 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının dava dilekçesiyle 30.000 TL maddi, 30.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada mahkemece 2.201 TL’si cezaevi harcaması olmak üzere 8.405,87 TL maddi, 4.500 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin manevi tazminatın fazla olduğuna ve vekalet ücretine, davacı vekilinin ise kararın hukuka aykırı olduğuna yönelik temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Davacının hükümden sonra temyiz aşamasında verdiği 13.01.2020 havale tarihli dilekçesi ile tazminat davasını açan vekili davayı kendisinden habersiz açtığından bahisle azlettiğini bildirmesi karşısında davacının açılan davaya muvafakati olup olmadığının araştırılmasında zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
1-Davacının hangi suçtan tutuklu kaldığının tespiti amacıyla davacı hakkında düzenlenen tutuklama ve tahliye müzekkerelerinin Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde aslının veya onaylı örneğinin dosya arasına alınması gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması,
2-Tazminat talebinin dayanağı olan tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihleri ceza infaz kurumundan sorularak infaz edilen tutukluluk süresinin tereddüde mahal vermeyecek şekilde tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
3-CMK'nın 144/1-a. maddesinin yürürlükten kaldırılması nedeniyle mahsup durumu tazminata engel oluşturmamakla birlikte, haklarında mahsup işlemi yapılmayan kişilerle tutukluluğu başka mahkumiyetinden mahsup edilenler arasındaki dengenin, hak ve nesafetin sağlanması gerektiği dikkate alınarak, davacının tutuklu kaldığı sürenin başka mahkumiyetinden mahsup edilip edilmediğinin araştırılması gerektiğinin gözetilmemesi,
4-Hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış dava olup olmadığının ilgili birimlerden sorulup, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden de araştırılarak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
5-Maddi tazminatın, davacının tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanan “6.196,69’’ TL yerine, cezaevi harcamalarının maddi tazminatın hesabında gözönünde bulundurulamayacağı gözetilmeden hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak bu miktarın üstünde kalacak şekilde “8.405,87’’ TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine fazla maddi tazminata hükmolunması,
6-Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması,
7-Gerekçeli karar başlığında, dava türü olarak, "Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat'' yerine, ''Yakalama veya tutuklama sonrası KYO veya beraat kararı verilmesi halinde tazminat'' ibaresine yer verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, davalı vekilinin ve davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 26/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.