19. Ceza Dairesi Esas No: 2020/1041 Karar No: 2020/2180 Karar Tarihi: 27.02.2020
Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/1041 Esas 2020/2180 Karar Sayılı İlamı
Özet:
19. Ceza Dairesi tarafından verilen 2020/1041 E. ve 2020/2180 K. sayılı kararda, sanık hakkında marka hakkına tecavüz suçundan kamu davası açıldığı ancak marka sahibinin şikayet etmediği ve şikayet hakkının sadece marka sahibine ait olduğu belirtilmiştir. Dosyada bulunan vekaletname ve mail çıktıları incelendiğinde, marka sahibi firma yetkilisinin sanık hakkında şikayet etme izni vermediği sonucuna varılmıştır. Bu nedenle, geçerli bir şikayetin olmadığı gözetilmeden davanın düşürülmesine karar verilmesi hatalı bulunmuştur ve karar bozulmuştur. Kanunlar açısından incelendiğinde, marka hakkına tecavüz suçunun soruşturulması ve kovuşturulmasının sadece marka sahibinin şikayeti üzerine yapılabileceği 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A-l maddesiyle düzenlenmiştir. Şikayet hakkı da sadece marka sahibine aittir ve vekaletname ile avukatlar aracılığıyla da kullanılabilir. Dosya yeniden incelenerek karar verilmesi gerekmektedir. Kanunlar açısından 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca kararın bozulması gerekmektedir.
19. Ceza Dairesi 2020/1041 E. , 2020/2180 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Suç ve karar tarihinde yürürlükte bulunan 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A-l maddesinde düzenlenen suçun soruşturulması ve kovuşturulması şikayete tabi olup, The Polo / Lauren Company L.P. vekilinin şikayeti üzerine, sanığa ait işyerinde yapılan aramada üzerlerinde katılan firma adına tescilli markaların bulunduğu taklit ürünlerin satışa arz edilmiş halde ele geçirildiği iddiası ile sanık hakkında marka hakkına tecavüz suçundan kamu davası açılmışsa da; Marka hakkına tecavüz suçlarında şikayet hakkı, münhasıran marka sahibine ait olup, tescilli markanın sahibi olan ve marka korumasından doğan hakları tecavüze uğrayan gerçek veya tüzel kişiler şikâyetçi olabilir. Diğer bir ifade ile şikâyet hakkını kullanacak marka sahibi Türk Patent ve Marka Kurumu nezdinde tutulan marka sicilinde, adına markanın tescil edildiği gerçek veya tüzel kişidir. Şikâyet hakkı şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hak olduğundan bu hakkın başkaları tarafından kullanılması mümkün değildir. Hak sahibi kişiler şikâyet tarihinde, şikâyette bulunma yetkisini veren vekâletname bulunmak koşulu ile avukatları vasıtasıyla da şikâyette bulunabilir. Davaya vekalet konusu 6100 sayılı HMK’nin 71-83. maddelerinde düzenlenmiş olup, hem HMK’da hem de Türk Borçlar Kanununda vekaletnamelerin herhangi bir şekil şartına bağlı olmadığı kabul edilmiştir. Şikayet hakkını kullanma konusunda asıl olanın vekalet verenin iradesi olduğu yönündeki ilke ışığında somut olaya gelince; Dosya içerisinde mevcut olan ve The Polo / Lauren Company L.P. yetkilisi tarafından ... irtibat bürosu yetkilisi ...’e verilen asıl vekaletname içeriğinde “Bir gümrük davasını ya da diğer davaları takip etme anlaşması vaka bazında mektup, faks veya e-posta iletişimi ile yapılacaktır.” şeklindeki kısıtlamanın bulunması ve Dairemizin 05.11.2019 tarihli tevdii kararı sonrası katılan firma vekili tarafından dosyaya ibraz edilen 24.12.2019 havale tarihli dilekçe ekinde bulunan mail çıktılarının, sanık hakkında şikayet tarihini kapsar şekilde marka sahibi firma yetkilisi tarafından verilmiş izni içermediği anlaşıldığından, sanık hakkında usulüne uygun ve geçerli bir şikayet bulunmadığı gözetilmeden davanın düşürülmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, sair yönleri incelenmeyen HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 27.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.