Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/12459 Esas 2019/7274 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/12459
Karar No: 2019/7274
Karar Tarihi: 04.04.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/12459 Esas 2019/7274 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, basit tıbbi müdahale ile iyileşip iyileşmeyeceğine dair raporlarda açıklık bulunmayan müştekinin tedavi evraklarının Adli Tıp Kurumu'na gönderilerek uygun rapor alınması gerektiğini belirtmiştir. Aynı zamanda, Mahkeme'nin gerekçeli kararların açık ve koşulları net bir şekilde yansıtılması ilkesine uyulmadığına da vurgu yapılmıştır. Anayasa Mahkemesi'nin 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesindeki bazı ibareleri iptal etmesi nedeniyle, sanığın hak yoksunlukları yönünden hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Bu nedenlerle hüküm bozulmuş ve 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca değiştirilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Anayasa'nın 141/3 maddesi
- CMK'nin 34 ve 230. maddeleri
- 5237 sayılı TCK'nın 86. ve 87. maddeleri
- 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi
- 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi ve 326/son maddesi
3. Ceza Dairesi         2018/12459 E.  ,  2019/7274 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1) Anayasa"nın 141/3, 5271 sayılı CMK"nin 34 ve 230. maddeleri uyarınca, mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet savcısını ve herkesi inandıracak ve temyiz denetimine olanak verecek biçimde olması, Yargıtayın gerekçedeki disiplin işlemini yerine getirmesi için, kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin açık olarak gerekçeye yansıtılması, suçun öğeleri ve kanıtlandığı kabul edilen olayların açıkça gösterilmesi gerekirken, bu ilkelere uyulmadan gerekçesiz hüküm kurulması,
    2) Müştekide oluşan yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile iyileşip iyileşmeyeceğine dair alınan raporlarda bir açıklık bulunmadığı anlaşılmakla, söz konusu raporların hükme esas alınacak ölçüde yeterli olmaması ve her türlü tereddütlerin giderilmesi bakımından, müştekinin tedavi evrakları, geçici ve kesin raporlarının en yakın Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğüne gönderilerek, 5237 sayılı TCK"nin 86. ve 87. maddelerinde belirlenen ölçütlere göre rapor alınması gerektiği gözetilmeden, yetersiz rapora dayanılarak eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    3) Anayasa Mahkemesinin 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08/10/2015 tarihli ve E.2014/140 - K.2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi gereğince
    sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 04/04/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.







































    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.