Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/12172
Karar No: 2019/4151
Karar Tarihi: 08.05.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/12172 Esas 2019/4151 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, kendi hissesine ulaşmak için davalılara ait parsel üzerinde geçit hakkı istemiştir. Mahkeme, davacının uzun süredir köye gelip gitmediği ve tarımsal faaliyette bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak, Türk Medeni Kanunu'nun geçit hakkı isteklerine ilişkin maddesine göre en uygun komşuya yöneltilmesi gerektiği belirtilerek uygun parseller yönünden araştırma yapılması gerektiği ifade edilmiştir. Bu nedenle, karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu'nun 747. maddesi (geçit hakkı isteği)
- Türk Medeni Kanunu'nun 748/3. maddesi ve yeni Tapu Sicil Tüzüğü'nün \"İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili\" başlıklı 30. maddesi (geçit hakkının tescili)
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 124. maddesi (dürüstlük kuralı)
14. Hukuk Dairesi         2016/12172 E.  ,  2019/4151 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03.09.2015 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 18.04.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
    Davacı hissedarı bulunduğu 445 parsel sayılı taşınmazın yola bağlantısının bulunmaması sebebi ile davalıların hissedarı olduğu 444 parsel sayılı taşınmaz aleyhine geçit hakkı tesis edilmesini talep etmiştir.
    Davalılar vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde davanın reddi savunulmuştur.
    Mahkemece, davacının yurt dışında yaşadığı ve uzun yıllardan beri köye gelip gitmediği, lehine geçit istenilen taşınmazda tarımsal faaliyette bulunmadığı, geçit hakkı talep etmekte hukuki yararın olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine "mutlak geçit ihtiyacı" veya "geçit yoksunluğu", ikincisine de "nispi geçit ihtiyacı" ya da "geçit yetersizliği" denilmektedir.
    Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit ihtiyacının nedeni, taşınmazın niteliği ile bu ihtiyacın nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakârlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır.
    Geçit tesisi davalarında başlangıçta davacı tarafından öngörülemediğinden dava dilekçesinde talep edilen yer dışındaki güzergahlardan da geçit kurulması gerekebilir. Bu güzergah üzerindeki taşınmazların maliklerine dava dilekçesi ile husumet yöneltilmemiş olması kabul edilebilir bir yanılgıya dayandığından 6100 sayılı HMK’nin 124. maddesi gereğince dürüstlük kuralına aykırı olmayan bu taraf değişikliği talebi kabul edilerek davacının bu kişilerin harçsız olarak davaya katılmalarını sağlamasına imkan verilmelidir.
    Uygun güzergah saptanırken önemle üzerinde durulması gereken diğer bir yön ise, aleyhine geçit kurulan taşınmaz veya taşınmazlar bölünerek kullanım şekli ve bütünlüğünün bozulmamasıdır. Şayet başka türlü geçit tesisi mümkün değilse bunun gerekçesi kararda açıkça gösterilmelidir.
    Yararına geçit kurulacak taşınmazın tapuda kayıtlı niteliği ve kullanım amacı nazara alınarak özellikle tarım alanlarında, nihayet bir tarım aracının geçeceği genişlikte (emsaline göre 2,5-3 m.) geçit hakkı tesisine karar vermek gerekir. Bu genişliği aşan bir yol verilmesinin zorunlu olduğu hallerde, gerekçesi kararda dayanakları ile birlikte gösterilmelidir.
    Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. maddesi ile yeni Tapu Sicil Tüzüğünün “İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili” başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmelidir.
    Somut olaya gelince; dosya içerisinde yer alan Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünden celbedilen harita (plan) örneğine göre davacının hissedarı olduğu 445 parsel sayılı taşınmazın yola bağlantısının bulunmadığı, bağlı olarak geçit ihtiyacının bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece davacının uzun süredir köyüne gelip gitmediği ve tarımsal faaliyette bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de yukarıda yer alan ilkeler dahilinde, geçit için uygun parseller yönünden araştırma yapılması gerekmektedir. Mahkemece işin esasına girilmeden hukuki yarar yokluğu nedeni ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.05.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi