15. Hukuk Dairesi 2016/6346 E. , 2017/3887 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde taraf vekilleri yapılan tebligata rağmen gelmediklerinden incelemenin evrak üzerinden yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl ve birleşen dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak ile ilgili yapılan icra takibine itirazın iptâli talebine ilişkin olup mahkemece asıl davanın reddine birleşen davanın, dava konusu alacağın ana davada itirazın iptâline konu edildiği bu nedenle derdestlik olup dava şartı gerçekleşmediğinden HMK"nın 115/2. maddesi uyarınca usulden reddine dair verilen karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı dava dilekçesinde ve yargılama sırasındaki beyanlarında davalının üstlendiği Rize 250 Yataklı Devlet Hastanesi inşaatında otoparkın krom paslanmaz işlerini davalının taşeronu olarak yaptığını, işi teslim ettiğini bir kısım imalâtlar için fatura düzenlediğini bunların bedellerini aldığını, fatura kesmediği imalâtlar bulunduğunu ancak bunların bedelleri olan 45.000,00 TL alacağının ödenmediğini, yaptığı takibe de itiraz edildiğini belirterek alacağı için yaptığı icra takibine itirazın iptâline karar verilmesini istemiş, birleşen dosyada açtığı davasında da asıl dosyanın dayanağı olan icra takibene konu alacağın tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı savunmasında davacının yaptığı işlere karşılık yapılan fazla ödemeler nedeniyle davacıdan 4.812,30 TL alacaklı olduklarını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiş, mahkemece davacının sözleşme kapsamında yaptığı işler için fatura kestiği ve bedelini aldığının ihtilâfsız olduğu, davadaki talebin sözleşme dışı işlerin bedeli olduğu ancak bu iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesiyle asıl davanın reddine birleşen davanın dava konusu alacağın ana davada itirazın iptâline konu edildiği bu nedenle derdestlik olup dava şartı gerçekleşmediğinden HMK"nın 115/2. maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmiştir.
Yargılama sırasında mahkemece alınan bilirkişi raporunda davacı tarafından yapılan imalâtlar incelenmiş, 15 kalem halinde belirlenen imalâtların ilk 8 sırasındaki imalâtlar için davacının fatura düzenlediği, 9-15 nolu imalâtlar için fatura düzenlenmediği, taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmadığı için yapılan imalâtların bedellerinin hesaplanmadığı açıklanmıştır.
Taraflar arasında akdî ilişkinin kurulduğu ihtilâfsız olup davacı yaptığı imalâtların bir kısmı için fatura düzenlediğini ve bunların bedellerini aldığını açıklamış, bunların dışında da imalâtlar yaptığını bedelini alamadığını açıklamıştır. Davalı ise yapılan tüm imalâtların bedellerini fazlasıyla ödediğini iddia etmiştir. Olayda ihtilâf fatura düzenlenmeyen imalâtların bedellerinin ödenip ödenmediği konusundadır. Davacının alacağını talep edebilmesi için fatura düzenlemesi zorunluluğu bulunmamakta olup bedel konusunda uzlaşma bulunmaması halinde 6098 sayılı TBK"nın 481. maddesine göre imalât bedelinin yapıldığı yıl piyasa rayiçlerine göre belirlenmesi gerekir. Mahkemece bilirkişiden alınacak ek raporla asıl raporda belirlenen 9-15 nolu imalâtların bedellerinin yapıldığı yıl piyasa rayicine göre belirlenip bunlarla ilgili kanıtlanacak ödemelerin mahsubu ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilmediğinden davacı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 09.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.