Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/22134 Esas 2019/10152 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/22134
Karar No: 2019/10152
Karar Tarihi: 09.05.2019

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/22134 Esas 2019/10152 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2017/22134 E.  ,  2019/10152 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 10/07/2007-26/03/2014 tarihleri arası sevkiyat sorumlusu olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haklı neden olmaksızın feshedildiğini beyanla kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin, fazla çalışma ve manevi tazminat alacaklarını davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar süresi içinde taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davalınm cevap dilekçesinin ıslahı yolu ile zamanaşımı itirazında bulunup bulunamayacağı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
    Zamanaşımı, alacak hakkının belli bir süre kullanılmaması yüzünden dava edilebilme niteliğinden yoksun kalmasını ifade eder. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere zamanaşımı, alacak hakkım sona erdirmeyip sadece onu "eksik bir borç" haline dönüştürür ve "alacağın dava edilebilme özelliği"ni ortadan kaldırır.
    Bu itibarla zamanaşımı savunması ileri sürüldüğünde, eğer savunma gerçekleşirse hakkın dava edilebilme niteliği ortadan kalkacağından, artık mahkemenin işin esasına girip onu incelemesi mümkün değildir.
    Zamanaşımı definin cevap dilekçesinin ıslahı yoluyla ileri sürülmesi de mümkündür (Yargıtay HGK. 04.06.2011 gün 2010/ 9-629 esas 2011/ 70. karar).
    Somut uyuşmazlıkta, davalı cevap dilekçesi ile zamanaşımı savunmasında bulunmamış ise de 29/09/2015 tarihli dilekçe ile cevap dilekçesinin ıslahı yoluyla davaya karşı zamanaşımı defi ileri sürmüştür. Mahkemece davalının cevap dilekçesinin ıslahı yolu ile ileri sürdüğü zamanaşımı itirazı değerlendirilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    Ayrıca davacının 30/01/2014 tarihli istifa dilekçesinin işverence işleme konulmadığı ve taraflar arasındaki iş sözleşmesinin 26/03/2014 tarihinde davalı işverence haklı neden olmaksızın feshedildiği gözetilmeksizin davacının iş akdini fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi üzerine haklı nedenle feshedildiği kabulü de isabetli olmamıştır.
    SONUÇ :Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 09/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.