1. Hukuk Dairesi 2019/2426 E. , 2020/4543 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen davada;
Asıl davada davacı, mirasbırakan...’ın 1209 parsel sayılı taşınmazdaki 1.000 m2’lik kısmını, ... Noterliğinin 23.06.1993 tarih 6743 yevmiye numaralı vasiyetnamesi ile kendisine bıraktığını, ancak vasiyetnameyi etkisiz kılmak amacıyla taşınmazını muvazaalı olarak davalılara devrettiğini ileri sürerek iptal-tescile karar verilmesini istemiş; birleştirilen davada davacı, aynı taşınmazın mirasbırakan tarafından kendisinden mal kaçırma amacıyla davalılara temlik edildiğini ileri sürerek miras payı oranında tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur.
Asıl ve birleşen davada davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Asıl ve birleştirilen davanın kısmen kabulüne ilişkin karar, Dairece; “...vasiyetnameye dayalı asıl davanın tümden reddine, birleşen davanın davacı ... tarafından davalı gösterilen davalılar yönünden miras payı oranında kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi davada Lale taraf olarak gösterilmediği ve onun adına kayıtlı pay yönünden bir istek bulunmadığı halde talep dışına çıkılarak aleyhine karar verilmiş olması da doğru değildir...” gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece, asıl davada davalı ...’ın davayı kabul ettiği gerekçesi ile ... yönünden davanın kabulüne, diğer davalılar yönünden davanın reddine; birleştirilen davada, davalı ... bakımından davanın feragat nedeniyle reddine, diğer davalılar ...ve ... bakımından ise iddiaların ispatlandığı gerekçesi ile davanın kabulüne ilişkin karar, Dairece 2.kez; “...birleşen davada davalılar ...ve ... adına kayıtlı olan ve iptal edilen toplam 100/341 oranındaki paya göre her bir davacı adına tescili gereken pay belirtilmeksizin ve yargılama sırasında ölen davacı ...’ye ait veraset ilamına atıf yapılarak infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir..” gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece, asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulüne ilişkin karar, Dairece 3. kez; “... Asıl davanın reddine ilişkin karar kesinleşmiş olup, birleştirilen davanın kabul edilmesinde de kural olarak isabetsizlik yoktur. Ne var ki, yargılama aşamasında davalı ... öldüğü halde, ...mirasçıları davada yer almaksızın ölü kişi aleyhine dava sürdürülerek sonuca gidilmesi doğru olmadığı gibi, 1209 parsel sayılı taşınmazda davalı ...’ye ait 50/341 pay iptal edilmiş olup Şerife mirasçıları adına 100/2046 payın ... adına, 100/2046 payın ... (...) adına, 50/2046 payın ... adına, 50/2046 payın ... adına tesciline karar verilmişse de bu payların nasıl hesaplandığı denetlenememektedir. Hal böyle olunca, ...mirasçılarının davada yer almalarının sağlanmasına, davalı ...’ye ait 50/341 payın Şerife mirasçılarına isabet edecek her bir payın denetlemeye elverişli şekilde hesaplaması yapılarak bunun üzerinden tapu iptal ve tescile karar verilmesi gerekirken değinilen husus gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir...” gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece, asıl davanın kesinleştiği gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına; birleştirilen davada, davalı ... mirasçıları yönünden davanın feragat nedeniyle reddine, diğer davalılar ...ve ... bakımından ise iddiaların ispatlandığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, birleştirilen davada davacı mirasçıları vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde ve özellikle hükmüne uyulan bozma ilamı gözetilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Birleştirilen davada davacı mirasçıları vekili ve davalı ... vekilinin işin esasına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Bilindiği üzere, 6100 sayılı HMK’nın 297/2. maddesinde “hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” düzenlemesi yer almaktadır. Anılan bu düzenleme karşısında uyuşmazlığın çözümlenmesine karar veren mahkemenin kuracağı hükmün açık, net ve infaza elverişli olması gereklidir.
Somut olayda, yukarıda belirtilen düzenlenemeye aykırı olarak davacıların miras payını gösteren veraset ilamına atıf yapılmadan karar verilmesi doğru olmadığı gibi iptal ve tescile karar verilen paylar da yanlış hesaplanmıştır.
Ne var ki; anılan bu husus yeniden yargılamayı gerekli kılmadığından hükmün A bendindeki “...Antalya ili ... ilçesi Bağyaka köyü Kerimoğlu mevkiinde kain 1209 nolu parselde kayıtlı taşınmazın davalı ..."e ait 50/341 hissesinin İPTALİ ile, 100/2046 hissesinin davacı ... mirasçısı ... adına TAPUYA KAYIT ve TESCİLİNE, Antalya ili ... ilçesi Bağyaka köyü Kerimoğlu mevkiinde kain 1209 nolu parselde kayıtlı taşınmazın davalı ..."e ait 50/341 hissesinin İPTALİ ile, 100/2046 hissesinin davacı ... mirasçısı ... (...) adına TAPUYA KAYIT ve TESCİLİNE, Antalya ili ... ilçesi Bağyaka köyü Kerimoğlu mevkiinde kain 1209 nolu parselde kayıtlı taşınmazın davalı ..."e ait 50/341 hissesinin İPTALİ ile, 50/2046 hissesinin davacı ... mirasçısı ... adına TAPUYA KAYIT ve TESCİLİNE, Antalya ili ... ilçesi Bağyaka köyü Kerimoğlu mevkiinde kain 1209 nolu parselde kayıtlı taşınmazın davalı ..."e ait 50/341 hissesinin İPTALİ ile, 50/2046 hissesinin davacı ... mirasçısı ... ... adına TAPUYA KAYIT ve TESCİLİNE, Antalya ili ... ilçesi Bağyaka köyü Kerimoğlu mevkiinde kain 1209 nolu parselde kayıtlı taşınmazın davalı ..."ya ait 50/341 hissesinin İPTALİ ile, 100/2046 hissesinin davacı ... mirasçısı ... adına TAPUYA KAYIT ve TESCİLİNE, Antalya ili ... ilçesi Bağyaka köyü Kerimoğlu mevkiinde kain 1209 nolu parselde kayıtlı taşınmazın davalı ..."ya ait 50/341 hissesinin İPTALİ ile, 100/2046 hissesinin davacı ... mirasçısı ... (...) adına TAPUYA KAYIT ve TESCİLİNE, Antalya ili ... ilçesi Bağyaka köyü Kerimoğlu mevkiinde kain 1209 nolu parselde kayıtlı taşınmazın davalı ..."ya ait 50/341 hissesinin İPTALİ ile, 50/2046 hissesinin davacı ... mirasçısı ... adına TAPUYA KAYIT ve TESCİLİNE, Antalya ili ... ilçesi Bağyaka köyü Kerimoğlu mevkiinde kain 1209 nolu parselde kayıtlı taşınmazın davalı ..."ya ait 50/341 hissesinin İPTALİ ile, 50/2046 hissesinin davacı ... mirasçısı ... ... adına TAPUYA KAYIT ve TESCİLİNE...” ibarelerinin hüküm fıkrasından tamamen çıkarılarak yerine “... dava konusu 1209 parselde davalılar ... ve ... adına kayıtlı tapu kayıtlarının, davacı ...’ın ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 27.10.2004 tarih 2004/302 Esas – 2004/275 Karar sayılı verasat ilamında gösterilen miras payı oranında iptali ile Şerife mirasçıları ..., ... (...), ..., ... ...’ın Elmalı Sulh Hukuk Mahkemesinin 18.12.2008 tarih 2008/681 Esas – 2008/704 Karar sayılı veraset ilamında gösterilen payları oranında tapuya kayıt ve tesciline, ” ibaresinin yazılmasına, birleştirilen davada davacı mirasçıları vekili ve davalı ... vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.