(Kapatılan)17. Hukuk Dairesi 2013/10304 E. , 2014/2232 K.
"İçtihat Metni" Davacı ... ile davalılar ..., .. arasındaki dava hakkında Erzin Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 06.04.2010 gün ve 2008/240,2010/94 sayılı hükmü Dairemizin 01.11.2011 gün ve 2010/9794 - 2011/10175 sayılı kararı ile bozulmasına karar verimiştir. Süresi içerisinde davalı ... vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya incelenedi, gereği düşünüldü.
- K A R A R -
Dosya içeriğine, Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre HMK"nun geçici 3/2 maddesi delaletiyle HUMK"nun 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Yasanın 442. maddesi uyarınca 228,00 TL para cezasının davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydettirilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 8.50 TL kalan tashihi karar harcının davalıdan alınmasına 20.2.2014 tarihinde Üye ... ve üye ..."ın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
-KARŞI OY-
Bilindiği üzere 2918 sayılı KTK"da motorlu araçların sebep oldukları trafik kazalarından doğan zararların tazmini
borcu araç işletenine yüklenmiştir. Gerçekten de 2918 sayılı KTK 85.maddesi bir motorlu aracın verdiği zarardan işleteni sorumlu tutmuştur. İşleten kavramının tanımı ise yasanın 3.maddesinde işleten "araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydı ile satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişi olduğu, ancak ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufunun bulunduğunun ispatı halinde bu kimsenin işleten sayılacağı" şeklinde yapılmıştır.
Görüldüğü üzere yasa işletenin belirlenmesinde sadece trafik kaydını değil araç üzerinde ekonomik kullanım ve denetim faaliyetini de gözönünde bulundurmaktadır.
Doktrinde, işleten kavramını tayin için başlıca iki ölçü geliştirilmiştir. Birinci kriter şekli ölçü, ikinci kriter ise maddi ölçüdür.
Şekli ölçüde, araç trafik sicilinde ve diğer yerlerde kimin adına kayıtlı ise o kimseye işleten gözüyle bakılmaktadır. Şekli ölçünün başlıca üstünlüğü, burada araç sahibinin adı ve kimliği resmi belgelerde yazılı olduğu için bir trafik kazasında zararı tazminle yükümlü kişinin en kısa zamanda ve en güvenilir biçimde tespit ve tayininde görülür. Ancak bu belgeler ve kayıtlardan çoğu kez gerçek işletenin tayin ve tespiti tam mümkün olmamaktadır. Zira bazen aracın belge ve kayıtlarda gözüken kişiden başka bir kimse tarafından işletilmesi de mümkündür.
İşviçre-Türk Hukuk Doktrininde yerleşmiş ve bir kısım Yargıtay kararlarında da kabul gören maddi ölçü ise şekli ölçünün aksine, araçtan yararlanmayı ve araç üzerinde fiili hakimiyeti esas almaktadır. Bu kritere göre, işleten araç sahibi olabileceği gibi sicilde araç sahibi olarak kayıtlı olmayan bir kişide olabilir. 2918 sayılı yasanın 3.maddesi işleteni tanımlarken şekli ölçüyü reddetmiş, maddi ölçüyü esas almıştır. Böylece bir kişinin araç işleteni olup olmadığının tayininde, trafik sicilindeki kayıt ve tescil bir ölçü olmaktan çıkmıştır. Yalnız bundan trafik sicilinin hiç bir hukuki değeri olmadığı sonucu da çıkarılmamalıdır. Kanuna göre maddi anlamda işletenin kimi olduğunun belli olmadığı durumlarda şekli kritere başvurulabilir.
Ancak trafik sicilindeki kayıt mülkiyeti kesin olarak tespit eden bir delil niteliğinde değildir. Sicildeki kayıt aksi her zaman ispat edilebilen, işleten sıfatının tayininde olağan bir karine görevi yapan bir kayıttır.
Maddi ölçünün başlıca üstünlüğü, aracın işletilmesi olgusunda temellenen tehlike sorumluluğu ilkesinin açıkca ortaya koymasıdır. Maddi kriter zarar görenlerin sorunlu şahsı kısa zamanda bularak haklarına kavuşmalarına engel olmakla beraber, amacı itibariyle daha dildir. Çünkü bu kriter niteliği ve fonksiyonu itibariyle gerçek sorumlunun bulunması amacını gütmektedir.
2918 sayılı KTK 3.maddesine göre işleten sıfatının unsurları ise
A)Araç üzerinde fiili tasarruf kudretinin bulunması,
B)Aracın işleten hesabına ve tehlikesi işletene ait olmak üzere işletilmesi,
C)Aractan sağlanan yararlara sahip olma,
D)Araçla ilgili giderlere ve araç sebebiyle meydana gelen tehlikelere katlanmadır.(Bolat Bolatoğlu-motorlu araç kazalarında hukuki sorumluluk)
Somut uyuşmazlığa dönüldüğünde;
Davalılar murisi olup 13.6.1992 tarihinde vefat eden ... adına trafik sicilinde kayıtlı ...plakalı kamyon ile dava dışı... kaçak orman emvali naklederken 5.3.2004 tarihinde... plakalı araca çarpması ve ölüme sebebiyet vermesi sonucu ...plakalı aracın ZMSS"nin bulunmaması nedeniyle ... aleyhine açılan dava sonucu, Güvence Hesabınca zarar görenlere 29.7.2005 tarihinde ödenen 94.223,43 TL ile işlemiş faizi olmak üzere toplam 109.763,27 TL"nin ... mirasçıları olan davalılardan rücuen tahsili istemi ile Erzin İcra Müdürlüğü"nün 2008/167 sayılı dosyasında yapılan icra takibine davalıların vaki itirazı üzerine davacı ... Hesabınca eldeki itirazın iptali davası açılmıştır.
Davalılar terekenin borca batık ve araç işleteninin dava dışı... olduğunu bildirerek davanın reddini savunmuşlardır.
Yargılama sonucunda mahkemece muris ... ve davalıların işleten sıfatının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş,
Kararın davacı vekilince temyizi üzerine Dairenin 1.11.2011 gün 2010/9794 esas 2011/10175 karar sayılı kararı ile "davalıların işleten sıfatlarının bulunduğunun kabulü ile sonucuna göre karar verilmesi" gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuş,
Davalılardan ..."in karar düzeltme istemi sayın çoğunluk görüşü doğrultusunda reddedilmiştir.
Davalı ..."in karar düzeltme isteminin reddine ilişkin çoğunluk görüşüne katılamıyoruz.
...plakalı araç 5.3.2004 olay tarihi itibariyle davalılar murisi ... adına kayıtlı olup, kayıt maliki ... olaydan 12 yıl kadar önce 13.6.1992 tarihinde vefat etmiştir.
Olay tarihinden 12 yıl önce vefat eden muris ..."un 5.3.2004 tarihinde gerçekleşen kaza nedeniyle aracın işleteni olduğunu kabul etmek mümkün olmadığı gibi, davalıların araç üzerinde fiili hakimiyetlerinin bulunduğu ve iktisaden yararlandıkları da davacı tarafça ispat edilememiştir.
Kaldı ki, olay sırasında aracın sürücüsü olan..."in daha önce 19.7.2000 tarihindeki kaçak orman emvali nakli nedeniyle hakkında açılan Erzin Sulh Ceza Mahkemesi"nin 2002/346 esas 2004/53 karar sayılı ilamı ile sanığın cezalandırılmasına karar verildiği, Halim Atasever"e ait olup yediemine teslim olunan ...plaka nolu aracın müsaderesine karar verildiği görülmüştür.
Yine.... 31.8.2002 tarihinde aynı araçla kaçak orman emvali naklederken yakalanmış, Erzin Sulh Ceza Mahkemesinde hakkında kamu davası açılmış, mahkemenin 2008/187 esas 2009/32 karar sayı 11.2.2009 günlü kararı ile mahkumiyetine, aracın zor alınımının ağır sonuçlar doğuracağı gerekçesi ile zor alım isteminin reddi ile..."e iadesine karar verilmiştir.
5.3.2004 günündeki kaçak orman emvali nakli nedeni ile de... hakkında açılan dava sonucunda Erzin Sulh Ceza Mahkemesinin 2010/84-32 sayı 16.2.2011 günlü kararı ile mahkumiyetine karar verilmiş, aracın mahkemenin 2005/212 esas 2006/50 karar sayılı (bozmadan önce) dosyasında zor alım kararı verildiği gerekçesiyle bu dosyada aracın zor alımına hükmedilmemiştir. Bu dosyanın yargılaması sırasında sanık... 16.2.2006 tarihli celsedeki savunmasında aynen "suç tarihinde müşterek olarak kardeşim ... ile birlikte kullandığımız ve bize ait olan ...plaka sayılı kamyonda bulunan suça konu envalleri..." demek suretiyle aracın işleteninin muris ... ile birlikte kendisi olduğunu beyan etmiştir.
Eldeki rücu davasına konu olan 5.3.2004 günlü olay nedeniyle tedbirsizlik dikkatsizlik nedeniyle ölüme sebebiyet vermek suçundan dolayı... aleyhinde açılan mahkumiyetine karar verilen Erzin Asliye Ceza Mahkemesi"nin 11.11.2004 tarih 2004/64 esas 2004/149 karar sayılı dosyası içinde bulunan Erzin Sulh Ceza Mahkemesinin 2004/20 sorgu sayılı tutanağında sanık..., kamyonun kendisine ait olduğunu beyan etmiştir.
Erzin Sulh Ceza Mahkemesinin dosyaları içeriğinden, savunma ve tanık anlatımlarından 5.3.2004 olay tarihinde aracın fiili hakimiyetinin dava dışı..."de olduğu, Halim"in araçtan iktisaden yararlandığı anlaşılmaktadır.
Bu halde 5.3.2004 olay tarihi itibariyle 2918 sayılı yasanın 3.maddesi hükümlerine göre aracın işleteni dava dışı..."dir.
Davalılar araç işleteni bulunmadığından haklarındaki davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararı hukuka uygun olup davalı ..."in karar düzeltme isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmesi gerekirken karar düzeltme isteminin reddine ilişkin çoğunluk görüşüne karşıyız.