Esas No: 2020/6693
Karar No: 2022/3604
Karar Tarihi: 10.05.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/6693 Esas 2022/3604 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, idaresindeki araçla trafik kazası yapan sanığın alkollü olmasına rağmen suçunun yasal unsurlarının oluşmadığına karar vererek beraatine hükmetmiştir. Ancak, temyiz itirazı sonucunda bozma ilamına uyulması gerektiği ve sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu için TCK'nın 179. maddesinin 3. fıkrası delaletiyle aynı maddenin 2. fıkrasında öngörülen temel ceza miktarı itibariyle, CMK'nın 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan \"Basit Yargılama Usulü\" düzenlemesine tabi olacağı belirtilmiştir. Ancak, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı doğrultusunda CMK'nın 251. maddesi hükümlerinin değerlendirilmesi gerektiğinden, karar bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak ise 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 48/7. maddesi ve 6487 sayılı Kanunun 19. maddesi ile değiştirilmiş hali, TCK'nın 179. ve 251. maddeleri, CMK'nın 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile yeniden düzenlenmiş olan 251. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi yer almaktadır.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : CMK'nın 222/2-e.maddesi gereğince beraat
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suç tarihinde idaresindeki araçla seyir halinde olan sanığın gerçekleştirdiği trafik kazası sonucunda müştekilerin hayati tehlikeye neden olmaz ve basit tıbbi müdahale ile giderilebilir nitelikte yaralandıkları ve kovuşturma aşamasında şikayetten vazgeçtikleri anlaşılmakla, kaza sonrası sanığın olay yerinden ayrıldığı ve olay tutanağında kazanın 12/07/2015 tarihinde, saat 21.15 sıralarında gerçekleştiğinin kayıt altına alındığı ancak, sanığın ertesi gün 13/07/2015 tarihinde teslim olması üzerine kolluk görevlilerince muayene için sevk edildiği Saruhanlı Devlet Hastanesi tarafından verilen doktor raporunda alkolmetre ile yapılan ölçüm sonucu 0.52 promil alkollü olduğunun tespit edildiği olayda, 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Kanunun 19. maddesi ile değişik 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 48/7. maddesinde yer alan, “Hususi otomobil sürücüleri bakımından 0.50 promilin, diğer araç sürücüleri bakımından 0.20 promilin üzerinde alkollü olan sürücülerin trafik kazasına sebebiyet vermesi halinde, ayrıca Türk Ceza Kanununun ilgili hükümleri uygulanır” şeklindeki düzenleme yapıldığı, Adli Tıp Kurumu 5. İhtisas Kurulunun yerleşmiş raporlarında 1,00 ve üzerindeki promil olarak saptanan alkol düzeyinin güvenli sürüş yeteneğini kaybettirdiğini ve vücuttaki alkol oranının her saat ortalama 15 promil düştüğünün belirtildiği, sanığın olaydan yaklaşık on saat kadar sonra yapılan alkol muayenesine göre 0.52 promil alkollü olduğu, sanıkta tespit edilen alkol miktarı itibariyle savunmasına itibar edilemeyeceği, atılı suçun yasal unsurlarının oluştuğu gözetilmeksizin, sanığın mahkumiyeti yerine, yazılı şekilde yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle beraatine karar verilmesi,
Kabule göre de;
1- Bozma ilamına uyulduğu takdirde, sanığa isnat edilen trafiği tehlikeye sokma suçu için TCK'nın 179. maddesinin 3. fıkrası delaleti ile aynı maddenin 2. fıkrasında öngörülen temel ceza miktarı itibariyle, 5271 sayılı CMK'nın 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile yeniden düzenlenmiş olan 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan ''Basit yargılama usulü'' düzenlemesine tabi olacağı; Anayasa Mahkemesinin 19.08.2020 tarihli 31218 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan, 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 Esas - 2020/33 Karar sayılı iptal kararı ile kovuşturma evresine geçilmiş olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan düzenlemenin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararı doğrultusunda CMK'nın 251. maddesi hükümlerinin değerlendirilmesi gerekmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 10/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.