14. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/6574 Karar No: 2012/7548 Karar Tarihi: 28.05.2012
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/6574 Esas 2012/7548 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2012/6574 E. , 2012/7548 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.10.2010 gününde verilen dilekçe ile yol olarak tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 16.01.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, dere yatağı ve tespit harici yerlerin yol olarak tespiti istemine ilişkindir. Davalı ..., davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile fen bilirkişilerinin 18.08.2011 tarihli rapor ve krokilerinde A harfi ile gösterilen 165 ada 1, 4, 5, 6, 8 ve 171 ada 10, 14 sayılı parselleri ile çevrili paftasında dere olarak görünen 1023.29 m2"lik yer ile rapor ve krokide B harfi ile gösterilen köyü 170 ada 8 ve 9, 166 ada 1, 167 ada 1, 168 ada 1 sayılı parseller ile çevrili paftasında dere yatağı olarak görünen 522,25 m2"lik tescil harici yerlerin yol olarak tespiti ve sınırlandırılmasına karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16/B maddesinde ifade edildiği üzere yollar, paralı veya parasız kamunun yararlanmasına tahsis edilen veya kamunun kadimden beri yararlandığı belgelerle veya bilirkişi veya tanık sözleriyle ispat edilen orta malı taşınmaz mallardandır. Bu gibi bir taşınmazın niteliğini tayin ve tespit ederken hiç kuşkusuz yasada öngörüldüğü gibi mahalli bilirkişi veya tanık sözlerinden yararlanılabilir. Ancak, mahalli bilirkişi ve tanık sözlerinin denetlenmesi açısından daha somut bir delil olan hava fotoğraflarından da yararlanılmalıdır. Bu durumda mahkemece, dava konusu taşınmazın bulunduğu yere ait hava fotoğrafları sağlanarak yerinde yeniden harita mühendisi ve jeoloji mühendisi bilirkişiler marifetiyle keşif yapılmalı, en eski tarihli hava fotoğraflarında dava konusu yerin ne şekilde görüldüğü saptanmalı ve dava konusu yerin jeolojik yapısı tespit edilmeli, uzman bilirkişilere düzenlettirilecek krokide, taşınmazın bulunduğu yer işaret ettirilmeli, böylelikle yerel bilirkişi ve tanık sözleri denetlenerek istem bunun sonucuna göre bir karara bağlanmalıdır. Eksik inceleme ve araştırmayla davanın yazılı olduğu şekilde kabulü doğru olmadığından karar bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, 28.05.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.