14. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/6324 Karar No: 2012/7516 Karar Tarihi: 28.05.2012
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/6324 Esas 2012/7516 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2012/6324 E. , 2012/7516 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 24.08.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydında kimlik bilgilerinin düzeltilmesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 02.02.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı miras bırakanı “..."e” ait 248 ada 7 parsel sayılı taşınmazda yazılmayan soyadının eklenmesini istemiştir. Mahkemece, kesin mehil süresi içinde davacının delillerini bildirmediğinden bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı temyiz etmiştir Tapu Sicil Müdürlüğüne yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir. 1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 3-Cumhuriyet Savcılığı aracılığıyla, taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. 4-İstem konusunda tanık dinlenmelidir. 5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır. Açıklanan bu hususlar çerçevesinde inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir. Yukarıda açıklandığı gibi mahkemece öncelikle 1., 2. ve 3. maddelerde belirtilen belgeler getirtilmeli, araştırmalar yapılmalıdır. Mahkemece bu araştırma ve incelemeler yerine getirilmeden davacının kesin süre içinde delillerini bildirmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 28.05.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi