Esas No: 2022/7321
Karar No: 2022/14501
Karar Tarihi: 20.10.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2022/7321 Esas 2022/14501 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanığın suç tarihlerinde izin tecavüzü yaptığı gerekçesiyle verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleştiğini ve denetim süresi içinde yeni bir suç işlediğini belirleyerek incelemiş. Ancak, sanığın cezasının asli dava zamanaşımı süresine tabi olduğu ve bu sürenin hükümden önce dolduğunu göz önünde bulundurduğunu yazılı şekilde hüküm kurulduğunu belirterek, hükmün bozulmasına ve kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verdi. Bu kararda, 5237 sayılı TCK'nun 66/1-e ve 5271 CMK'nun 223/8. maddeleri uygulanmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 1632 sayılı Yasaya muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Gerekçeli karar başlığında suç tarihlerinin sanığın izin tecavüzünde bulunduğu tarihleri kapsayacak şekilde 09.09.2006-19.09.2006 şeklinde gösterilmesi yerine 19.09.2006 şeklinde gösterilmesi mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası kabul edilmiştir.
Sanık hakkında izin tecavüzü suçu ile ilgili olarak mahkemece verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 02.05.2009 tarihinde kesinleştiği, sanığın denetim süresi içinde 22.06.2013 tarihinde işlediği başka kasıtlı suçtan kurulan hükmün kesinleşmesi ve ihbar üzerine hükmün açıklandığı, CMK’nun 231/8-c maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarih ile sanığın denetim süresi içinde yeni suç işlediği tarih arasında zamanaşımının durduğu kabul edilerek yapılan incelemede,
Sanık hakkında isnat edilen eylem için öngörülen cezanın türü ve miktarı açısından 5237 sayılı TCK'nun 66/1-e maddesi gereğince eylemin 8 yıllık asli dava zamanaşımı süresine tabi bulunduğu, zamanaşımını kesen en son işlem olan sanık hakkında ilk mahkumiyet hükmünün verildiği 22.02.2007 tarihinden itibaren 8 yıllık asli dava zamanaşımının 04.03.2021 tarihli hükümden önce dolduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı ve sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5237 sayılı TCK'nun 66/1-e ve 5271 CMK'nun 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, 20.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.