5. Hukuk Dairesi 2017/12143 E. , 2017/11147 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş, davalı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 13/04/2017 günü temyiz eden taraf vekillerinin yüzlerine karşı duruşmaya başlanarak, sözlü açıklamaları da dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.Arsa niteliğindeki... köyü 27 ve 28 parsel sayılı taşınmazların zeminine emsal karşılaştırması yapılarak, taşınmazların üzerinde bulunan yapılara resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesi doğru olduğu gibi, kapama karışık mevye bahçesi niteliğindeki 110 ve sulu tarım arazisi niteliğindeki 120 parsel sayılı taşınmazlara gelir metoduna göre değer biçilmesinde de yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1)Kapama karışık meyve bahçesi olarak değer biçilen 110 parsel yönünden; Yargıtay uygulamalarına göre arazi niteliğindeki bir taşınmazın değeri belirlenirken daha önceki yıllara ilişkin olarak (5yıl) normal koşullarda Tarım İlçe Müdürlüğünce tespit edilen verim miktarlarının ortalamasının dikkate alınması gerekir. Verim miktarlarının geçmiş yıllara oranla bir yılda bu denli değişip azalmış olmasının olağan kabulü mümkün değildir.
Bu durumda mahkemece 2013 yılında Kemalpaşa İlçesinde olağandışı durumlar nedeniyle verim düşüklüğü olduğundan bahisle indirim yapılmadan taşınmazın normal veriminin alındığı yıllar ortalamasına göre bedelinin tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden dekara verim miktarlarında indirim yapılarak değer biçen rapora göre bedel tespiti,
2)Dava konusu 110 ve 120 parsel sayılı taşınmazların sulu tarım arazisi niteliğinde olduğu dikkate alınarak kapitalizasyon faiz oranının % 4 oranında kabulü ile buna göre hesaplama yapılması gerekirken % 5 oranında alınmak suretiyle eksik bedel tespiti,
3)Türkiye ortalamasına göre üretim masraflarının brüt gelirin 1/3"ünden fazla olamayacağını gözetmeden hesap yapan bilirkişi kurulu raporu esas alınarak hüküm kurulması,
4)Dava konusu 110 ve 120 parsel sayılı taşınmazların konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri dikkate alınarak, tespit edilen metrekare birim fiyatına ilave edilecek objektif değer artırıcı unsurun % 300 oranında olacağı gözetilmeden, bu oranı 110 parsel yönünden % 400, 120 parselde ise % 30 uygulayan rapora göre yazılı şekilde karar verilmesi,
5)Dava konusu 110 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan 1.716,85 m²"lik kısmının yüzölçümü ve geometrik durumu nazarı alındığında, bu bölümde % 20 oranında değer kaybı olacağı gözetilmeden, daha düşük oranda değer azalışı uygulanmak suretiyle aza hükmedilmesi,
6)Dava konusu 27 ve 28 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydında bulunan ipotek şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması,
7)Tespit edilen bedele dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin dolduğu tarihi takip eden 22.07.2013 tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına karar verilmesi gerektiği halde, faiz başlangıç tarihi hüküm fıkrasında açıkça gösterilemeyerek infazda tereddüte yol açılması,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.480,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya, 1.480,00-TL vekalet ücretinin de davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 19/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.