Esas No: 2021/17143
Karar No: 2022/14683
Karar Tarihi: 24.10.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/17143 Esas 2022/14683 Karar Sayılı İlamı
7. Ceza Dairesi 2021/17143 E. , 2022/14683 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
Yerel mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I-Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlere ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde;
.... Gazeteciler İkibin Konut Yapı Kooperatifi yönetim kurulu üyesi olan sanıkların 2010-2013 hesap dönemlerine ilişkin genel kurul toplantılarını yasal süresi içerisinde yapmadıklarından bahisle açılan kamu davasında, sanıkların 2009 yılında kooperatif tapularının dağıtıldığı ve üyelerin oturmaya başladıklarına dair savunmaları karşısında, öncelikle 1163 sayılı Kanunun 81/2. maddesinde “Konut yapı kooperatifleri, ana sözleşmede gösterilen işlerin tamamlanması ve ferdi mülkiyete geçilip konutların ortaklar adına tescil edilmesiyle amacına ulaşmış sayılır ve dağılır...” şeklinde düzenleme uyarınca kooperatif ana sözleşmesi getirtilerek ana sözleşmede belirtilen işlerin kapsamı, konutların ortaklar adına tescil edilip edilmediği ile tescil edilmişse tescil tarihleri tespit edilip, 1163 sayılı Kanunun 81/2. maddesindeki düzenlemeye göre kooperatifin amacına ulaşıp ulaşmadığı ile dağılmış sayılıp sayılmayacağının belirlenmesi; ferdileşme işlemlerinin suç tarihleri itibariyle tamamlanmadığının tespiti halinde ise, 1163 sayılı Kanunun 43. maddesi gereği tasfiye memurlarının genel kurulu toplantıya çağırma yetkisi bulunduğu, aynı Kanunun 81. maddesinde ise tasfiye halinde kooperatiflerin genel kurul toplantılarında nisap aranmayacağı, kararların oy çokluğu ile verilebileceği düzenlenmesi dikkate alındığında; kooperatifin tasfiye halinde olmasının olağan genel kurul toplantısı yapılmasına engel olmadığı ve kanunda istisnai bir hususun da düzenlenmediği dikkate alınarak, 24/01/2009 tarihinde 2008 hesap yılına ait olarak yapılan en son toplantıda sanıkların 2 yıllığına yönetim kurulu üyesi olarak seçildikleri, iddianamedeki anlatım dikkate alındığında sanıkların üzerine atılı eylemin 2010-2013 hesap dönemlerine ait olağan genel kurul toplantılarının yasal süresi içinde yapılmaması olduğu, her ne kadar 02/02/2016 tarihinde geçmiş 2010-2015 hesap dönemlerini kapsayacak şekilde bir toplantı yapılmışsa da, 2010 hesap dönemine ilişkin suç tarihi 01/07/2011 ve 2011 hesap dönemine ilişkin suç tarihi 01/07/2012 olan toplantıların yasal süresi içerisinde yapılmadığı, sanıkların belirtilen dönemler için mahkumiyetlerinin gerekip gerekmediğinin tartışılması gerektiği; 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 81/6. maddesinin "Kooperatif: Üç yıl olağan genel kurulunu yapmaması halinde, dağılır" hükmü uyarınca da en son 2008 hesap dönemine ilişkin toplantı yapılmış olması nedeniyle 2009, 2010 ve 2011 (01/07/2012 tarihinden sonra) hesap dönemlerine ilişkin genel kurul toplantılarını yapmaması nedeniyle kooperatifin münfesih hale geleceği ve bu tarihten itibaren sona eren tüzel kişiliğin genel kurul toplantısı yapmamasından söz
edilemeyeceği gözetildiğinde, iddianame ile dava konusu edilen 2013 hesap döneminde anılan kooperatifin tüzel kişiliği sona erdiği anlaşılmakla, bu dönem için unsurları oluşmayan suçtan sanıkların beraati gerektiği gözetilmeyerek eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
II-Sanık ... hakkında kurulan hükümlere ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde ise;
UYAP sisteminden alınan güncel nüfus kaydına göre sanığın hükümden sonra 30.12.2020 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nun 64. maddesinin uygulama olanağının değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca, isteme kısmen uygun olarak, BOZULMASINA, 24/10/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.