Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/4622
Karar No: 2019/93
Karar Tarihi: 07.01.2019

Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2018/4622 Esas 2019/93 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, bir kamu görevlisine hakaret ettiği gerekçesiyle yargılanmış ve TCK'nın 125/1 maddesi gereği basit hakaret suçunu işlediği kabul edilerek cezalandırılmıştır. Ancak, suçun uzlaşmaya tabi olduğu ve uzlaştırma işleminin usulüne uygun olarak gerçekleştirilmediği için kararın kanun yararına bozulması talep edilmiştir. Ayrıca, sanığın savunma hakkının kısıtlanmadan yargılanabilmesi için ek savunma hakkının tanınması gerektiği belirtilmiştir. Kararda, 5271 sayılı CMK'nın suçun niteliğinin değişmesi başlıklı 226. maddesi açıklanarak sanık veya müdafiine ek savunma hakkı verilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı TCK'nın 125/1, 62/1 ve 52. maddeleri
- 5271 sayılı CMK'nın 226. maddesi

 

 

18. Ceza Dairesi         2018/4622 E.  ,  2019/93 K.

  •  


"İçtihat Metni"

KARAR

Hakaret suçundan sanık ..."ın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 125/1, 62/1 ve 52. maddeleri gereğince 1.500,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmalarına dair Gümüşhacıköy Asliye Ceza Mahkemesinin 30/11/2017 tarihli ve 2016/307 esas, 2017/427 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
İstem yazısında: “Dosya kapsamına göre, her ne kadar sanık ... hakkında görevli memura hakaret suçundan cezalandırılması için iddianame düzenlenmiş ise de Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda eylemin görevli memura hakaret suçunu değil 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 125/1. maddesinde düzenlenen hakaret suçunu oluşturduğu kabul edilerek sanığın cezalandırılmasına karar verildiği, hakaret suçunun uzlaşmaya tâbi olduğu, soruşturma ve kovuşturma aşamasında taraflara uzlaştırma teklifi yapılmadığı anlaşılmakla, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun “Uzlaşma” başlıklı 254. maddesi hükümlerinin öncelikle uygulanması suretiyle kovuşturma dosyasının, uzlaştırma işlemlerinin usulüne uygun olarak yerine getirilmesi için uzlaştırma bürosuna gönderilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir. ” Denilmektedir.
I- Olay:
Sanık ... hakkında kamu görevlisine hakaret ithamı ile açılan kamu davasının yargılaması sonucunda, sanığın eyleminin kamu görevlisine hakaret olmayıp TCK’nın 125/1. maddesinde belirtilen basit hakaret suçunu oluşturduğu kabulü ile sanığın bu suçtan mahkumiyetine karar verildiği, bu suçun uzlaşmaya tabi suçlardan olması ve usulüne uygun biçimde gerçekleştirilmiş uzlaşma teklifi olmaması gerekçesi ile miktar itibariyle kesin hüküm teşkil eden bu hükme karşı kanun yararına bozma talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır.
II- Hukuksal Değerlendirme:
Uyuşmazlık konusunda bir karar vermeden önce, kanun yararına bozma istemine konu edilen hükümde belirlenen yeni bir hukuka aykırılık durumunun incelenmesi gerekmektedir.
5271 sayılı CMK’nın “Suçun niteliğinin değişmesi” başlıklı 226. maddesinde;
“1) Sanık, suçun hukukî niteliğinin değişmesinden önce haber verilip de savunmasını yapabilecek bir hâlde bulundurulmadıkça, iddianamede kanunî unsurları gösterilen suçun değindiği kanun hükmünden başkasıyla mahkûm edilemez.
2) Cezanın artırılmasını veya cezaya ek olarak güvenlik tedbirlerinin uygulanmasını gerektirecek hâller, ilk defa duruşma sırasında ortaya çıktığında aynı hüküm uygulanır.
3) Ek savunma verilmesini gerektiren hâllerde istem üzerine sanığa ek savunmasını hazırlaması için süre verilir.
4) Yukarıdaki fıkralarda yazılı bildirimler, varsa müdafie yapılır. Müdafii sanığa tanınan haklardan onun gibi yararlanır” düzenlemelerine yer verilmiştir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19/06/2012 gün ve 13/125-236 sayılı kararında da belirtildiği üzere, sanığın ceza yargılamasındaki en önemli haklarından biri yargılamanın her aşamasında göz önünde bulundurulması gereken savunma hakkıdır. Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınmış olan bu hakkın, herhangi bir nedenle sınırlandırılması olanaklı değildir. Nitekim 1412 sayılı CMUK’nın 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 308/8. maddesine göre de savunma hakkının kısıtlanması mutlak bozma nedenlerindendir.
Maddenin açık düzenlemesinden de anlaşılacağı üzere, iddianamede gösterilen eylemin hukuki niteliğinin değişmesi ya da cezanın artırılmasını veya cezaya ek olarak güvenlik tedbirlerinin uygulanmasını gerektirecek hallerin ilk defa duruşma sırasında ortaya çıkması halinde, anılan maddenin birinci fıkrası uyarınca sanık veya müdafiine ek savunma hakkı verilmesi gerekmektedir.
İnceleme konusu somut olayda; sanık hakkında düzenlenen 02/09/2016 tarihli iddianamede sanığın kamu görevlisi kabul edilen müştekiye hakareti nedeni ile 125/2,3-a, 53/1 maddelerinden cezalandırılması istenmesine rağmen yargılama safhasında sanığın katılana yönelik hakaretinin basit hakaret suçunu oluşturduğu gerekçesiyle TCK’nın 125/2-1. maddesinin uygulanması ihtimaline binaen ek savunma hakkı tanınmadan mahkumiyet hükümleri kurulması hukuka aykırıdır.
III- Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Kanun yararına bozma isteği hakkında bu aşamada bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
2- Hükümde saptanan yeni hukuka aykırılık nedeni açısından, kanun yararına bozma yoluna başvurulup başvurulmayacağının takdiri için, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, bu hususun değerlendirilmesinden sonra, diğer kanun yararına bozma isteminin incelenmesine, 07/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

 

 

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi