Esas No: 2019/11953
Karar No: 2022/3629
Karar Tarihi: 11.05.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/11953 Esas 2022/3629 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, yaklaşık 24 yıldır birlikte olduğu katılan ve müşterek çocuklarına sürekli hakaret ettiği iddialarını ispatlamak amacıyla aile içi konuşmaları gizlice kaydederek azmettiren kişiye dinlettiği suçlamasıyla Özel Hayatın Gizliliğini İhlal suçundan yargılanmıştır. Sanığın \"Sanrısal Bozukluk\" akıl hastalığı tanısı konulması nedeniyle cezai ehliyeti bulunmadığına karar verilmiştir. Ancak Sanık, duruşmada akıl hastası olmadığını beyan etmiştir. Bu nedenle, Sanığın cezai ehliyetinin belirlenebilmesi için varsa tüm raporları ve tedavi evrakı ile birlikte İstanbul Adli Tıp Kurumu'na sevk edilmesi gerektiği, raporlar arasında çelişki olması halinde ise Sanığın Adli Tıp Kurumu Üst Kuruluna gönderilerek rapor aldırılması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, Sanığın hakkında güvenlik tedbiri hükmedilmesi nedeniyle yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerektiği vurgulanmıştır. Kanun maddeleri: TCK'nın 32/1, TCK'nın 57/1, CMK'nın 223/3-a, ve CMK'nın 325/1.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Özel hayatın gizliliğini ihlal
Hüküm : Sanığa TCK'nın 32/1 ve CMK'nın 223/3-a maddeleri gereğince ceza verilmesine yer olmadığına ve sanık hakkında TCK'nın 57/1. maddesi gereğince akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirinin uygulanmasına ilişkin hüküm
Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanığa ceza verilmesine yer olmadığına ve sanık hakkında akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirinin uygulanmasına ilişkin hüküm, sanık ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, incelenen dosya kapsamına göre;
1- Dosya kapsamına göre, sanık ...’nın, yaklaşık 24 yıldır gayriresmi birlikte olduğu katılan ...’ın gerek kendisine gerek müşterek çocuklarına sürekli hakaret edip, kötü davrandığına dair iddialarını, emekli avukat ve komşuları olan temyiz dışı sanık ...’ye ispatlamak amacıyla ve onun azmettirmesi sonucunda, katılan ... ile çocukları arasında geçen ve temyiz dışı suça sürüklenen çocuk ... tarafından gizlice kaydedilen aile içi konuşmaları, temyiz dışı sanık ...’ye dinlettiği iddialarına konu olayda;
Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalının 13.05.2016 tarihli sağlık kurulu raporu ile “Sanrısal bozukluk” isimli akıl hastalığı tanısı konulan ve mevcut hastalığı nedeniyle 15.06.2013, 17.06.2013, 18.06.2013, 22.01.2014 tarihlerinde işlediği iddia olunan fiilin anlam ve sonuçlarını algılamasının ve bu fiille ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olduğu ve iddia olunan suç tarihinde atılı suç nedeniyle cezai ehliyetinin bulunmadığı bildirilen sanığın, duruşmanın 07.06.2016 tarihli son oturumunda, akıl hastası olmadığını beyan etmesi, aynı oturumda sanığın ve sanık müdafinin adli tıptan rapor alınmasını talep etmeleri, hükme esas alınan 13.05.2016 tarihli sağlık kurulu raporunun sanığın 12.04.2016 tarihinde psikiyatri polikliniğinde yapılan muayenesi sonucunda düzenlenmiş olması karşısında,
Sanığın, cezai ehliyetinin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenebilmesi amacıyla; varsa tüm raporları, tedavi evrakı ve dava dosyasıyla birlikte İstanbul Adli Tıp Kurumuna sevk edilerek, Gözlem İhtisas Dairesinde müşahedeye tabi tutulmasının ardından, Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulunda muayenesi yapılarak, iddia olunan suç tarihinde TCK'nın 32/1. madde ve fıkrası kapsamında akıl hastalığı nedeniyle işlediği fiilin hukukî anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinde önemli derecede azalmaya neden olacak bir akıl hastalığının bulunup bulunmadığı ya da aynı maddenin ikinci fıkrası uyarınca akıl hastalığı derecesinde olmamakla birlikte işlediği fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin azalıp azalmadığı hususlarında rapor aldırılması, alınan raporlar arasında çelişki bulunması halinde ise sanığın bizzat Adli Tıp Kurumu Üst Kuruluna gönderilerek, rapor aldırılması gerektiği gözetilmeden, sanığın poliklinik muayenesi sonucunda düzenlenen sağlık kurulu raporuna itibar edilip, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- TCK'nın 57/1. madde ve fıkrası gereğince hakkında güvenlik tedbiri hükmedilen sanığın, CMK'nın 325/1. madde ve fıkrası gereğince yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın ve sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeksizin hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 11.05.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.