Zimmet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/9294 Esas 2019/11885 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/9294
Karar No: 2019/11885
Karar Tarihi: 17.12.2019

Zimmet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/9294 Esas 2019/11885 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın zimmet suçundan mahkum olduğu ve temyiz işlemleri sonrasında yapılan incelemede Sağlık Bakanlığı'nın davaya katılması hususunda bir karar verilmediği belirtiliyor. TCK'nın 6/1-c maddesi gereği kamusal faaliyetin Anayasa ve kanunlarda belirlenmiş olan usullere göre verilmiş bir siyasal kararla, bir hizmetin kamu adına yürütülmesi olarak tanımlandığı ve kamusal bir faaliyetin yürütülmesinin ihaleye dayalı olarak özel hukuk kişilerince üstlenilmesi durumunda bu kişilerin kamu görevlisi sayılamayacağı ifade ediliyor. Sanığın yüklenici firma elemanı olarak istihdam edildiği ve kamu görevlisi tarafından işlenebilen özgü suç niteliğindeki zimmet suçunun faili olamayacağı belirtiliyor. Ancak sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu işlediği kabul edilerek hüküm kurulduğu ve bu hükmün TCK'nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtiliyor. Sonuç olarak hüküm bozuluyor ve TCK'nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca yeniden değerlendirme yapılması gerektiği ifade ediliyor.
Kanun maddeleri:
- CMK'nın 260. maddesi: Sağlık Bakanlığı'nın temyiz hakkının bulunduğu ve temyiz isteminin vekalet ücretine yönelik olduğu gözetilerek yapılan incelemede
- CMK'nın 238/2. maddesi: Sanık üzerine atılı suçun zarar göreni olan kişinin davaya katılma talebinin kabulüne ilişkin madde
- TCK'nın 6/1-c maddesi: Kamusal faaliyetin tanımı
- TCK'nın 155/2. maddesi: Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu
- TCK'nın 53. maddesi: İstisnai haller dışında özel hukuk kişilerinin kamu görevlisi sayılm
5. Ceza Dairesi         2014/9294 E.  ,  2019/11885 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Zimmet
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    CMK"nın 260. maddesi uyarınca Sağlık Bakanlığının temyiz hakkının bulunduğu ve temyiz isteminin vekalet ücretine yönelik olduğu gözetilerek yapılan incelemede;
    Sanığın üzerine atılı zimmet suçunun zarar göreni olan ve 12/02/2014 günlü oturumda vekili aracılığıyla sanıktan şikayetçi olduklarını ve cezalandırılması gerektiğini ifade eden Sağlık Bakanlığına CMK"nın 238/2. maddesi uyarınca davaya katılmak isteyip istemediği sorulduktan sonra katılma hususunda bir karar verilmesi gerektiğinin nazara alınmaması,
    Kabule göre de;
    Kamu görevlisinin tanımının yapıldığı 5237 sayılı TCK"nın 6/1-c maddesinin gerekçesinde kamusal faaliyetin Anayasa ve kanunlarda belirlenmiş olan usullere göre verilmiş bir siyasal kararla, bir hizmetin kamu adına yürütülmesi olarak tanımlandığı, kamusal bir faaliyetin yürütülmesinin ihaleye dayalı olarak özel hukuk kişilerince üstlenilmesi durumunda ise bu kişilerin kamu görevlisi sayılamayacağı ve açıklanan bu hukuksal durum karşısında; Silivri Devlet Hastanesi Baştabipliğinin 26/12/2008 günlü yazısına göre hastane personeli olmayan, yüklenici firma elemanı olarak istihdam edilen sanığın, kamu görevlisi tarafından işlenebilen özgü suç niteliğindeki zimmet suçunun faili olamayacağı, vezne ve acil vezne birimlerinde veri giriş elemanı olarak görevlendirilen sanığın acil veznesinde çalışmış olduğu dönemde resmi güvencesi olmayan ücretli hastaların bir kısmından tahakkuk eden ücreti aldığı halde makbuz vermemesi, bazı ücretli hastalara ise hiç ücret tahakkuk ettirmemesi veya taahhütname düzenlememesi, bu suretle vezne memuruna teslim etmesi gereken parayı uhdesinde tutması, teslim etmemesi şeklinde sübut bulan eyleminin TCK"nın 155/2. maddesine uyan hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturacağı gözetilmeden yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve E. 2014/140, K. 2015/85 sayılı iptal Kararının Resmi Gazete"nin 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayısında yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
    Kanuna aykırı, sanık müdafi ile katılan Sağlık Bakanlığı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 17/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.