Esas No: 2021/3623
Karar No: 2022/3665
Karar Tarihi: 12.05.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/3623 Esas 2022/3665 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkum edilmiş ve hükmün açıklanmasına karar verilmiştir. Dosya daha önce Yargıtay denetiminden geçmiş ve yapılan incelemede, bu kararın temyiz kanun yoluna tabi olduğu değerlendirilmiştir. Sanık daha sonra 6136 sayılı kanuna muhalefet suçundan mahkum edilmiş ve bu kararın kesinleşmesinin ardından önceki hüküm açıklanmıştır. Katılan vekili tarafından, vekalet ücreti ile sınırlı olarak temyiz isteminde bulunulmuş ancak yapılan incelemede vekalet ücretine hükmedilmemesinde isabetsizlik olmadığı sonucuna varılmıştır. Kararda 2863 sayılı Kanunun 67/2, TCK'nın 35, 62, 52/2, 53. maddeleri geçmektedir. Ayrıca, dosyanın incelenmesi sırasında Ceza Muhakemesi Kanununun 305 ila 326. maddelerinin uygulanacağı ve bu kararlara ilişkin dosyaların bölge adliye mahkemelerine gönderilemeyeceği belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanması ile;
2863 sayılı Kanunun 67/2, TCK’nın 35, 62, 52/2, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 8.maddesinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin 6723 sayılı Kanun'un 33.maddesi ile yapılan değişiklikle 26/9/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun'un geçici 2. maddesi uyarınca, Resmî Gazetede ilân edilen ve göreve başlama tarihi olan 20 Temmuz 2016 tarihinden önce verilen kararlar hakkında kesinleşinceye kadar 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 322. maddesinin dördüncü, beşinci ve altıncı fıkraları hariç olmak üzere, 305 ilâ 326. maddelerinin uygulanacağının ve bu kararlara ilişkin dosyaların bölge adliye mahkemelerine gönderilemeyeceğinin belirtilmiş olması karşısında, dosyanın daha önce Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin 04/11/2014 tarih ve 2014/10397 E. - 2014/35423 K. sayılı ilamı ile Yargıtay denetiminden geçtiği, mahkemece bozma üzerine verilen kararın temyiz kanun yoluna tabi olduğu değerlendirilerek tebliğanmedeki görüşe iştirak edilmemiştir.
Denizli 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 02/04/2013 tarih 2011/48 E. - 2013/224 K. sayılı kararı ile sanık hakkında verilen mahkumiyet kararının Yargıtay 3. CD’nin 04/11/2014 tarih 2014/10397 E. - 2014/35423 K. sayılı kararı ile bozulmasına müteakip Denizli 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/04/2015 tarihli 2014/632 E. - 2015/165 K. sayılı kararı ile sanığın, 2863 sayılı Kanun’un 67/2, TCK’nın 35, 62, 52/2, 53. maddeleri gereğince 1 yıl 3 ay hapis ve 40 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve 5271 sayılı CMK'nın 231/5. maddeleri uyarınca sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, anılan kararın 21/09/2015 tarihinde kesinleşmesine müteakip sanığın denetim süresi içinde 06/10/2019 tarihinde 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçunu işlediği ve Denizli 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/558 E. - 2019/190 K. sayılı kararı ile bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verildiği, kararın 14/12/2016 tarihinde kesinleşmesi ile ihbar üzerine yeniden ele alınan dosyada sanık hakkında önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair Denizli 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 16/03/2021 tarihli ve 2020/80 E. - 2021/275 K. sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Katılan vekili tarafından ibraz olunan 26/04/2021 havale tarihli temyiz dilekçesi içeriğine göre, vekalet ücreti ile sınırlı olarak temyiz isteminde bulunulduğu anlaşılarak yapılan incelemede; 14/04/2015 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilirken katılan kurum lehine vekalet ücretine hükmedildiği, ihbar üzerine yapılan yargılamanın yeni bir yargılama olmadığı, sadece açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanmasından ibaret olduğu dikkate alınarak katılan kurum lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla;
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, katılan vekilinin, vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 12/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.