Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/2155 Esas 2020/3140 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/2155
Karar No: 2020/3140

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/2155 Esas 2020/3140 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi, bir karşılıklı boşanma davasında tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle iki davanın da kabul edilmesine ve tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. Ancak davalı-karşı davacı kadının fiili ayrılık sırasında kendisine ait eşyaları almasının evi boşaltma olarak değerlendirilemeyeceği ve bu nedenle davalı-karşı davacı kadına bu vakıaya dayalı olarak kusur yüklenemeyeceği anlaşıldığı için, davacı-karşı davalı erkek, davalı-karşı davacı kadına oranla daha ağır kusurludur. Bu nedenle, ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. Ayrıca, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK m. 4) dikkate alınarak davalı-karşı davacı kadın yararına maddi ve manevi tazminata (TMK m. 174/1-2) karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Bu kararda, Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesi (hakkaniyet kuralları) ve 174. maddesi (tazminat) gibi kanun maddeleri kullanılmıştır.
2. Hukuk Dairesi         2020/2155 E.  ,  2020/3140 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı karşılıklı boşanma davasında, ilk derece mahkemesince tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle iki davanın da kabulü ile tarafların boşanmalarına, tarafların tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı-karşı davacı kadın tarafından kusur belirlemesi ve tazminat taleplerinin reddi yönlerinden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. Mahkemece boşanmaya sebep olan olaylarda taraflar eşit kusurlu kabul edilmişse de; davalı-karşı davacı kadının fiili ayrılık sırasında kendisine ait eşyaları almasının evi boşaltma olarak değerlendirilemeyeceği ve bu nedenle davalı-karşı davacı kadına bu vakıaya dayalı olarak kusur yüklenemeyeceği anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre boşanmaya neden olan olaylarda davacı-karşı davalı erkek, davalı-karşı davacı kadına oranla daha ağır kusurludur. O halde, davacı-karşı davalı erkeğin boşanmaya sebep olan olaylarda ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekirken, yazılı şekilde kusur belirlemesi yapılması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    2-Yukarıdaki bentte açıklandığı üzere; tazminat isteyen davalı-karşı davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların onun kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir. O halde, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK m. 4) dikkate alınarak davalı-karşı davacı kadın yararına maddi ve manevi tazminata (TMK m. 174/1-2) karar vermek gerekirken, hatalı kusur belirlemesinin sonucu olarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. ve 2. bentlerde gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, oybirliğiyle karar verildi. 22.06.2020 (Pzt.)


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.