Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/971 Esas 2022/3715 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davanın reddine

Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan Siirt Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/127 Esas, 2014/199 Karar sayılı dosyasında terör örgütü üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek suçundan beraatine; terör örgütü propagandası yapmak suçundan ise 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi uyarunca hakkında kovuşturmanın ertelenmesi kararı verildiği, bu kararların 09.09.2014 tarihinde kesinleştiği,
Davacının 100.000 TL maddi, 100.000 TL manevi tazminatın tahliye tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada,
Davanın, Siirt Ağır Ceza Mahkemesinin 06/06/2014 tarih ve 2014/127 esas, 2014/199 karar sayılı beraat hükmüne dayanılarak açılmış olması ve bu dava dosyasının da Diyarbakır (CMK'nın 250. maddesi ile görevli) 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 01/10/2010 tarih ve 2008/266 esas, 2010/636 sayılı kararı ile davacı hakkında verilen bir kısım kararların bozulması üzerine açılmış olduğunun anlaşılması üzerine,
Anılan dosya ve ilamların incelenmesinde; davacı hakkında, Diyarbakır (CMK'nın 250. maddesi ile görevli) Cumhuriyet Başsavcılığınca "Terör Örgütünün Propagandasını Yapmak", "2911 Sayılı Yasanın 32/1 Maddesine Muhalefet", "2911 Sayılı Yasanın 33/1 Maddesine Muhalefet", "Görevi Yaptırmamak İçin Direnme", "Terör Örgütüne Üye Olmamakla Birlikte Örgüt Adına Suç İşlemek", "Kasten Yaralama" ve "Kamu Malına Zarar Vermek" suçlarından soruşturma yürütüldüğü, soruşturma kapsamında davacının 22.03.2008 tarihinde gözaltına alındığı, 24.03.2008 tarihinde ise Siirt Sulh Ceza Mahkemesinin 2008/32 sorgu numaralı kararı ile; "Terör Örgütüne Üye Olmamakla Birlikte Örgüt Adına Suç İşlemek" suçundan tutuklama isteminin reddine, "2911 Sayılı Yasaya Muhalefet", "Kasten Yaralama" ve "Kamu Malına Zarar Verme" suçlarından ise tutuklanmasına karar verildiği, davacının "Terör Örgütünün Propagandasını Yapmak", "2911 Sayılı Yasanın 32/1 Maddesine Muhalefet", "2911 Sayılı Yasanın 33/1 Maddesine Muhalefet", "Görevi Yaptırmamak İçin Direnme", "Terör Örgütüne Üye Olmamakla Birlikte Örgüt Adına Suç İşlemek" suçlarını işlediğinden bahisle Diyarbakır (CMK'nın 250. maddesi ile görevli) 6. Ağır Ceza Mahkemesinde kamu davası açıldığı, yargılama devam ederken davacının 01.10.2010 tarihli hüküm celsesinde tahliyesine karar verildiği ve açılan kamu davasının yargılaması neticesinde,
Diyarbakır (CMK'nın 250. maddesi ile görevli) 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 01/10/2010 tarih ve 2008/266 esas, 2010/636 karar sayılı kararı ile; tutuklu kaldığı "2911 Sayılı Yasanın 33/c Maddesine Muhalefet" suçunun yeniden düzenlenmiş hali olan "2911 Sayılı Yasanın 32/1 Maddesine Muhalefet", "2911 Sayılı Yasanın 33/1 Maddesine Muhalefet" ve "Görevi Yaptırmamak İçin Direnme" suçlarından davacının mahkumiyetine, kurulan mahkumiyet hükümleri yönünden koşulları oluştuğu cihetle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve davacının (sanığın) 5 yıl süreyle denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiği, iş bu suçlardan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların itiraz üzerine itirazın reddine karar verilmek suretiyle 21/10/2011 tarihinde kesinleştiği,
Bozulmasına karar verilen hükümler yönünden dosyanın yeni esasa kaydı yapılarak yargılamaya Diyarbakır (TMK'nın 10. maddesi ile görevli) 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/33 esas sayılı dosyası üzerinden devam edildiği, yargılamaya bu esas üzerinden devam edilmekte iken TMK'nın 10. maddesi ile görevli ağır ceza mahkemelerinin görevine son verilmesi üzerine, dosyanın yargılamaya kaldığı yerden devam edilmek üzere Siirt Ağır Ceza Mahkemesine devredildiği, bunun üzerine dosyanın Siirt Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/127 esas sırasına kaydedilerek yürütülen yargılama neticesinde, Siirt Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/127 esas ve 2014/199 sayılı kararı ile davacı hakkında "Terör Örgütünün Propagandasını Yapmak" suçundan yürütülen kovuşturmanın 6352 sayılı Yasanın geçici 1'nci maddesi gereğince ertelenmesine ve davacıya yüklenen "Terör Örgütüne Üye Olmamakla Birlikte Örgüt Adına Suç İşlemek" suçundan ise CMK'nın 223/2-e maddesi gereğince beraatine dair karar verildiği ve bu kararların temyiz edilmeksizin 09/09/2014 tarihi itibariyle kesinleştiği,
Davacı hakkında tutuklu kaldığı suçlardan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin 21.10.2011 tarihide kesinleştiği, davacı hakkında anılan hükümler yönünden verilmiş düşme kararı olmadığı gibi 5 yıl olan denetim süresinin yargılamanın yapıldığı sırada henüz dolmadığı anlaşıldığından; davacının deneme süresi olan 5 yılın sonunda kendisi hakkında düşme kararı verilmiş ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen cezasının şartlı tahliyesinden fazla tutuklu kaldığı sürelerin tazminatını isteyebileceği değerlendirilmekle;davacının maddi ve manevi tazminat davasının, tazminat davası açmak için aranan şartların gerçekleşmemesi nedeniyle ayrı ayrı reddine karar verildiği anlaşılmakla,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre,
1-Davacı ile ilgili tutuklama ve tahliyeye ilişkin tüm müzekkere, belge ve kararların Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde aslı ya da onaylı örnekleri de dosya içerisine alınarak, davacının hangi suç ya da suçlardan tutuklandığı, tek tutuklama müzekkeresi ile mi yoksa ayrı tutuklama müzekkereleri ile mi tutuklandığı belirlenerek, tazminat talebinin dayanağı olan beraat ettiği suçtan tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihleri ceza infaz kurumundan sorularak ve soruşturma ya da yargılama aşamasında tefrik kararı verilip verilmediği,
2-Terör örgütü propagandası yapmak suçundan ise 6352 sayılı Kanunun geçici 1/1-b. maddesi gereğince kovuşturmanın ertelenmesi kararı verildiği, 6352 sayılı Kanunun geçici 1/1-b. maddesine göre hakkında kovuşturmanın ertelenmesi kararı verilen kişinin, erteleme kararının verildiği tarihten itibaren üç yıl içinde aynı maddenin birinci fıkra kapsamına giren yeni bir suç işlememesi hâlinde düşme kararı verileceği, işlenmesi hâlinde ise bu suçtan dolayı kesinleşmiş hükümle cezaya mahkum olunduğu takdirde, ertelenen kovuşturmaya devam olunacağı dikkate alındığında, davacının örgüt propagandası yapmak suçundan hakkında verilen kovuşturmanın ertelenmesine dair karar için öngörülen 3 yıllık sürenin inceleme tarihi itibariyle dolmuş olduğu hususu dikkate alınarak, davacının terör örgütü propagandası yapma suçu ile ilgili ceza dava dosyasının akıbetinin ve davacı (sanık) hakkında verilip kesinleşen bir mahkumiyet veya düşme kararı bulunup bulunmadığının araştırılmaması,

3-Davacı hakkında Diyarbakır (CMK’nın 250. maddesi ile görevli) 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 01/10/2010 tarih ve 2008/266 esas, 2010/636 karar sayılı kararı ile "2911 Sayılı Yasanın 32/1 Maddesine Muhalefet", "2911 Sayılı Yasanın 33/1 Maddesine Muhalefet" ve "Görevi Yaptırmamak İçin Direnme" suçlarından ise hapis cezaları hakkında CMK'nın 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmakla, davacı hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararları açısından, davacının denetim süresine uygun hareket edip etmediğinin araştırılarak, bu hükmün mahkumiyete dönüşmüş olması halinde, beraat ettiği suç bakımından haksız olarak tutuklulukta geçirdiği sürelerin mahsup edilebilirliği söz konusu olacağından, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 16.05.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.