12. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/17779 Karar No: 2010/30242 Karar Tarihi: 16.12.2010
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/17779 Esas 2010/30242 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2010/17779 E. , 2010/30242 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 9. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 31/07/2008 NUMARASI : 2008/913-2008/1040
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Davalı alacaklılar, kira alacağından dolayı hapis hakkına dayanarak kiralanan işyerindeki menkul malların tespitini talep etmişler, 16.04.2008 tarihli tespit sırasında; kiracı şirket yetkilisi ..............; satışa sunulan araçların .......................San. Tic. AŞ.’ye ait olduğunu ileri sürmüştür. Sözkonusu menkullerin tespitinden sonra alacaklılar vekili, 29.04.2008 tarihinde rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçmiştir. Hapis hakkı, kanundan doğan bir tür rehin hakkıdır. İİK.nun 23/2. maddesine göre menkul rehni "... alacak vs. haklar üzerindeki rehinleri de" ifade eder. Taşınır rehni tabiri, teslime bağlı rehinleri, TMK.nun 940. maddesinde öngörülen rehinleri, ticari işletme rehnini, hapis hakkını, alacak ve sair haklar üzerindeki rehinleri de kapsar. Bu nedenle alacaklı kendisine tanınan hakkı kullanarak taşınır rehninin paraya çevrilmesine ilişkin yolla İİK.nun 145 ve devamı maddeleri uyarınca takip yapabilir. Nitekim alacaklı, borçluya karşı hapis uygulanan menkuller için menkul rehninin paraya çevrilmesi yoluyla 29.04.2008 tarihinde takibe geçmiştir. İstihkak iddiası, hacizli mala istihkak davası hakkındaki hükümlere tabidir. (İİK.nun 96-99. m. 150/g.) Rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takipte, haciz aşaması olmadığı için, istihkak iddiaları paraya çevirme aşamasında (rehinli malın satışının istenmesinden sonra) incelenir.(İİK. m. 150/g.) Somut olayda şikayet tarihi (22.04.2008) itibariyle henüz rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlamamış, dolayısıyla paraya çevirme aşamasına da geçilmemiş olduğu için bu aşamada istihkak iddiasının incelenmesi mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle mahkemece şikayetin reddi yerine kabulüne karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi kabul şekline göre de; borçlu kiracıya ait menkuller (Bilgisayar, TV, masa, sandalye vs.) üzerindeki hapis hakkının da kaldırılması doğru görülmemiştir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 16.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.