Esas No: 2016/3756
Karar No: 2021/1916
Karar Tarihi: 26.04.2021
Danıştay 10. Daire 2016/3756 Esas 2021/1916 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/3756
Karar No : 2021/1916
KARARIN DÜZELTİLMESİNİ
İSTEYEN (DAVALI) : … Genel Müdürlüğü
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACILAR) : 1- …
…
7- …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının gerekçeli onanmasına dair Danıştay Onuncu Dairesince verilen 08/03/2016 tarih ve E:2013/8072, K:2016/1185 sayılı kararının; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen 3622 sayılı Kanun ile değişik 54. maddesi uyarınca düzeltilmesi istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Polis memuru olarak görev yapan davacılar murisi …'un 22/06/2011 tarihinde terör örgütü mensuplarınca yola mayın döşenmesi sonucu meydana gelen patlamada hayatını kaybetmesi sonucunda uğranıldığı ileri sürülen zarar karşılığı olarak 230.000,00 TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmektedir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, davacıların yakınının hayatını kaybetmesine sebep olan olayın terör eylemi sonucu gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle davalı idarece sosyal risk ilkesi gereğince davacıların zararının karşılanması gerektiği belirtilerek davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulü ile toplam 65.000,00 TL manevi tazminatın davalı idareye başvuru tarihi olan 30/04/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davacılara ödenmesine, fazlaya ilişkin istemlerinin reddine karar verilmiştir.
Daire kararının özeti: Davalı idarenin temyiz başvurusu üzerine Danıştay Onuncu Dairesince, olayda zararın doğmasına neden olan mühimmatın, yasadışı terör örgütüne ait olduğu kabul edilse dahi, insanların kullanımına açık, meskun mahale yakın bir bölgede bulunduğu gözetildiğinde; davalı idarenin yürütmekle görevli olduğu güvenlik hizmetini gereğince yerine getirememesi nedeniyle hizmet kusurunun bulunduğu, dolayısıyla davacıların uğradığı zararın, idarece hizmet kusuru ilkesine göre tazmini gerektiği gerekçesiyle temyize konu kararın anılan gerekçeyle onanmasına karar verilmiştir.
KARAR_DÜZELTME
TALEP_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, olay nedeniyle davacılara nakdi tazminat ödendiği, davacıların zararlarının karşılandığı ileri sürülerek Danıştay Onuncu Dairesince verilen kararın düzeltilmesi istenilmektedir.
SAVUNMANIN_ÖZETİ : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Kararın düzeltilmesi isteminin olayda davalı idarenin hizmet kusuru olmadığı, davacıların zararlarının kusursuz sorumluluk ilkesi gereği tazmini gerektiği gerekçesiyle reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince gereği görüşüldü:
Kamu hizmetinin görülmesi sırasında kişilerin uğradıkları özel ve olağandışı zararların idarece tazmini; Anayasa'nın 125. maddesi gereği ve Türkiye Cumhuriyetinin "Sosyal hukuk devleti" niteliğinin doğal bir sonucudur.
Kural olarak idare, yürüttüğü hizmetin doğrudan sonucu olan nedensellik bağı kurulabilen zararları tazminle yükümlüdür. İdarenin hukuki sorumluluğu sadece kusur esasına, hizmet kusuru teorisine dayanmamakta; idare kusur koşulu aranmadan da sorumlu sayılabilmektedir. Hatta kollektif sorumluluk anlayışına dayalı sosyal risk ilkesi gereğince, zararı doğuran olayın tüm toplumla ilgilendirilebildiği, toplumsal bir riskin gerçekleştiği hallerde olayın, idarenin hizmet alanıyla ilgili olması yeterli sayılarak doğrudan nedensellik bağı kurulamayan durumlarda da tazminata hükmedilebilmektedir.
Olayda, davacıların murisinin Tunceli İli, … İlçesi Emniyet Müdürlüğü kadrosunda polis memuru olarak görevli olduğu sırada, 22/06/2011 tarihinde teröristler tarafından yola mayın döşenmesi sonucu meydana gelen patlamada vefat ettiği anlaşılmaktadır.
Zararı doğuran olay ile idare arasında nedensellik bağının kurulamaması hallerinde ve yukarıda belirtildiği üzere, sosyal risk ilkesinin koşullarının gerçekleşmesi durumunda idarenin sorumlu tutulabilmesi mümkündür. Ancak bakılan uyuşmazlıkta, davacıların murisinin kamu görevlisi olduğu ve kamu görevini yürütürken vefat ettiği açık olup; davalı idarenin yürüttüğü kamu hizmetinin doğrudan sonucu olan, nedensellik bağı kurulabilen özel ve olağandışı zararın kusursuz sorumluluk ilkesine göre tazmini gerekmektedir.
Danıştay dava daireleri ile İdari veya Vergi Dava Daireleri Kurullarının temyiz üzerine verilen kararları hakkında, ancak 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmaya devam edilen) 54. maddesinde yazılı nedenlerle kararın düzeltilmesi istenebilir. Kararın düzeltilmesi dilekçesinde öne sürülen hususlar ise, anılan maddede yazılı nedenlerden hiçbirine uymamaktadır.
Bu nedenle, kararın düzeltilmesi isteminin yukarıda belirtilen gerekçeyle reddine, 26/04/2021 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.