MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen şikayet davası sırasında davalılar vekili tarafından 10.04.2012 tarihli duruşmada sözlü olarak reddi hakim talebinde başvurulmuştur.
Talebi inceleyen merci tarafından talebin yazılı bildirilmediği ve inandırıcı delil ve emare gösterilmediği gerekçeleriyle red talebinin REDDİNE ilişkin verilen kararın Yargıtayca incelenmesi, davalılar vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davalılar vekili tarafından reddi hakim yoluna başvurulan ve taraflar arasında görülün şikayet davasında, mahkemece davanın değeri 808.- TL olarak saptanmıştır. 6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi göndermesiyle 23.06.1996 tarihinde yürürlüğe giren 4146 sayılı Yasa ile değiştirilen H.U.M.K.’nın 36/A maddesi uyarınca esas hüküm bakımından temyiz yolu kapalı bulunan dava ve işlerde, hakimin reddi istemi ile ilgili merci kararları kesindir. 1086 sayılı H.U.M.K."nun 427. maddesi gereğince miktar veya değeri 1.690.- TL.’dan az olan davalarla ilgili olarak verilen kararlara karşı temyiz yoluna gidilemez. Bu nedenle, taraflar arasında görülen davada esas hakkında verilecek hükmün kesin nitelikte bulunması nedeniyle reddi hakim talebi hakkında merci tarafından verilen kararın temyizi mümkün değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalılar vekilinin temyiz isteğini içeren dilekçesinin davanın esasının değeri yönünden REDDİNE, istek halinde peşin harcın temyiz edenlere geri verilmesine 24/09/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.