12. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/16191 Karar No: 2010/30198 Karar Tarihi: 14.12.2010
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/16191 Esas 2010/30198 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2010/16191 E. , 2010/30198 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Aliağa İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 12/03/2010 NUMARASI : 2009/152-2010/32
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 02.07.2008 tarih ve 2007/309 E. - 2008/212 K.sayılı ilamında; "bu dava ve birleşen davaların kabulüne, 1.094.161 YTL.nin 17.04.2007 tarihinden itibaren artan ve eksilen oranlarda işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine" karar verilmiştir. Borçlu vekilinin dosya hesabının yeniden yapılmasına ilişkin şikayeti üzerine mahkemece bilirkişi incelemesi yoluna gidilmiştir. Bilirkişi tarafından yapılan hesaplamada ise, avans faiz oranlarının dikkate alındığı ve müteselsil sorumluluk esas alınarak oluşturulan rapor ve ek rapor doğrultusunda şikayetin sonuçlandırıldığı görülmektedir. Bunun dışında, dayanak ilamda hükmedilen alacağın borçlulardan mütesaviyen alınmasına karar verildiği halde borçluların müteselsilen sorumlu tutulması hatalıdır. İlamın hüküm kısmının aynen infazı zorunlu olup, dar yetkili icra mahkemesi yorum yoluyla hüküm kısmını değiştiremez. (HGK"nun 08/10/1997 tarih ve 1997/12-517 Esas, 1997/776 Karar). Kaldı ki, HGK"nun 03/03/2010 tarih, 2010/12-124 Esas sayılı kararı ile de yasal faiz ile reeskont faizinin aynı anlamı taşımayacağı, reeskont faizinin yasal faizden farklı olup, cari ve geçerli olduğu karar altına alınmıştır. Takip dayanağı ilamda da açıkça reeskont faiz oranlarının uygulanmasına karar verilmiş olup, bu oranların uygulanması gerekir. Ayrıca yargılama aşamasında Yargıtay 19.Hukuk Dairesince verilen 11.02.2010 tarihli karar düzeltme ilamında; ............... A.Ş.açısından işleyecek faizin yasal faiz olarak düzeltildiği de dikkate alınarak hesap yapılmalıdır. O halde mahkemece, yukarıda açıklanan ilkelere uygun olarak, bilirkişi incelemesi yaptırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 14/12/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.