
Esas No: 2022/226
Karar No: 2022/3731
Karar Tarihi: 17.05.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2022/226 Esas 2022/3731 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan soruşturma sonucunda, şüpheli bir kişinin taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildi. Ancak müşteki vekili tarafından yapılan itiraz süre yönünden reddedildi. Yargıtay ise müşteki vekilinin itirazının süresinde ve esastan incelenmesi gerektiği yönünde karar verdi. Karar, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca bozuldu.
Detaylı açıklama:
- Şüpheli bir kişinin taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan yapılan soruşturma sonucunda, Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın müşteki vekiline tebliğ edildiği ancak itiraz süresinin geçmesinin ardından yapılan itirazın süre yönünden reddedilmesi üzerine Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü, kanun yararına bozma talebinde bulundu.
- Yargıtay, itirazın süresinde olduğunu ve esastan incelenmesi gerektiğini belirterek, Denizli 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin kararının bozulmasına karar verdi.
- Kararın bozulmasına neden olan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi, itiraz süresi içinde yapılan baş
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Sulh Ceza Hâkimliği
Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Denizli Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 18/09/2019 tarihli ve 2019/24467 soruşturma, 2019/15234 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın süre yönünden reddine ilişkin Denizli 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 27/12/2019 tarihli ve 2019/6011 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, merci Denizli 1. Sulh Ceza Hâkimliğince, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın müşteki vekiline 14/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, 15 günlük yasal itiraz süresi geçtikten sonra, 14/11/2019 tarihinde itiraz edildiği gerekçesiyle itirazın süreden reddine karar verilmiş ise de, itiraza konu kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın tarihinin 18/09/2019 olduğu, anılan kararın müşteki vekiline 14/07/2019 tarihinde tebliği edilmesinin mümkün olmadığı, ayrıca merciinin gerekçesine konu müşteki vekiline yapılan 14/07/2019 tarihli e-tebligat incelendiğinde sadece "dosyası gelen evrak" şeklinde bir açıklamanın yer aldığı, tebligatın içeriğinin kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı kapsamadığı, dosya içerisinde müşteki vekiline yapılan başkaca bir tebligatın da yer almadığı cihetle, müşteki vekilinin itirazının süresinde kabul edilerek, itirazla ilgili olarak esastan inceleme yapılarak bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 25/10/2021 gün ve 94660652-105-20-15647-2021-Kyb sayılı Kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07/12/2021 gün ve 2021/133337 sayılı ihbarnamesi ile Daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Şüpheli ...’ın sevk ve idaresindeki kamyonet ile seyir halindeyken karşıdan karşıya geçmek isteyen yaya Ali Sertbaş’a çarpması şeklinde meydana gelen kaza neticesinde yapılan soruşturma neticesinde 18/09/2019 tarihli ve 2019/24467 soruşturma, 2019/15234 karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, müşteki vekilinin kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karara karşı 14/11/2019 tarihinde itirazda bulunduğu ve Denizli 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 27/12/2019 tarihli ve 2019/6011 değişik iş kararı ile, dosya arasında bulunan tebliğ mazbatasından, itiraza konu takipsizlik kararının müşteki vekiline 14/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, müşteki vekilinin 15 günlük yasal süre geçtikten sonra itirazda bulunduğu gerekçesiyle itirazın süre yönünden reddine karar verdiği olayda, itiraza konu kovuşturmaya yer olmadığına dair karar tarihinin 18/09/2019 olduğu, anılan kararın müşteki vekiline 14/07/2019 tarihinde tebliğ edilmesinin mümkün olmadığı, ayrıca müşteki vekiline yapılan 14/07/2019 tarihli e-tebligat incelendiğinde sadece "hazırlık dosyası gelen evrak" şeklinde bir açıklamanın yer aldığı, tebligatın içeriğinin kovuşturmaya yer olmadığına dair kararı kapsamadığı, dosya içerisinde müşteki vekiline yapılan başkaca bir tebligatın da yer almadığı anlaşılmakla, müşteki vekilinin itirazının öğrenme üzerine süresinde olduğu kabul edilerek, itirazın esastan incelenmesi yerine, yazılı şekilde süreden reddine karar verilmesinde isabet görülmemiş olup;
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen ihbarnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Denizli 1. Sulh Ceza Hâkimliğinin 27/12/2019 tarihli ve 2019/6011 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE; 17.05.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.