Esas No: 2019/3445
Karar No: 2021/2214
Karar Tarihi: 26.04.2021
Danıştay 7. Daire 2019/3445 Esas 2021/2214 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/3445
Karar No : 2021/2214
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Denizcilik ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının, sahibi olduğu " …" isimli geminin, dahili seferde transit akaryakıt ve makina yağı kullanıldığının tespit edildiğini bildiren gümrük müdürlüğü yazısına istinaden 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 30 ve 344. maddeleri belirtilerek düzenlenen tutanak esas alınmak suretiyle 2015 yılı Ekim dönemi için re'sen tarh edilen özel tüketim ve katma değer vergileri ile kesilen vergi ziyaı cezaları ve vergiler üzerinden hesaplanan gecikme faizinin tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla, davacı tarafından, adına tarh edilen özel tüketim ve katma değer vergisi ile kesilen vergi ziyaı cezalarına karşı dava açılmamış ise de; ödeme emrine konu vergi ve cezalar yönünden davacının böyle bir borcunun bulunup bulunmadığı hususunun ayrıca değerlendirilmesi gerektiği, olayda, dahili seferde kullanılan yakıtın, davacı şirkete ait geminin harici seferden dahili sefere geçişi esnasında tespit edilen (yabancı) transit yakıt olduğu, yakıtın davacıya ait gemi tarafından kullanıldığı hususlarında taraflar arasında bir ihtilaf bulunmadığı, bu kapsamda; yurt dışından ithali gerçekleştirilen yakıtın özel tüketim vergisinin konusuna girmemesi, yakıtın herhangi bir şekilde yurt içinde tesliminin gerçekleştirilmemesi, söz konusu yakıtın yine temin eden gemi tarafından dahili seferde kullanılması, bu kullanımın 2003/5868 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca özel tüketim vergisinden istisna kapsamında olması karşısında, yurt içinde dahili seferde kullanılan yakıt için özel tüketim vergisi ve bu özel tüketim vergisinden kaynaklanan katma değer vergisi hesaplanmasının mümkün olmadığı, ödeme emrine konu vergi ve cezalar yönünden davacının böyle bir borcunun bulunmadığı, bu durumda, davacı adına yukarıda anılan vergi ve cezaların tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinde hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu kararın hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacıya ait geminin kabotaj hattında transit akaryakıt kullandığının tespiti üzerine tarhiyat yapıldığı ve vergi ziyaı cezalarının kesildiği, dava açılmaması üzerine kesinleşen alacakların tahsili amacıyla tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : İstemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Takdir komisyonunca takdir olunan veya vergi inceleme raporuyla belirlenmiş bir matrah ya da matrah farkına dayanmaksızın davalı idare tarafından düzenlenen tutanak esas alınmak suretiyle yapılan re'sen tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı, anılan durumun ise borcum yoktur kapsamında değerlendirileceği tabi olduğundan sonucu itibarıyla isabetsiz olmayan mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki karara ilişkin temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü ve Yedinci Dairelerince, 2575 sayılı Danıştay Kanunu'na 3619 sayılı Kanunla eklenen Ek 1. madde hükmü uyarınca birlikte yapılan toplantıda Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun tarh ve tahakkuk usulünü düzenleyen ikinci kısmında yer alan re'sen vergi tarhı başlıklı 30. maddesinin 1. fıkrasında; "Re'sen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde, takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunmasıdır. İnceleme raporunda bu maddeye göre belirlenen matrah veya matrah farkı re'sen takdir olunmuş sayılır." hükmüne yer verilmiştir.
Öte yandan; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 54. maddesinde, ödeme müddeti içinde ödenmeyen amme alacağının tahsil dairesince cebren tahsil olunacağı 55. maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; 58. maddesinde ise, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcunun olmadığı veya kısmen ödediği ya da zaman aşımına uğradığı iddialarıyla, ödeme emrinin iptali istemiyle dava açabileceği hüküm altına alınmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Türk vergi sisteminde asıl olan verginin, mükellef tarafından belli dönemlerde beyan edilen matrah üzerinden hesaplanmasıdır. Mükellef beyanının doğru yapılmadığı, eksik yapıldığı veya süresi içerisinde yapılmadığı hallerde ise 213 sayılı Vergi Usul Kanununda öngörülen tarh yöntemleri kullanılmak suretiyle noksan ödenen veya hiç ödenmeyen vergi vergi idaresince tamamlatılır. Bu tarh yöntemlerinden biri de re'sen vergi tarhı yöntemidir.
Re'sen vergi tarhını, vergi alacağının yetkililerce re'sen takdir olunan matrah veya matrah farkı üzerinden vergi nispeti uygulanmak suretiyle hesaplanması olarak tanımlamak mümkündür. Vergi İdaresince re'sen vergi tarh olunabilmesi için, öncelikle, re'sen takdir olunmuş bir matrah veya matrah farkının varlığı gereklidir. Başka bir anlatımla, vergi idaresince re'sen yapılan vergi tarhının hukuken geçerli olabilmesi için, tarhiyatın, 213 sayılı Kanun'un 74. maddesi uyarınca matrah takdiri yapmakla görevli bulunan takdir komisyonunca takdir edilen ya da 135. maddesi uyarınca vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlar tarafından düzenlenen inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah farkına dayandırılmış bulunması gerekmektedir.
Bu itibarla, takdir komisyonunca takdir olunan veya vergi inceleme raporuyla belirlenmiş bir matrah ya da matrah farkına dayanmaksızın, sırf gümrük idaresince gönderilen yazıya istinaden düzenlenen tutanağa dayanarak re'sen yapılan tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı gibi anılan durumun, ödeme emrinin iptali istemiyle açılan iş bu davada "borcum yoktur" iddiası kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden, iptale ilişkin mahkeme kararına yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki kararda sonucu itibarıyla isabetsizlik görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K: ... sayılı kararına yönelik TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 26/04/2021 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Gümrük Yönetmeliği'nin "Türk bandıralı gemilerin yabancı limanlardan tedarik ettikleri yakıt ve kumanyaların beyanı" başlıklı 480. maddesinin 1. fıkrasında; Türk bandıralı gemilerin yabancı limanlardan gelişlerinde, yakıt ve kumanyaları için bir liste düzenleyerek ilk uğrayacakları Türk limanında bu liste geminin kontrolünü yapacak gümrük idaresine verileceği, 2. Fıkrasında; Birinci fıkrada bahsi geçen listede, a) Yabancı limanlardan alınmış olan kumanyanın cins ve miktarı ile sefer sırasında tüketilen miktarı, b) Evvelce Türkiye’de, serbest dolaşımda olan maddelerden veya geçici depolama yerleri ve antrepolardan tedarik edilen yakıt ve kumanyaların cins ve miktarı ve bunlar için evvelce verilmiş olan transit veya ihracat beyannamelerinin numara ve tarihi, gümrük idaresi ve sefer sırasında tüketilen miktarlarının yer alacağı, 3. Fıkrasında; İlgili memurların, kendilerine verilen listeyi, yakıt ve kumanya defteri ile karşılaştırarak, beyan edilen miktarın defter kayıtlarına uygunluğunu inceleyeceği düzenlemesine yer verilmiştir.
Yine aynı yönetmeliğin 481. maddesinde de; Kabotaja girecek gemilerin yabancı limanlardan aldıkları yakıtların miktarı gemilerin seyir jurnallerinde ve devriçark defterinde gösterildiğinden seyir jurnaline göre alınan miktar ile, seyir jurnali ve devriçark defterine göre sarf edilen miktar arasındaki fark bulunarak vergiye esas tutulacak miktarın tespit olunacağı belirtilmiştir.
Dosyasının incelenmesinden, davacı şirkete ait olan "…" isimli geminin 05/10/2015 tarihinde harici seferden dahili sefere geçişte 49.900-kg transit motorin ve 2.300-kg transit makine yağı olduğunun tespit edildiği, 22/10/2015 tarihli dilekçe ile de geminin dahili seferden harici sefere geçiş işlemleri ile gidiş kontrolünün yapılmasının talep edilmesi üzerine 42.900-kg transit motorin ile 200-kg transit makine yağını dahili seferde kullandığının tespit edildiği, söz konusu yakıt ve yağın; geminin harici seferdeyken (yurt dışında) tüketmesi gereken serbest dolaşımda olmayan yakıt ve yağ olduğundan bahisle anılan yakıt ve yağa isabet eden özel tüketim vergisi ile bu özel tüketim vergisinden kaynaklanan katma değer vergisinin tahsili için Gümrük Müdürlüğü'nce Vergi Dairesi Müdürlüğü'ne muhatap yazının gönderildiği, (Dahili seferde kullanılan yakıtın harici seferden, dahili sefere geçerek dahili seferde kullanıldığı konusunda davacının kabulü olup, bu konuda ihtilaf bulunmamaktadır.) bahsi geçen yazı üzerine de Vergi Dairesi Müdürlüğü'nce 29/01/2016 tarihli tutanağın düzenlendiği, anılan tutanağa istinaden davacı adına 2015 yılı Ekim dönemine ilişkin olarak tek kat vergi ziyaı cezalı özel tüketim vergisi ve katma değer vergisi tarhiyatlarının yapıldığı anlaşılmaktadır.
Olayda, davacının sahibi olduğu geminin, dahili seferde transit yakıt kullandığı tespit edilerek, Yönetmeliğin 481. maddesi gereğince hesaplanan fark transit yakıt miktarı için vergi inceleme yetkisi bulunan vergi dairesi müdürü tarafından düzenlenen tutanağa istinaden tarh edilen vergiler ile kesilen vergi ziyaı cezalarında hukuka aykırı bir yön bulunmadığı oyu ile karara katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.