14. Hukuk Dairesi 2012/2883 E. , 2012/7271 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 01.11.2005 gününde verilen dilekçe ile mecra hakkı hakkı kurulması, karşı davacılar tarafından verilen 03.12.2005 tarihli dilekçe ile mülkiyet hakkına dayalı elatmanın önlenmesi, ecrimisil ve eski hale getirme bedelinin tahsili istenmesi üzerine yapılan muhakeme sonunda; dava ve karşı davanın bozmaya uyularak kısmen kabulüne dair verilen 03.11.2011 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacılar ve karşı davacılar vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 22.05.2012 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Av. ... ile karşı taraftan davacılar vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen tarafların sözlü açıklamaları dinlendi. Duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Asıl davada davacılar, 68 ada 168 parsel numaralı taşınmazdaki binalarının doğalgaz ısınma sistemine tabi olduğunu, doğalgaz bağlantılarının davalı taşınmazından geçirildiğini, davalıların buna karşı çıktıklarını ileri sürerek doğalgaz boruları için mecra irtifakı tesisini istemişlerdir.
Karşı dava ise, davacıların irtifak tesis edilmeden doğalgaz borusu geçirerek ayrıca yol açıp elektrik aydınlatma direkleri dikerek 68 ada 78 parsel numaralı taşınmazlarına elattıkları iddiasıyla haksız elatmanın giderilmesi ve uğradıkları zarar nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece 17.10.2006 tarihli karar ile asıl davadaki mecra irtifakı tesisi isteminin kabulüne, karşı davanın ise elatmaya konu yerin mecra irtifakı kapsamında kaldığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
Hükmün davalılar/karşı davacılar tarafından temyizi üzerine karar Dairemizin 19.06.2007 tarihli bozma ilamı ile özetle; “…Davalıların (karşı davacılar) temyizleri gerek mecra hakkı tesisi gerekse karşı davanın reddine yönelik bulunduğundan öncelikle mecra hakkı tesisine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi gerekmiştir… Özellikle nakledilecek enerji kaynağının doğalgaz olması nedeniyle Doğal Gaz Piyasası Kanunu ve bu kanununun uygulanmasına ilişkin yönetmelikler ile İGDAŞ"ın hazırladığı projelerin dikkate alınması gerekir. Hattın kurulmasında yapılacak hata çevre ve insan sağlığı için önemli tehlikelere yol açabilir. İşte bu nedenlerle; yerelinde yapılacak keşifte, atanacak uzman bilirkişiler aracılığı ile davacılar taşınmazına doğalgaz getirilecek güzergah için İGDAŞ"ın kurduğu ana dağıtım hatlarından gaz alınabilecek en uygun noktanın belirlenmesi bu hattın hangi taşınmaz ya da taşınmazlardan geçirileceğinin saptanması, hatta kullanılacak malzemenin ve hattın derinliğinin gösterilmesi suretiyle düzenlenecek HUMK"nun 281. maddesinde gösterildiği şekilde denetime uygun rapor alınmalıdır. Alınacak raporun İGDAŞ"a sunulması ve cevaba göre de bir karar verilmesi gerekir. Tüm bu yönler üzerinde durulmadan mevcut tesisin ne şekilde uygunluğu da karar yerinde gösterilmeden davanın kabulü eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır. Davalıların (k.davacılar) karşı dava yönünden temyizlerine gelince; karşı davada sadece doğalgaz borularının geçirildiği yere ilişkin elatma ve kal istemi olmayıp, taşınmazdan yol geçirilmesi ve aydınlatma sistemi nedeniyle de elatmanın önlenmesi talep edilmiştir. Mahkemenin uygun mecra güzergahının saptanması yönündeki araştırma ve incelemesi yeterli görülmediğinden, taşınmaz üzerindeki doğalgaz borularının kaldırılması isteminin reddine bu nedenle eksik araştırmaya dayalıdır. Ayrıca karşı davacıların diğer elatma istedikleri hususların incelenmemesi de doğru değildir. Mahkeme tüm talepleri karşılamadan HUMK"nun 388. maddesine aykırı hüküm kurmuştur….” gerekçesiyle bozulmuştur.
Bozma sonrası mahkemece 29.07.2010 tarihli kararda; asıl davanın kabulüne, karşı davada ise ecrimisil ve eski hale getirme bedelinin tahsiline karar verilmiştir.
Hükmün taraf vekilleri tarafından temyizi üzerine karar Dairemizin 01.03.2011 tarihli bozma ilamında özetle; “…Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı HUMK"nun 388. maddesinde belirtilmiştir….Somut olayda; karşı dava elatmanın önlenmesi isteğini de içerdiği halde bu konuda hüküm kurulmamış olması, içeriği yukarıda açıklanan yasal düzenlemelere aykırı olup kararın açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir. Bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına…” gerekçesiyle bozulmuştur.
Bozma sonrası mahkemece 03.11.2011 tarihli kararda; asıl davanın kabulüne, karşı davada ise ecrimisil ve eski hale getirme bedelinin tahsiline karar verilmiştir.
Hükmü, davacı-karşı davalılar vekili ile davalı-karşı davacılar vekili temyiz etmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulmuş, ancak bozma gereği yerine getirilmemiştir. Somut olayda; karşı dava elatmanın önlenmesi isteğini de içerdiği halde bu konuda olumlu olumsuz bir hüküm kurulmadan eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple kararın yeniden bozulması gerekmiştir.
SONUÇ :Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, 900"er TL Yargıtay duruşma vekalet ücretinin taraflardan alınarak karşılıklı olarak verilmesine 22.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.