Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/5187
Karar No: 2020/7728
Karar Tarihi: 14.12.2020

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/5187 Esas 2020/7728 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı ile kardeş olan davacılar, davalının sözleşmeye uygun hareket etmediğini iddia ederek, sözleşmenin iptalini ve davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmişlerdir. Mahkeme öncelikle sözleşmenin geçerli olup olmadığını araştırmıştır. Dosyada bulunan sözleşmede, tapulu taşınmazların devrine ilişkin hükümler varken son paragrafında davacıların alacağı bedel belirtilmiştir. Bu sebeple davacıların asıl alacakları ve faizleri dikkate alınarak hüküm verilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Yargıtay da bu sebeple kararı bozmuştur. Sonuç olarak, mahkeme kararı bozulmuştur. Kararın temyiz edene iadesinden sonra düzeltme yolu açık olacaktır.
Kanun Maddeleri: HUMK'nun 428. ve 440. maddeleri, HMK'nun geçici madde 3 atfıyla.
3. Hukuk Dairesi         2020/5187 E.  ,  2020/7728 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacılar, davalı ile kardeş olduklarını, murislerinin vefatından sonra davalı aleyhine muvazaa nedeni ile dava açmak istediklerinde, davalının kendileri ile anlaşarak 10.04.2012 tarihli sözleşme imzaladığını, bu sözleşme içeriğine göre; davalının 6 adet daireyi kendilerine vermeyi, 6 adet daireyi vermediği taktirde ise bu dairelerin yaklaşık bedelleri olan 900.000 TL"yi davacılara ödeyeceğini sözleşmede beyan ve tahhüt ettiğini ancak davalının edimini yerine getirmediğini ve sözleşmedeki bedelin tahsili için başlatılan takibe de davalı tarafça itiraz edildiğini belirterek; haksız itirazın iptalini ve davalının %20"den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmişlerdir.
    Davalı, davaya konu sözleşmenin geçersiz olduğunu ileri sürerek davanın reddini dilemiştir.
    Bozma ilamı öncesinde Mahkemece, davalının temerrüde düşürülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, kapatılan Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 19/09/2018 tarihli, 2016/1928 esas – 2018/8145 karar sayılı ilamı ile ‘---davacı icra takibi yapmak ve eldeki davayı açmak ile davalıyı temerrüde düşürmüştür. Davacı taraf sözleşmeye dayanarak ihtar çekmeden de talepte bulunabilir. O halde, mahkemece; taraflar arasındaki 10.04.2012 tarihli sözleşmenin geçerli olup olmadığı ve sözleşme hükümleri incelenerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi ‘ gerekçesiyle anılan kararın bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda taraflar arasındaki sözleşmenin taşınmaz satış vaadi sözleşmesi olması sebebiyle resmi şekilde yapılması gerektiği ve sözleşme ile asıl borcun kaynağı şekil şartına tabi olduğundan cezai koşulun da istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, 10.04.2012 tarihli sözleşmeye dayanılarak, davalının sözleşmeden doğan edimini yerine getirmemesi nedeniyle, davalı aleyhine sözleşmede yazılı olan 900.000 TL alacağa başlatılan takibe vaki itirazın iptali isteğine ilişkindir.
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; taraflarca imza altına alınmış olan 10.04.2012 tarihli sözleşmede her ne kadar 6 adet dairenin tapularının davacılara verileceği yazılı olup tapulu taşınmazların devrine ilişkin hükümler içermekte ise de , sözleşmenin son paragrafında ‘-----ben ... ise bu sözleşmeye göre kız kardeşlerime vermeye söz verdiğim 6 adet daireyi vermediğim taktirde bu dairelerin yaklaşık bedelleri olan 900.000 TL yi iş bu sözleşmenin imzalandığı tarihten geçerli faizi ile birlikte kardeşlerim ..., ... ve ... ödemeyi kabul ve taahhüt ederim‘ şeklinde davacıların alacağı bedel hasredilmiş ve davacılar da bu bedelin tahsilini istemiş olup; davacıların takip dosyasında talep ettikleri asıl alacak ve faiz istemi ile dosyadaki bilirkişi raporu da dikkate alınarak; sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"un 428. maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/12/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi