16. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/1735 Karar No: 2013/3111 Karar Tarihi: 04.04.2013
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/1735 Esas 2013/3111 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2013/1735 E. , 2013/3111 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kullanım kadastrosu sırasında ... Elvankent Mahallesi çalışma alanında bulunan 102 ada 7 parsel sayılı 267,57 m2 yüzölçümündeki taşınmaz beyanlar hanesine 6831 sayılı Kanunu"nun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışarı çıkarıldığı ve ..."nın kullanımında olduğu şerhi verilerek tespit edilmiştir. Davacı ..., 21.09.2010 tarihli dilekçesi ile kullanım kadastrosu sırasında zilyet olarak gösterildiği 102 ada 7 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün 350 m2 olmasına rağmen 267 m2 olarak ölçüldüğünü belirterek eksik kalan miktarın tamamlanması istemi ile Hazine, ..., Çevre ve Orman Bakanlığı dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne, dava konusu taşınmazın yüz ölçümünün iptali ile teknik bilirkişi tarafından düzenlenen 10.11.2011 tarihli bilirkişi rapor ve krokisine göre 348,86 m2 olarak düzeltilmesine, diğer hususlar yönünden tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... İdaresi vekili ile Çevre ve Orman Bakanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, 3402 sayılı Yasa"ya 5831 sayılı Yasa"nın 8. maddesi ile eklenen Ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosu sırasında fen bilirkişisi tarafından düzenlenen 10.11.2011 tarihli raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen ve yol olarak kadastro dışı bırakılan taşınmazın davacının kullanımında olduğu kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan değerlendirme dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacı, adına zilyetlik şerhi verilen 102 ada 7 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün eksik tespit edildiği iddiasına dayanmakta olup eksikliğin bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen taşınmazda kaldığı, kullanım kadastrosu sırasında da çekişmeli bu bölüm hakkında tutanak düzenlenmeyerek yol olarak tescil harici bırakıldığı anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Yasası"nın 26. maddesine göre, Kadastro Mahkemesinin görevi hakkında tutanak düzenlenen taşınmazlarla sınırlı olup, tutanak düzenlenmeyen yerler hakkında açılacak davalar genel mahkemelerin görevine girmektedir. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, re"sen göz önüne alınması gerekir. Hal böyle olunca mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi kabule göre de Çevre ve Orman Bakanlığı ile Orman Genel Müdürlüğünün taraf sıfatı bulunmadığı, onlar hakkındaki davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi gerektiği halde bu davalılar yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi isabetsiz olup davalılar vekillerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 04.04.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.