Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/1686
Karar No: 2013/3101
Karar Tarihi: 04.04.2013

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/1686 Esas 2013/3101 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2013/1686 E.  ,  2013/3101 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kullanım kadastrosu sırasında 101 ada 105 parsel sayılı 10607.14 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığı ve ...’nın kullanımında olduğu şerhi verilerek tarla niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., taşınmazın 4 dönümünün kendi kullanımında olduğu iddiası ile bu bölüm yönünden adına zilyetlik şerhi verilmesi istemi ile dava açmıştır. Yargılama sırasında ise kullandığı bölümün 2.600 m2 olduğunu belirtmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın reddine, dava konusu taşınmazın tespit gibi Hazine adına tesciline, beyanlar hanesine taşınmazın ...’nın kullanımında olduğunun yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, davacının çekişmeli taşınmazın bir bömlümünü satın aldığı yönündeki iddiasının her türlü şüpheden uzak bir şekilde ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Davacı dava dilekçesinde dava konusu taşınmazın yaklaşık 4 dönümlük bölümünün kendi kullanımında olduğu iddiası ile dava açmış yargılama sırasında 3. kişiden satın aldığı 4 dönümlük yerin bir bölümünün orman sınırları içerisinde kaldığını, kendi kullanımında olan bölümün ise 2.600 m2 olduğunu belirtmiş, davalı da 04.02.2011 tarihli duruşmada “davacının doğru söylediğini, taşınmazın tamamının kendi kullanımında olduğunun yazıldığını ancak kullandığı yerin 8 dönüm olduğunu, davacının kullandığı yerde hak iddiasının bulunmadığını” belirterek davacının iddiasını doğrulamış, keşif sırasında dinlenen mahalli bilirkişi de taşınmazın 8 dönümlük bölümünün davalı tarafından kullanıldığını, kalan bölümün ise davacı tarafından kullanıldığını beyan etmiştir. Mahkemece yukarıda içeriği özetlenen beyanlar göz önünde bulundurulmadığı gibi, yapılan keşif sonunda düzenlenen bilirkişi raporunda da davacının dava ettiği yerin taşınmazın hangi bölümüne isabet ettiği gösterilmemiştir. 5831 sayılı Yasa ile 3402 sayılı Yasaya eklenen ek 4. maddesinde bu madde gereğince, Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerle ilgili kadastro tespiti sırasında, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhtesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle Hazine adına tescil edileceği düzenlenmiş olup, anılan bu düzenleme karşısında bu tür davalarda 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14. maddesinde öngörülen mülkiyetin kazanılmasına ilişkin koşulların varlığı aranmayacaktır. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için, mahallinde yerel bilirkişi ve yöntemince belirlenecek taraf tanıkları ile keşif yapılarak davacının göstermesi ve teknik bilirkişi yardımı ile dava konusu edilen taşınmaz bölümü belirlenmeli, 3402 sayılı Yasaya 5831 sayılı Yasa ile eklenen ek 4. maddesi uyarınca yerel bilirkişi ve tanıklara çekişmeli taşınmaz bölümünün fiilen hangi tarihten beri kim veya kimler tarafından kullanıldığı, kullanımın ne şekilde sürdürüldüğü etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın talep halinde temyiz edene iadesine, 04.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi