Esas No: 2021/17
Karar No: 2021/22
Karar Tarihi: 26.04.2021
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/17 Esas 2021/22 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/17
Karar No : 2021/22
BÖLGE İDARE MAHKEMESİ KARARLARI ARASINDAKİ AYKIRILIĞIN GİDERİLMESİ İSTEMİ HAKKINDA KARAR
Konya Bölge İdare Mahkemesi Başkanlar Kurulunun 01/02/2021 tarih ve E:2021/3, K:2021/5 sayılı kararıyla;
...vekili Av. ...tarafından, Konya Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesinin 24/11/2020 tarih ve E:2020/979, K:2020/1969 sayılı kararı ile İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 7. İdari Dava Dairesinin 22/10/2019 tarih ve E:2019/848, K:2019/1553 sayılı ve Ankara Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesinin 07/03/2019 tarih ve E:2018/2305, K:2019/568 sayılı kararları arasındaki aykırılığın giderilmesinin istenmesi nedeniyle,
"Aykırılığın, davanın reddi yolundaki karara yönelik istinaf başvurusunun reddi yolundaki Konya Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi kararı doğrultusunda giderilmesi gerektiği" görüşüyle, 2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun'un 3/C maddesinin 5. fıkrası uyarınca karar verilmesi için dosyanın Danıştaya gönderilmesi üzerine,
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkimi ...açıklamaları dinlendikten sonra konu ile ilgili kararlar ve yasal düzenlemeler incelenerek gereği görüşüldü:
2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun'a 18/06/2014 tarih ve 6545 sayılı Kanun ile eklenen 3/C maddesinin 4. fıkrasının (c) bendinde, "Benzer olaylarda, bölge idare mahkemesi dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında veya farklı bölge idare mahkemeleri dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında aykırılık veya uyuşmazlık bulunması hâlinde; resen veya ilgili bölge idare mahkemesi dairelerinin ya da istinaf yoluna başvurma hakkı bulunanların bu aykırılığın veya uyuşmazlığın giderilmesini gerekçeli olarak istemeleri üzerine, istemin uygun görülmesi hâlinde kendi görüşlerini de ekleyerek Danıştaydan bu konuda karar verilmesini istemek" bölge idare mahkemesi başkanlar kurulunun görevleri arasında sayılmış; aynı maddenin 17/10/2019 tarih ve 7188 sayılı Kanun'un 7. maddesi ile değişik 5. fıkrasında ise, dördüncü fıkranın (c) bendine göre yapılacak istemlerin, konusuna göre İdari veya Vergi Dava Daireleri Kuruluna iletileceği; ilgili dava daireleri kurulunca üç ay içinde karar verileceği; aykırılık veya uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin olarak bu fıkra uyarınca verilen kararların kesin olduğu kurala bağlanmıştır.
Anılan maddenin gerekçesinde de, bölge idare mahkemesi dairelerinin benzer konularda birbiriyle çelişen kararlar vermesini önlemek amacıyla bu tür kararların Danıştay Başkanlığına gönderilmesinin sağlanması konusunda bölge idare mahkemesi başkanlar kurulunun görevlendirildiği belirtilmiştir.
Bu kapsamda, yukarıda yer verilen Kanun metni ve gerekçesi bir bütün olarak değerlendirildiğinde, aykırılığın giderilmesi müessesesinden beklenen amacın, aynı veya farklı bölge idare mahkemeleri dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında süregelen aykırılıkların giderilmesi suretiyle kararlardaki hukukî istikrarın sağlanması olduğu anlaşılmaktadır.
İncelemeye konu başvuruda giderilmesi istenen aykırılık, Konya Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi ile İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 7. İdari Dava Dairesi kararları arasında ortaya çıkmış olup, söz konusu aykırılığın, farklı yükseköğretim kurumlarında öğretim elemanı olarak görev yapan davacıların, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun ilgili hükümleri uyarınca disiplin cezasıyla cezalandırılması sonrası bu işlemlere karşı açtıkları davaların devamı esnasında, Anayasa Mahkemesince dava konusu işlemlerin dayanağını oluşturan Kanun hükmünün iptal edilerek bu kararın yürürlüğünün ertelenmesi durumunun, süregelen yargılamalara etkisi hususunda verilen farklı kararlardan kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
2547 sayılı Kanun'un 09/12/2016 tarih ve 29913 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6764 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik 53. maddesinin (b) fıkrasında, Devlet ve vakıf yükseköğretim kurumlarının öğretim elemanları, memur ve diğer personeline uygulanabilecek disiplin cezalarının, uyarma, kınama, aylıktan veya ücretten kesme, kademe ilerlemesinin durdurulması veya birden fazla ücretten kesme, üniversite öğretim mesleğinden çıkarma ve kamu görevinden çıkarma cezası olduğu hükme bağlanmış ve anılan cezaları gerektiren fiiller Kanun'da sayma suretiyle belirtilmiştir.
Bununla birlikte; 2547 sayılı Kanun'un, 6764 sayılı Kanun'un 26. maddesi ile değişik 53. maddesinin (b) fıkrasının (1), (2), (3), (4) ve (6) numaralı bentlerinde yer alan ve yukarıda söz edilen kararlarda dava konusu edilmiş olan disiplin cezalarına dayanak oluşturan “657 sayılı Kanundaki fiillere ilave olarak…” ibarelerinin, "öğretim elemanı, memur ve diğer personelden oluşan yükseköğretim kurumları kamu personeline ilişkin disiplin kuralları öngörülürken kanun koyucu tarafından bunlar arasında görevin niteliğinden kaynaklanan ve Anayasa tarafından öngörülen ayrım ve farklılıkların dikkate alınmayarak öğretim elemanları ile memur ve diğer personelin tümüyle aynı kurallara tabi kılınması ve dava konusu ibareler yoluyla öğretim elemanlarının disiplin sorumluluğu kapsamına 657 sayılı Kanun’da sayılan fiillerin tamamının dâhil edilmesi, Anayasa’da bu kişiler için öngörülen güvencelerle örtüşmediği gibi gerek uygulayıcılar gerekse disiplin kurallarının muhatapları yönünden birtakım belirsizliklere de yol açtığından dava konusu kuralların Anayasa’nın 2., 27. ve 130. maddeleriyle bağdaşmadığı" gerekçesiyle, Anayasa Mahkemesinin 10/04/2019 tarih ve E:2017/33, K:2019/20 sayılı kararıyla iptaline ve kararın Resmi Gazete'de yayımlanmasından başlayarak dokuz ay sonra yürürlüğe girmesine karar verilmiştir.
Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararından sonra, 2547 sayılı Kanun'un 53. maddesinin (b) fıkrasının (1), (2), (3), (4) ve (6) numaralı bentleri, 17/04/2020 tarih ve 31102 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 7243 sayılı Kanun'un 7. maddesi ile değiştirilmiştir.
Dolayısıyla, Anayasa Mahkemesinin söz konusu iptal kararı üzerine yapılan yasal düzenlemenin 17/04/2020 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdiği göz önüne alındığında, anılan tarih itibarıyla devam eden yargılamalar ile bu tarih öncesinde karara bağlanmış olan davaların aynı hukuki durum içinde bulunmadıkları ve bu davalarda her durum için farklı hukuki değerlendirmeler yapılarak bir karar verileceği açıktır.
Bu haliyle, yukarıda aktarılan bilgiler çerçevesinde dosya incelendiğinde, aykırılığın giderilmesi istemine konu kararlardan, Konya Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesinin E:2020/979, K:2020/1969 sayılı kesin nitelikteki kararının yeni yasal düzenleme yürürlüğe girdikten sonra 24/11/2020 tarihinde verildiği, İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 7. İdari Dava Dairesinin E:2019/848, K:2019/1553 sayılı kararının ise yasal düzenlemelerin yürürlüğe girmesinden daha önceki bir tarih olan 22/10/2019 tarihinde verilerek kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Bu itibarla, aralarında aykırılık olduğu öne sürülen kararların aynı hukuki durum içinde bulunmadıkları ve her uyuşmazlık için dikkate alınacak hususlar ile yapılacak hukuki değerlendirmenin farklılık arz ettiği göz önüne alındığında, söz konusu uyuşmazlıkların belirli bir ilke ve esasa bağlanmasına olanak bulunmadığı ve dolayısıyla, verilen kararlar yönünden anılan daireler arasında kanun hükmünün öngördüğü şekliyle bir aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Öte yandan, her ne kadar Konya Bölge İdare Mahkemesi Başkanlar Kurulu kararında, aykırılığın giderilmesi istemine konu kararlar arasında Ankara Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesinin 07/03/2019 tarih ve E:2018/2305, K:2019/568 sayılı kararına da yer verilmiş ise de, dosyanın incelenmesinden, söz konusu uyuşmazlıkta araştırma görevlisi olarak görev yapan davacıya, (mülga) Yükseköğretim Kurumları Yönetici, Öğretim Elemanı ve Memurları Disiplin Yönetmeliği uyarınca verilen disiplin cezasının dava konusu edildiği anlaşılmış olup, hukuki dayanağı, gerekçesi ve dayandığı olgular tamamen farklı olan bu karar ile diğer kararlar arasında bir aykırılık bulunduğundan da söz edilemeyeceği açıktır.
Açıklanan nedenlerle, 2576 sayılı Kanun'un 3/C maddesinin 4. fıkrasının (c) bendi kapsamında bulunmayan aykırılığın giderilmesi isteminin REDDİNE, kesin olarak, 26/04/2021 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
X- 2576 sayılı Kanun'un 3/C maddesinin 4. fıkrasının (c) bendinde, "Benzer olaylarda, bölge idare mahkemesi dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında veya farklı bölge idare mahkemeleri dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında aykırılık veya uyuşmazlık bulunması hâlinde; resen veya ilgili bölge idare mahkemesi dairelerinin ya da istinaf yoluna başvurma hakkı bulunanların bu aykırılığın veya uyuşmazlığın giderilmesini gerekçeli olarak istemeleri üzerine, istemin uygun görülmesi hâlinde kendi görüşlerini de ekleyerek Danıştaydan bu konuda karar verilmesini istemek." bölge idare mahkemesi başkanlar kurulunun görevleri arasında sayılmış, aynı maddenin 5. fıkrasında, " (Değişik:17/10/2019-7188/7 md.) Dördüncü fıkranın (c) bendine göre yapılacak istemler, konusuna göre İdari veya Vergi Dava Daireleri Kuruluna iletilir. İlgili dava daireleri kurulunca üç ay içinde karar verilir. Aykırılık veya uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin olarak bu fıkra uyarınca verilen kararlar kesindir." kuralına yer verilmiştir.
Anılan kurala göre, benzer olaylarda, aynı veya farklı bölge idare mahkemesi dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasında aykırılık veya uyuşmazlık bulunuyorsa ve usulüne uygun olarak Danıştay Başkanlığına yapılmış bir başvuru varsa uyuşmazlığın giderilmesine karar verilmesi gerekmektedir.
Aykırılığın giderilmesi müessesesinden beklenen amaç, benzer olaylarda, aynı veya farklı bölge idare mahkemesi dairelerince verilen kesin nitelikteki kararlar arasındaki aykırılıkların giderilmesi suretiyle hukukî istikrarın sağlanmasıdır. Çoğunluk kararında, farklı tarihlerde verilerek kesinleşen bölge idare mahkemesi kararlarının aynı hukuki durum içinde bulunmadıkları ve her uyuşmazlık için dikkate alınacak hususlar ile yapılacak hukuki değerlendirmenin farklılık arz ettiği gerekçesiyle, söz konusu uyuşmazlıkların belirli bir ilke ve esasa bağlanmasına olanak bulunmadığına ve istemin reddine karar verilmiştir.
Olayda, uyuşmazlığın giderilmesi istemine konu olan kararlar arasında aykırılık bulunduğu açıktır. Her ne kadar uyuşmazlık konusu davalara ilişkin bölge idare mahkemesi kararları, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı üzerine yapılan yasal düzenlemelerin yürürlüğe girdiği tarihin öncesinde ve sonrasında olmak üzere farklı tarihlerde verilmiş olsa da, bu durum, aykırılığın giderilmesi isteminin incelenmesine engel olan ve istemin reddini gerektiren bir husus değildir. Aksi halin kabulü, aynı/benzer olaylarda verilen farklı kararlar sonucunda uyuşmazlığın giderilmesi istemli başvuruların incelenmesinin önünü kapayacak ve böylece Kanun'da öngörülen amacın gerçekleşmemesine, hukuki istikrarın sağlanamamasına neden olacaktır. Nitekim, dosyanın incelenmesinden, söz konusu aykırılığın, Anayasa Mahkemesince dava konusu işlemlerin dayanağını oluşturan Kanun hükmünün iptal edilerek bu kararın yürürlüğünün ertelenmesi durumunda, erteleme süresi içerisinde süregelen yargılamalarda nasıl bir hukuki değerlendirme yapılması gerektiği hususundan kaynaklandığı anlaşılmaktadır.
Açıklanan nedenlerle, hukuki dayanağı, gerekçesi ve dayandığı olgular tamamen farklı olan Ankara Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesinin 07/03/2019 tarih ve E:2018/2305, K:2019/568 sayılı kararı değerlendirmeye alınmaksızın, aralarında aykırılık bulunduğu sonucuna varılan Konya Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi ile İstanbul Bölge İdare Mahkemesi 7. İdari Dava Dairesi kararları arasındaki aykırılığın giderilmesi istemi hakkında işin esası incelenerek bir karar verilmesi gerektiği oyuyla, karara katılmıyoruz.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.