11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/15335 Karar No: 2019/557 Karar Tarihi: 16.01.2019
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/15335 Esas 2019/557 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, kendi fotoğrafı bulunan sahte nüfus cüzdanı ve sınava giriş belgesi ile sınava girdiği sırada yakalanmıştır. Belge özellikleri duruşmada incelenip gerekçeli kararda aldatma nitelikleri tartışılmalı, belgelerin asılları dosyada bulundurulmalıdır. Mahkeme, eksik inceleme ile hüküm vererek sanığın hukuki durumunu belirlemediği için bozulmuştur. Resmi belgede sahtecilik suçu işlenmesinde kamu güveni için korunan hukuki yararın haksızlığa uğrayan kişilerin zararına değil tamamının yararına olduğu üzerinde durulmuştur. Sanık, zincirleme suç hükümlerine tabi tutulmalıyken ayrı suçlardan hüküm verilmiştir. 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesine ilişkin uygulama Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğinden yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir. Kanun maddeleri: 765 sayılı TCK, 5237 sayılı TCK'nın “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümü, 5237 sayılı TCK'nın 43. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi.
11. Ceza Dairesi 2017/15335 E. , 2019/557 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
1) Sanığın, .... adına düzenlenmiş ve kendi fotoğrafı bulunan nüfus cüzdanı ile sınava giriş belgesini kullanarak sınava girdiği sırada yakalanması sonucu ele geçen suç konusu sınava giriş belgesi ile nüfus cüzdanının duruşmada incelenerek özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması ve gerekçeli kararda aldatma nitelikleri olup olmadığının tartışılması, belgelerin asıllarının temyiz denetimi için dosya içinde bulundurulması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması, 2) Kabule göre; a) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.04.2014 tarihli, 2013/11-397 Esas ve 2014/202 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK"nın “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümünde düzenlenen ve belgenin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi ile kamu güveninin sarsıldığı kabul edilerek suç sayılıp yaptırıma bağlanan “resmi belgede sahtecilik” suçlarında korunan hukuki yararın kamu güveni olduğu, suçun işlenmesi ile kamu güveninin sarsılması dışında, bir veya birden fazla kişi de haksızlığa uğrayıp, suçtan zarar görmesi halinde dahi, suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamının, diğer bir ifadeyle kamunun olduğuna dair kabulünün etkilenmeyeceği, eylemin belirli bir kişinin zararına olarak işlenmesi halinde bu kişinin mağdur değil, suçtan zarar gören olacağının kabulü gerekeceği; 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi uyarınca, "bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla ya da aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi" durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasının mümkün olduğu dikkate alınarak; açıklanan ilkeler doğrultusunda, somut olayda sanığın .... yerine 27.10.2007 tarihli sürücü belgesi sınavına girmesi ve 05.12.2007 tarihli sürücü belgesinin alınması, .... yerine 15.12.2007 tarihli sınava girdiği sırada sahte nüfus cüzdanı ve sınava giriş belgesi ile yakalanması şeklinde gerçekleşen fiilleri nedeniyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerekirken, iki ayrı suçtan hüküm kurulması, b) 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.01.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.