Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2019/7321 Esas 2020/4136 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/7321
Karar No: 2020/4136
Karar Tarihi: 10.02.2020

Hakaret - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2019/7321 Esas 2020/4136 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık tarafından yapılan hakaret suçu nedeniyle verilen mahkumiyet kararı, müşteki ve katılanların onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmamasından dolayı bozulmuştur. Ayrıca, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi dikkate alınarak TCK'nın 129. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmü uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmamıştır. TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğu hükmü ise Anayasa Mahkemesi iptal ettiği için uygulanamamaktadır. Kanun maddeleri: TCK'nın 125. maddesi (hakaret suçu), TCK'nın 129. maddesi (haksız tahrik hükmü), TCK'nın 53/1-b maddesi (hak yoksunluğu hükmü).
18. Ceza Dairesi         2019/7321 E.  ,  2020/4136 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hakaret
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet


    KARAR

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1) Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını oluşturması gerekmektedir. Olay günü sanık ...’nun, "Allah belanı versin" şeklindeki beddua niteliğinde olan sözlerinin, müşteki ve katılanların onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmaması nedeniyle hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, hakkında mahkumiyet kararı verilmesi,
    2) Olay günü kızını muayene için götürdüğü hastanede sıra meselesi yüzünden katılan ... ile tartışan eşi ...’nun bayılması üzerine hastaneye gelen ve sedye üzerinde acil servise götürüldüğünü gören sanık ...’nun müştekiler ve katılanlara yönelik hakarette bulunduğu biçiminde gerçekleşen somut olayda, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek sonucuna göre TCK’nın 129. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
    3) TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin, 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ...’nun temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.