Esas No: 2021/2503
Karar No: 2022/3892
Karar Tarihi: 18.05.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/2503 Esas 2022/3892 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bergama Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, taksirle öldürme suçundan yargılanan sanığın beraati kararlaştırılmıştır. Ancak karar, katılanlar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dosya incelendikten sonra, ölen kişilerin nasıl öldüğüne dair yeterli delil bulunmadığı gerekçesiyle sanığın beraati onanmıştır. Kanun maddeleri olarak CMK'nın 223/2-e. maddesi kullanılmıştır.
"İçtihat Metni"
ahkemesi : Bergama Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : CMK’nın 223/2-e. maddesi gereğince beraat
Taksirle öldürme suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılanlar vekilleri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dairemizin 26.11.2019 tarih, 2019/10124 Esas - 2019/11069 sayılı Kararı ile mahkemece sanık hakkında tayin edilen beraat hükmünün ‘’Olay gecesi saat 03.10 sıralarında 31 K 1745 plakalı aracın, Çanakkale- İzmir yönünde seyir halinde iken direksiyon hakimiyetinin kaybedilmesi ile yolun sağ tarafından şarampole takla atarak devrilmesi sonucu ...'ün aracın arka koltuğunda sıkışmış halde, ...'ın da araç dışına fırlayarak vefat ettikleri, sanığın da yine araç dışında yaralı olarak kurtulduğu kazada; sanığın aşamalarda kaza anında aracı kendisinin değil ölen ...'ün kullandığını savunduğu, olayın görgü tanığının bulunmadığı ve dosyada bulunan delillerin de olayı aydınlatmaya yetersiz nitelikte olduğu gözetilerek, dosyanın bir bütün halinde İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine veya Üniversitelerin ilgili bölümüne gönderilerek, rapor alınması hususunda dairemizce mahkeme tarafından verilen sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm bozulmuş ve mahkemece bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuş ise de; mahkemece bozma ilamının gereklerinin gereği gibi yerine getirilmediği, tamamı tıp doktoru olan İstanbul 1. Adli Tıp İhtisas Kurulu üyelerinden rapor alındığı, İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Genişletilmiş Uzmanlar Kurulunca düzenlenen raporda ise dosyadaki verilerin sürücünün kimliği hakkında kesin bir kanaat oluşturacak nitelik ve yeterlilikte olmadığı kanaatiyle kusura yönelik inceleme yapıldığı anlaşılmakla; dosyanın bir kere de bir bütün halinde İTÜ Ulaştırma Anabilim Dalı Karayolları ve Trafik kürsüsünde öğretim görevlisi bilirkişileri tarafından oluşturulacak heyete gönderilerek kazaya konu aracın çalıştığı şirket tarafından sanık nezdinde bulunduğunun sanık tarafından kabul edilmesi, ölen ...'nin ölen ...'in kız arkadaşı oluşu, ATK raporuna göre aracın arka bölümünde sanığa ait kan ve kıl örneğinin bulunmayışı, aracın yoldan çıkış ve savrulma biçimi itibarı ile kaza anında sanığın araç sürücüsü olmasının; ayrıca sanığın kaza sonrası savrularak bulunduğu konum itibarı ile kaza anında aracın arka orta kısmında oturuyor olmasının mümkün bulunup bulunmayışı ile ölen ...'in olay sonrasında arka koltuk kısmında paspaslar üzerinde sıkışık şekilde bulunması karşısında ölenin fiziksel özellikleri, kaza yapan aracın özellikleri ile aracın kaza anında aldığı darbe, yoldan çıkış şekli dikkate alınarak ölen ...'in aracın şoförü olup olmamasının mümkün bulunup bulunmadığı konularında ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınması ve sonucuna göre toplanan tüm deliller uyarınca bir değerlendirme yapılarak sanığın hukuki durumunun tayini ve tespiti gerekirken, eksik inceleme ile sanık hakkında yazılı şekilde hüküm kurulması,‘’ gerekçesi ile bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, İstanbul Teknik Üniversitesi ögretim üyeleri tarafından tanzim edilen 05.10.2020 tarihli raporda "... Söz konusu aracın 100 km/saatlik veya daha yüksek hızla yolun dışına savrulduğu kazada araç 7-8 kez takla atmıştır. Bu hızın meydana getirdiği kinetik enerji ve aracın içindeki yolcuların emniyet kemerlerinin bağlı olmaması nedeni ile sürücü koltuğunda oturan bir kişinin arka koltuğa ve arka koltuktakilerin de camdan dışarı savrulmaları olasıdır. Ancak mevcut verilere göre aracın kaza anındaki sürücüsünün tespit edilmesinin mümkün olmadığı‘’nın belirtilmesi karşısında, tebliğnamede bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğine dair yeterli delil bulunmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekillerinin, beraat kararının kanuna aykırı olduğuna,eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükümlerin isteme aykırı olarak ONANMASINA, 18.05.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.