Esas No: 2022/615
Karar No: 2022/5181
Karar Tarihi: 30.05.2022
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2022/615 Esas 2022/5181 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2022/615 E. , 2022/5181 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 4. HUKUK DAİRESİ
DAVALILAR :
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen tazminat ve istirdat davasının davalılardan ... ... Tic. A.Ş. yönünden reddine, ... İnş. ve Tic. Ltd. Şti. yönünden kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı ve davalılardan ... ... Tic. A.Ş. vekilinin istinaf başvurularının esastan reddine yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; 395 ada 89 parsel sayılı taşınmaz üzerinde Trabzon 2.Noterliğinin 10/05/2013 tarih ve 7720 yevmiye numarası ile gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesinin düzenlendiğini, ... ismi ile maruf iki bloktan oluşan sitenin B Blok, Kat:10, 63 numaralı bağımsız bölümün tarafına satımına ilişkin olarak 14/08/2013 tarihinde yüklenici davalı ... Ticaret Ltd. Şti. ile aralarında adi yazılı sözleşme akdedildiğini, diğer davalı ...Ş. ile ... Ticaret Ltd. Şti arasında ortaklık ilişkisi bulunduğunu, yüklenici firmaların aynı daireyi birden fazla kişiye sattıklarını ileri sürerek; dairenin devir tarihindeki güncel rayiç değerine dayalı menfi zararın tespiti ile daire için ödenen bedelin dava tarihindeki güncel değerinin denkleştirici adalet ilkesi uyarınca istirdadın, gerek menfi zarar gerekse de istirdat talebine yönelik alacak kalemlerinin dava tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsilini, taleplerin her biri için fazlasına ilişkin talep hakları saklı kalmak ve bilirkişi incelemesi sonucu net olarak arttırılmak üzere belirsiz alacağa bağlı 100.000 TL'nin müştereken ve müteselsilen davalı yüklenicilerden tahsilini talep etmiştir.
Davalılar; davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince; davalı ... ve Ticaret Ltd. Şti. aleyhine açılan davanın kabulü ile 142.500 TL alacağın, 100.000 TL'sinin dava tarihinden bakiye kısmının ise talep artırım tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan ... ve Ticaret Ltd. Şti.'den tahsiline; ... ... Ticaret A.Ş. aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı, davacı ve davalılardan ... Tur. Tic. A.Ş. tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Bölge adliye mahkemesince; ilk derece mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle, davacı ve davalı ... Tur. Tic. A.Ş.’ nin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı bilgi ve belgelere, özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Dava, satım sözleşmesinin ifasının imkansız hale gelmesinden kaynaklanan zararların tazmini ve ödenen bedelin dava tarihindeki güncel değerinin istirdatı istemine ilişkin olup, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 107. maddesinde düzenlenen belirsiz alacak davasının bir örneğini teşkil etmektedir. Davacı, 23.03.2021 tarihli bedel arttırım dilekçesi ile dava dilekçesinde talep edilen 100.000 TL alacak miktarını 42.500 TL arttırarak toplam 142.500 TL’nin 09.09.2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Hal böyle olunca, ilk derece mahkemesince; hükmedilen bedele dava tarihinden itibaren avans faiz uygulanmasına karar verilmesi gerekirken, bedel arttırımına ilişkin talebin, ıslah gibi değerlendirilerek 100.000 TL'nin dava tarihinden bakiye kısmın ise talep artırım tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiş olması, usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ve ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanması, HMK'nın 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının hüküm fıkrasının birinci bendinde yer alan "Davalı ... aleyhine açılan davanın KABULÜ İLE; 142.500,00 TL alacağın, 100.000,00 TL'sinin dava tarihi olan 21/04/2017 tarihinden, itibaren,bakiye kısmının ise talep artırım tarihi olan 23/03/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı ...'nden alınarak davacıya verilmesine," ifadesi çıkartılarak yerine, "Davalı ... aleyhine açılan davanın KABULÜ İLE; 142.500,00 TL alacağın dava tarihi olan 21/04/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı ... ve Ticaret Limited Şirketinden alınarak davacıya verilmesine," ifadesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 30/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.