16. Hukuk Dairesi 2013/1241 E. , 2013/2940 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle "yapılan araştırma inceleme ve uygulamanın hüküm kurmak için yeterli olmadığı belirtilerek davalı tarafın dayandığı tapu kaydının tesisinden itibaren varsa dayanakları ile birlikte getirtilmesi, uzman bilirkişiler, mahalli bilirkişiler ve taraf tanıkları hazır olduğu halde taşınmaz başında keşif yapılması, tapu kaydının haritasının bulunması halinde 3402 sayılı Yasanın 20. maddesi gereğince haritaya itibar edilmesi, haritanın bulunmaması halinde tapu kaydında tarif edilen sınır yerlerinin esas alınması, uzman fen bilirkişisinden keşfi ve uygulamayı gösterir gerekçeli rapor alınması, kaydın kapsamının belirlenmesi, taşınmazın kısmen ya da tamamen dayanak tapu kaydının kapsamında kalması halinde tapu kaydına itibar edilmesi, taşınmazın tapu kaydının kapsamı dışında kalması halinde ise meradan kazanıldığının kabulü ile mera olarak sınırlandırılıp sınırlandırılmayacağının düşünülmesi, toplanan ve toplanacak tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece dayanak tapu kaydının krokisinin bulunmadığı, sınırlarının sabit olduğu, çekişmeli taşınmazı tümüyle kapsadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de tapu kaydı uygulaması hüküm kurmak için yeterli olmadığı gibi bozmaya uyulduğu halde bozma gerekleri de tam olarak yerine getirilmemiştir. Mahkemece doğru sonuca ulaşılabilmesi için komşu parsellerin kadastro tespit tutanak örnekleri ile varsa dayanakları getirtilmeli, çekişmeli taşınmazı ve çevreyi iyi bilen yaşlı, yansız mahalli bilirkişiler seçilmeli, taraf tanıkları, mahalli bilirkişiler, uzman fen bilirkişisi, jeolog bilirkişi ve 3 kişilik ziraatçi bilirkişi kurulu ile taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, dayanak tapu kaydının değişir sınırlı olduğu düşünülmeli, sınırları tanık ve mahalli bilirkişilere tek tek okunarak kapsamı 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 20. maddesi gereğince belirlenmeli, bilinmeyen sınırlar yönünden taraflara tanık bildirme imkanı tanınmalı, kaydın kapsamı konusunda tespit bilirkişilerinin keşif sırasındaki beyanları ile kadastro tespit çalışmaları sırasındaki beyanları arasındaki çelişkiler giderilmeye çalışılmalı, tanık ve mahalli bilirkişi beyanları komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, miktar fazlası yönünden derenin metrukatı olup olmadığı, meradan kazanılıp kazanılmadığı, davalı lehine iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği konularında ziraat bilirkişisi kurulu ile jeolog bilirkişiden rapor alınmalı,
uzman fen bilirkişisinden ise keşfi ve uygulamayı gösterir gerekçeli ve krokili rapor alınmalı, krokisinde kaydını sınırlarını işaretlemesi istenmeli, çekişmeli taşınmazın ne zamandan beri kim tarafından ne şekilde kullanıldığı, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, ekonomik amaca uygun bir kullanımın bulunup bulunmadığı kesin olarak belirlenmeli, mera üzerinde zilyetlik süresi ne olursa olsun edinme koşullarının gerçekleşmeyeceği düşünülmeli, tüm taraf delilleri toplanmalı ve değerlendirilmeli, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Belirtilen yönler göz ardı edilerek eksik araştırma, inceleme ve uygulamaya dayalı olarak yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA,02.04.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.