8. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/9544 Karar No: 2017/5714 Karar Tarihi: 18.04.2016
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2017/9544 Esas 2017/5714 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2017/9544 E. , 2017/5714 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Muhdesatın tespiti
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR
Davacı vekili, Alparslan -II Barajı"nın yapımı nedeniyle .... tarafından kamulaştırma çalışmalarına başlanıldığını açıklayarak dava konusu 148 parsel sayılı taşınmaz sınırları içerisinde bulunan 1 adet ev, odunluk, kümes ve 25 tane ağacın vekil edenine aidiyetinin tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı ... vekili savunmada bulunmamıştır. Mahkemece; önceki hükümde davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 03/3/2016 tarihli 2016/2615 E, 2016/3895 Karar sayılı ilamı ile davacı tarafından öncesi mera olduğu anlaşılan taşınmaz üzerinde inşa edilen muhdesatlarla ilgili açılan davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile bozulmuş, Mahkemece bozmaya uyularak davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir. Bu defa karar, davacı vekili tarafından esasa ve vekalet ücretine yönelik olarak temyiz edilmiştir. 1)Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, Mahkemece bozma gereklerine uygun biçimde hüküm verildiğine göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2)Davacı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarına gelince; Davanın, dava ön şartının yokluğu nedeniyle reddine karar verildiği gözetildiğinde davalı lehine hükmedilecek avukatlık ücretinin hüküm tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 7/2. ve 13. maddeleri uyarınca belirlenmesi zorunludur. Buna göre; konusu para veya para ile değerlendirilmesi mümkün bulunan davanın, dava şartlarından birinin bulunmaması (noksan olması) nedeniyle usulden reddine karar verilmesi halinde vekalet ücreti nispi tarifeye göre takdir edilir; ancak, bu nispi vekalet ücretinin miktarı, maktu vekalet ücretini geçemez. Bu olgular dikkate alındığında, davalı taraf yararına "Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere" avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken, Tarife hükümlerine aykırı şekilde fazla avukatlık ücretine hükmedilmesi hatalı olup, davacı tarafın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde ise de; bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu bölümünün HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ; Yukarıda (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın (2) nolu bendinde yer alan " ...4.444,64 TL nisbi vekalet ücretinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa verilmesine" sözlerinin hükümden çıkarılarak yerine "karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 1.800.00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine" söz ve rakamlarının yazılıp eklenmesine, sair temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddi ile hükmün düzeltilen bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, taraflarca HUMK’nun 440/1. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde tamyiz edene iadesine, 18/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.