12. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/17532 Karar No: 2010/29968 Karar Tarihi: 14.12.2010
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/17532 Esas 2010/29968 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2010/17532 E. , 2010/29968 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 4. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 14/05/2010 NUMARASI : 2010/699-2010/769
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu vekilinin icra mahkemesine başvurusu ilamda müşterek ve müteselsil sorumluluk olmadığı ve üç borçlunun eşit miktarda borçtan sorumlu olduğu halde, ilama aykırı olarak alacağın tamamının kendilerinden talep edildiği nedeniyle icra emrinin iptali talebine ilişkindir. H.G.K.’nun 21.6.2000 tarih ve 2000/12-1002 sayılı kararında da benimsendiği üzere başvuru ilama aykırılık nedenine dayalı olduğundan süreye tabi bulunmamaktadır. İcra takibinin dayanağı olan İstanbul 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 11.02.2009 tarih ve 2008/306 esas, 2009/52 karar sayılı kararında hükmedilen alacağın “davalılardan” tahsiline karar verildiği, davalılardan “müştereken ve müteselsilen tahsile” yönelik bir ibare bulunmadığı, ilamda ise üç davalının olduğu anlaşılmıştır. HGK. nun 08.10.1997 tarih 1997/12-517E, 1997/776 K. sayılı kararında da açıklandığı üzere “ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. İcra Mahkemesince ilamın infaz edilecek kısmı yorum yolu ile belirlenemez.” Davalıların takip konusu alacaktan dolayı müteselsilen sorumlu tutulacaklarına dair ilamda bir hüküm bulunmadığına göre davalılar hisseleri nisbetinde alacaktan sorumlu olurlar. O halde, şikayetçi borçlu, takibe konu borçtan 1/3 oranında sorumlu olduğundan, mahkemece şikayetin bunu aşan kısım yönünden kabulü ile icra emrinin düzeltilmesi yerine; ilamın gerekçe kısmı yorumlanarak ve ilamda hüküm altına alınan alacağın bonodan kaynaklandığı, bu nedenle borçluların borçtan müteselsilen sorumlu oldukları gerekçesi ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 14.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.