Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu SS.Kent Konut Yapı Kooperatifi hakkında yapılan icra takibinde, borçlu kooperatifin üyesi olması nedeniyle 3.kişi .................. adına kayıtlı 30 nolu mesken üzerine haciz konulduğu, adı geçen 3.kişi tarafından taşınmazın haline uygun meskeni olduğu iddiasına dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğu anlaşılmıştır. İİK. nun 82/12.maddesi uyarınca “borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceğinden” meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı borçluya aittir. Bu nedenle mahkemece başvurunun İİK. nun 82/12.maddesi kapsamında kabul edilerek bu maddeye göre esasının incelenip haczin kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir. Ancak, H.U.M.K.’nun 76.maddesi uyarınca “hukuki tavsif hakime aittir.” Şikayetçi 3.kişi, adına kayıtlı taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılmasını istemiştir. İİK. nun 96 ve bunu izleyen maddelerinde düzenlenen istihkak iddiasına ilişkin koşullar menkul mallar için uygulanmaktadır. Taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılması istemi icra memurunun işlemine yönelik şikayet mahiyetinde olduğundan şikayet koşulları doğrultusunda çözümlenmesi gerekir (HGK’nun 24.09.1997 tarih 1997/15-461 E. 1997/729 K.; HGK’nun 13.06.2001 tarih ve 2001/12-461 E. 2001/516 K.; HGK’nun 31.03.2004 tarih ve 2004/12-198 E. 2004/183 K.). Hukuk Genel Kurulu "nun 07.04.2004 tarih ve 2004/12-210 E. 2004/208 K. sayılı kararında da açıklandığı üzere, taşınmazın borçlunun borcu nedeniyle haciz edilebilmesi için haciz tarihinde borçlunun adına kayıtlı olması zorunludur. Bir başka deyişle; haciz tarihinde takipte taraf olmayan 3.kişi adına kayıtlı olan taşınmaz borçlunun borcu için haczedilemez. Bu açıklamalar ışığında somut olayın incelenmesinde; şikayete konu haciz tarihi olan 05.05.2006 tarihinde taşınmaz şikayetçi üçüncü kişi adına tapuda kayıtlı olduğu görülmektedir. Bu durumda haciz tarihinde taşınmaz takipte taraf olmayan 3.kişi .................... adına kayıtlı olduğundan ve borçlu kooperatifin borcu için haczi mümkün değildir. Şikayetçi 3.kişinin borçlu kooperatifin üyesi olması nedeniyle borçtan sorumlu olup olmadığı ise yargılamayı gerektiren bir husustur. O halde mahkemece haczin kaldırılması yönünde verilen karar açıklanan nedenle doğru olmakla sonucu doğru kararın onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), 17.15 TL onama ilam harcı alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,14.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.