16. Hukuk Dairesi 2013/2279 E. , 2013/2824 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Dava konusu taşınmaz 1968 yılında yapılan ... çalışmaları sırasında dere yatağı olarak tescil harici bırakılmıştır. Davacı ..., dava konusu taşınmaz 1970 yılından beri kullandığını belirterek adına tescili talebi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, hükme dayanak yapılan fen bilirkişisi raporunda (B) harfi ile gösterilen 4.400 metrekare yüzölçümündeki bölümün davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, ... tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın (B) harfi ile gösterilen bölümü üzerinde TMK"nun 713/1 belirtilen zilyetlikle tescil koşullarının davacı yararına gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece hükme esas alınan fen bilirkişisi raporunda dava konusu yere ait hava fotoğraflarının zemine uygulandığından söz edilmiş ise de; fotoğraflarda taşınmazın sınırları açıkça gösterilmemiş, taşınmazın tarım arazisi olup olmadığı hususları belirtilmemiş, ziraat bilirkişisi raporunda taşınmaz üzerinde 18-23 yaşlarında çeşitli ağaçlar bulunduğu belirtilmesine rağmen taşınmazın toprak yapısı ve bitki örtüsüne değinilmemiş, jeolog bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen dava konusu yerin tamamının bayır ve dere yatağı olduğu ve bu bayır alanın ev, bağ, bahçe ve susuz tarla olarak kullanıldığı belirtildiği halde rapor ekindeki fotoğraflarda bağ niteliği görüntülenmemiş, taşınmazın bağ veya bahçe mi yoksa bayır ve dere yatağı mı olduğu konusundaki çelişki giderilememiş, rapora taşınmazın sınırlarını gösterir nitelikte fotoğraf da eklenmemiş, inşaat bilirkişisi raporunda taşınmaz üzerindeki evin ne zaman yapıldığına ilişkin teknik bilgiler belirtilmemiş, inşaat bilirkişisi tanık beyanlarını değerlendirerek rapor hazırlamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm verilemez. Sağlıklı sonuca varılabilmesi için, hava fotoğrafları ve memleket haritaları getirilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları, ziraat mühendisi, jeoloji mühendisi ve fotogrometri uzmanı ve inşaatçı bilirkişi ve fen bilirkişisinden oluşacak bilirkişi kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılmalıdır. Taşınmazın başında yapılacak keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, imar ve ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, ziraat bilirkişi kurulundan dava tarihinden 15-20 yıl önce en az iki zamanda birbirini izleyen bindirmeli olarak çekilen çiftli hava fotoğrafları ve standart topografik fotogrametri yöntemi ile düzenlenen ... haritaları, özellikle ön bindirmeli çekilen ve birbirini izleyen streoskopik çift hava fotoğrafları streoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelenmek suretiyle taşınmazın dere yatağı olup olmadığını, dava tarihinden 20 yıl önceki ve hali hazırdaki niteliğini, konumunu, bitki örtüsünü, kullanım durumunu ve üzerinde bulunan evin yaşını belirten, bilimsel ve teknik verilere dayalı, rapor alınmalı, fen bilirkişisine taşınmazın belirlenecek durumu ile ilgili olarak, hava fotoğrafları ile mukayeseli, taşınmazın koordinatlarını belirtir, taşınmazın sınırlarını gösterir bütün yönlerinden çekilmiş fotoğrafları ekli, keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, taşınmazın niteliği taşlık v.s. ise bu nitelikteki taşınmaz üzerinde yalnızca ev yapılmasının imar ve ihya olarak kabul edilemeyeceği dikkate alınmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 01.04.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.