15. Hukuk Dairesi 2016/1856 E. , 2017/3780 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, taraflar arasındaki eser sözleşmesinin davalı idare tarafından haksız feshedildiğinin tesbitiyle; haksız fesihden dolayı yüklenicinin uğradığı kâr kaybı, yapılan masraflar ile imalât bedelinin hesaplanarak fesih tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesi isteminden ibaret olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacılar vekilince süresi içinde temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere göre davacıların sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş reddi gerekmiştir.
2-Tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince: Davacı vekili müvekkili iş ortaklığı ile davalı idare arasında; Akçaova-Yatağan ayrımı Kavaklıdere yolu 15+000-25+214 arası toprak tesviye sanat yapıları ve üst ikmâl işine ait sözleşme imzalandığını, 5.493,358 TL bedelli ihalede, 26.11.2013 günlü yer tesliminden sonra 600 gün süre verildiğini, işin bitim tarihinin 19.07.2015 olduğunu, 330.000 TL tutarında teminat mektubunun idareye sunulduğunu, idarenin 14.08.2014 tarihli yazıyla Yapım İşleri Genel Şartnamesi"nin 47. maddesi uyarınca işin feshettiğini, teminatın gelir kaydı için Türkiye Finans Kurumuna yazı yazıldığını bildirdiğini, feshin haklı bir gerekçesinin bulunmadığını, idarenin kusuru nedeniyle işe başlanamadığını ilerleme sağlanamadığını, idarenin işi imkânsızlaştırdığını belirterek feshin haksızlığının tesbitiyle; haksız fesihden dolayı yüklenicinin uğradığı kâr kaybı, yapılan masraflar ile imalât bedelinin hesaplanarak belirsiz alacak davası olarak; fesih tarihinden itibaren şimdilik 110.000,00 TL maddi tazminatın ticari faiziyle birlikte tahsiline, ayrıca müvekkillerinin ticari itibarının sarsılması nedeniyle de 20.000,00"er TL maddi tazminata karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevabında yüklenicinin sözleşmeden doğan edimlerini yerine getirmediğini, 12. maddesi uyarınca iş yeri teslimini izleyen 15 gün içinde iş programını hazırlayıp onaya sunmadığını, yer teslimi ile fesih tarihi arasındaki 259 günlük sürede
6757.70 m. gibi çok az miktarda kazı işi yaptığını, sonra idareye başvurup işi devretmek istediğini bildirdiğini, yaptığı işler için 79.702,76 TL"lik hakediş düzenlendiğini, hakedişleri itirazsız imzalayan davacının fazla alacak isteminin dayanaksız olduğunu, haklı fesih nedeniyle davanın reddini istemiştir.
Mülga Borçlar Kanunu"nun 49. (TBK 58) maddesi gereğince kişisel hakları hâleldar olan kimse manevi tazminat isteyebilir. Böyle bir kimseye bir miktar para ödenmesi ruhsal acılarını kısmen de olsa giderme amacına yöneliktir. Malvarlığına yönelik bir eylem BK"nın 49. (TBK 58) maddesi anlamında doğrudan kişisel hakları ihlal eden bir eylem niteliğinde sayılmadığından mahkemece davacı yanın manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Sözleşmenin feshi haklı olsa dahi davacı yüklenicilerin dava tarihi itibariyle imalât bedelini, davalı iş sahibi yararına olan masraflarını talep edebileceği, dava dilekçesinin sonuç ve istek bölümünün 3. maddesine göre davacının bu yönde talepte bulunduğu ve dava dilekçesi içeriğine göre kâr kaybı dahil imalât bedeli ve masrafları ile ilgili talebinin 110.000,00 TL olduğundan, mahkemece öncelikle 110.000,00 TL maddi tazminat isteğinin ne kadarının kâr kaybı, ne kadarının masraflar için ve ne kadarının imalât bedeli için olduğunun açıklattırılıp, davalı iş sahibinden davadan sonra yapıldığına dair dosyada bilgiler bulunan kesin hesapla ilgili tüm belge ve tutanaklar da getirtilerek, davacı yüklenicilerin dava tarihi itibariyle masrafları ve imalât bedeli konusunda uzman bilirkişi kurulundan rapor alınıp isteyebileceği miktar tesbit ettirilerek varsa bu miktardaki alacakla ilgili talebin kabulüne, davadan sonraki ödeme hakkında da miktarı ve tarihi de belirtilerek icra müdürlüğünce infaz esnasında dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi doğru olmamış, hükmün davacı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davacı yanın 2. bendin dışında kalan temyiz taleplerinin reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın davacılar yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 02.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.