13. Hukuk Dairesi 2017/6927 E. , 2018/2624 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kabulüne birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün taraflar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı Asil ... ve vekilleri avukat ..., avukat ... ile davalı Asil ... ve vekili avukat ..."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Asıl davada davacı, davalılar aleyhine ... 9. İcra Müdürlüğünün 2010/4691 E sayılı icra dosyası ile “tutanaktır” başlıklı belge ile mahkeme içi ikrar ve beyanlara istinaden icra takibi başlatıldığını, davalılar tarafından mükerrerlik ve derdestlik nedeni ile usule ve borcun asıl alacak ve ferilerine itiraz edildiğini, davalılar ile imzalanan 01/03/2006 tarihli gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davacı ve şirketi ... A.Ş."nin davalılardan 9.350.000,00 Usd bedelle gayrimenkul satın almak üzere anlaştığını, davacının 7.442.000,00 TL ödeme yapmasına rağmen 2006 yılı Mayıs ayında ekonomik kriz çıkması nedeniyle doların yükselmesi, gayrimenkulün değerinin artması ve gayrimenkulün davalılar tarafından kaçırılmaya çalışılması neticesinde tapu kaydının iptali ve tescili aksi takdirde ödenen bedelin güncellenerek iadesi için ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2008/413 Esas sayılı dosyası ile açılan davada yapılan yargılama neticesinde süresi gelmeden açılan davanın usulden reddine karar verildiğini, bu davada davalılar tarafından “tutanaktır” başlıklı belgenin sunulması üzerine karar verildiğini, ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nde görülen davada davalılar vekilinin vermiş olduğu cevap ve beyan dilekçeleri ile duruşmadaki beyanlarında; ikrarda bulunulmasına rağmen belgenin geçersizliğinin ileri sürüldüğünü ve takibi uzatmak için itiraz edildiğini, takip ile ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nde görülen dava arasında mükerrerlik bulunmadığını ileri sürerek; dava dışı diğer alacaklı ... A.Ş. ve davacı ..."in ... 9. İcra Müdürlüğünün 2010/4691 esas sayılı dosyasındaki bakiye hak, alacak ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davacı adına 2.358.000,00 TL alacak miktarı için davalıların haksız itirazlarının iptaline ve %40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Temlik alan davacı vekili ... 2.4.2013 tarihli dilekçesi ile kendisine temlik edilen 446.500,00 Usd üzerinden asıl alacak, faiz ve icra inkar tazminatı yönünden davaya devam etmiştir.
Birleşen davada davacı, asıl dosya davacısı ... ve dava dışı ... A.Ş. tarafından ... 10. Noterliğince düzenlenmiş 05.03.2010 tarihli alacak temlik sözleşmesi ile ... 9. İcra Müdürlüğü"nün 2010/4691 Esas sayılı icra dosyasından 390.000,00 USD alacağın temlik edildiğini, Avukatlık Kanununun 164. maddesine uygun olarak davayı açtığını ileri sürerek, icra takibine yapılan itirazın 390.000,00 USD kısmının (karşılığı 600.000,00 TL ve ferileri) iptaline, % 40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalılar, asıl ve birleşen davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, asıl davanın kabulüne, davalıların ... 9. İcra Müdürlüğü"nün 2010/4691 Esas sayılı dosyasına yapmış oldukları itirazlarının davacı ... yönünden 2.008.315,10 TL, temlik alan davacı ... yönünden 349.684,90 TL asıl alacak, icra gideri, vekalet ücreti ile birlikte iptaline 943.200,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak 803.326,04 TL"sinin davacı ..."e, 139.873,96 TL"sinin temlik alan davacı ..."a ödenmesine, birleşen davanın ise reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Davacı, tutanaktır başlıklı belgeye dayanarak başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin kararı esas yönünden kesinleşmekle “tutanaktır” başlıklı belgenin kendisi ve içeriğinin de kesinleştiği, bu nedenle kesin hüküm niteliği kazandığı, bu kapsamda belgeye yönelik sahtecilik itirazları yönünden görülmekte olan ceza davasının bekletici mesele yapılmasına gerek görülmediği, 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 148. ve 69. maddelerine göre alacaklıların birden fazla olması halinde her bir alacaklının alacak iddiasında bulunabileceği, aksi kararlaştırılmadıkça veya alacaklılar arasındaki hukuki ilişkinin niteliğinden anlaşılmadıkça her bir alacaklının edim üzerindeki haklarının eşit olduğu, kabul edilerek asıl davanın kabulüne karar verilmiştir. Borçlar Kanununun 53.maddesi (6098 sayılı BK.nun 74.maddesi) uyarınca hukuk mahkemesi ceza mahkemesinin beraat kararı ile bağlı değilse de, ceza mahkemesince verilecek mahkumiyet kararı ve ceza mahkemesinde kabul edilen maddi vakıalar hukuk mahkemesini bağlar. Bu nedenle açılmış bir ceza davası var ise ceza davasının sonucunun beklenmesi gerekir. Somut olayda, davacının icra takibine dayanak yaptığı belge nedeniyle davacının belgenin sahte olduğu iddiası üzerine ... 7. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2016/550 E sayılı dosyasında özel belgede sahtecilik suçundan yapılan yargılamanın devam ettiği anlaşılmaktadır. Mahkemece de taraflar arasındaki uyuşmazlık bu belgeye göre çözümlenmiştir. O halde, mahkemece, BK.nun 53. (6098 sayılı BK.nun 74) maddesi uyarınca bu ceza davası sonucunun HMK.nın 165. maddesi de gözetilerek bekletici mesele yapılarak hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 1480,00 TL duruşma avukatlık parasının karşılıklı alınarak birbirlerine ödenmesine, peşin alınan 55,40 TL harcın istek halinde davacılara, 40.293,94 TL harcın davalılara iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.