Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/4130
Karar No: 2022/4080
Karar Tarihi: 25.05.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/4130 Esas 2022/4080 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanığın sevk ve idaresindeki araçla taksirle öldürme suçundan mahkumiyetine karar verilmiş ve bu karar temyiz edilmiştir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun daha önceki kararlarına atıf yaparak, sanık hakkında verilen adli para cezasının infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Olayda, sanığın bir dönel kavşakta diğer araçlarla çarpışması sonucu motosiklet sürücüsünün öldüğü tespit edilmiştir. Yapılan raporlar doğrultusunda sanık, asli kusurlu bulunmuş ve diğer sürücüler tali kusurlu bulunmuştur. Ancak, eksik inceleme ve araştırma nedeniyle, başka bir sanık hakkında yapılan suç duyurusunun durumu sorulmadan hüküm kurulması nedeniyle karar bozulmuştur. Sanık hakkında 85/1, 62, 50/1-a TCK maddeleri uyarınca hapis cezası verilmiştir ve bu ceza adli para cezasına çevrileceği sırada yapılan hesap hatası nedeniyle düzeltme yapılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- TCK'nın 85/1 maddesi: Taksirle öldürme suçunu tanımlar.
- TCK'nın 62. maddesi: Kusur kavramını açıklar.
- TCK'nın 50/1-a maddesi: Adli para cezasının belirlenmesinde esas alınacak günlük miktarı belirler.
12. Ceza Dairesi         2020/4130 E.  ,  2022/4080 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle öldürme
    Hüküm : TCK'nın 85/1, 62, 50/1-a, 52/4, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet


    Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23/01/2018 tarih, 2017/463 Esas, 2018/20 Karar sayılı ve 23/01/2018 tarih, 2015/962 Esas, 2018/16 Karar sayılı ilamlarında vurgulandığı üzere, sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinin infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK'nın 52/4. maddesine yönelik uygulama bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya içeriğine göre; 22/09/2015 günü saat 20:35 sıralarında ...'nin sevk ve idaresindeki otomobil ile meskun mahal dışı, 110 km/saat hız sınırının bulunduğu, aydınlatmanın mevcut olmadığı, bölünmüş, tek yönlü, düz, eğimsiz ve iki şeritli yolun sol şeridinde seyir halindeyken, yol üzerinde bulunan dönel kavşak üzerinden ... idaresindeki motosiklet ile sola doğru dönüş yaparak sol şeride geçmesi sebebiyle ... idaresindeki otomobili sağa yönelterek sağ şerit üzerine geçtiği; aynı istikamette arkasında sağ şerit üzerinde seyir halinde olan sanığın ise ...'nin sağ şeride geçmesi sebebiyle sol şeride doğru yönelerek, sağ şeride doğru yönelen ...'in idaresindeki motosikletle çarpıştığı, çarpışmanın etkisi ile sağ şerit üzerine düşen ...'in üzerinden aynı istikamette sağ şerit üzerinde seyreden ve hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilen ...'nun idaresindeki otomobil ile geçerek sağdaki kanalı uçması şeklinde meydana gelen ve motosiklet sürücü ...'in otopsi tutanağa göre: genel beden travmasına bağlı kafatası, yüz, seri kot ve vertebra kemik kırıklarıyla birlikte kafa içi değişimler ve medüller şok sonucu öldüğü tespit edildiği olayda;
    Kaza tespit tutanağında: sanığın, sürücülere ait kusurlardan KTK'nın 84-d.maddesi (Arkadan Çarpma) kuralını ihlal etmesi kusurlu olduğu, ...'nun kazada kusurunun bulunmadığı belirtildiği,

    Keşfe binaen tanzim edilen 14/12/2015 tarihli bilirkişi raporunda: sanığın, etkili ve zamanında fren tedbirine başvurmaması ile şerit izleme ve değiştirme kurallarına riayet etmemesi sebebiyle asli kusurlu olduğu, ...'nin, trafiği aksatacak veya tehlikeye düşürecek şekilde şerit değiştirmesi ve şerit değiştirmeden önce gireceği şeritte seyir halinde ola araçların geçişini beklememesi sebebiyle tali kusurlu olduğu, ...'in, sola dönüş kurallarına uymaması sebebiyle tali kusurlu olduğu, ...'nun kazada kusurunun bulunmadığı belirtildiği,
    Adli Tıp İstanbul İhtisas Dairesi tarafından tanzim edilen 26/01/2016 tarihli bilirkişi raporunda: sanığın, sağ şeridi takiben seyri sırasında sol şeritte ilerleyen ...'nin idaresindeki aracın, sağ şeride geçmesiyle zamanında etkili-yeterli tedbir almayıp sola manevra yapması sebebiyle kusurlu olduğu, ...'nin idaresindeki otomobil ile sol şeridi takiben seyri sırasında kavşaktan sola doğrultu değiştirme manevrasıyla yola katılıp sol şeritte bulunan ...'in idaresindeki motosiklet nedeniyle arkasından sağ şeridi takiben gelmekte olan sanığın idaresindeki otomobilin hızını ve konumunu dikkate almadan sağ şeride kontrolsüzce geçmesi ve sağ gerisinden gelen otomobilin seyir dengesini olumsuz etkilemesi sebebiyle kusurlu olduğu, ...'in idaresindeki motosiklet ile kavşaktan sola doğru doğrultu değiştirme manevrasıyla yola katılarak, arkasından sol şeridi takiben gelmekte olan sürücü ...'nin idaresindeki aracın seyir dengesini olumsuz etkileyerek aracın sağ şeride kontrolsüzce geçmesi sebebiyle kusurlu olduğu,...'nun ise kusurunun bulunmadığı belirtildiği,
    Sanık müdafii tarafından temyiz aşamasında sunulan Tekirdağ 1.Asliye Hukuk Mahkemesindeki yargılama sırasında alınan Adli Tıp Kurumu tarafından tanzim edilen 19/11/2018 tarihli raporda: ...'nin sevk ve idaresindeki otomobille seyri sırasında kavşağın olduğu yere yaklaştığında hızını düşürüp müteyakkız olması, daha önceden kavşaktan dönüşe geçip bir miktar ilerlemiş ve henüz tam hızını alamamış olan ölenin idaresindeki motosikleti farkettiğinde hızını daha da düşürüp güvenli takip mesafesini koruması gerekirken bahsedilen bu hususlara riayet etmeyerek, aniden sağındaki şeride doğru manevra yaparak hız ve hatalı doğrultu değiştirme manevrası kural ihlalleri ile olaya sebebiyet vermesi sebebiyle asli ve tam kusurlu olduğu, sanığın sevk ve idaresindeki otomobille seyri sırasında aniden seyir şeridine doğru direksiyon kıran ...'nin idaresindeki araca çarpmamak için sola doğru direksiyon kırdığı sırada meydana gelen kazada alacak bir önlemi olmadığından kusurunun bulunmadığı, ölenin sevk ve idaresindeki motosikletle kavşakta dönüşünü yapıp bir miktar sol şeritte ilerlediği ve henüz tam olarak hızlanmaya vakit bulamadığı sırada meydana gelen kazada mevcut şartlarda etkenlik arzedecek herhangi bir trafik kural ihlali görülmediğinden kusurunun bulunmadığı, ...'nun ise sevk ve idaresindeki otomobillle seyri sırasında az önce meydana gelen kaza sonucu seyir şeridi üzerinde kalmış olan motosiklet sürücüsü ölene çarpması sonucu karıştığı kazada mevcut şartlarda alacak başka bir önlemi olmadığından kusurunun bulunmadığı belirtildiği anlaşılmakla, yapılan incelemede;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılanlar vekilinin eksik incelemeye, ceza miktarına, sanık müdafinin ceza miktarına ve sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Yerel mahkeme tarafından ... hakkında taksirle öldürme suçundan suç duyurusunda bulunulduğu, suç duyurusunun akıbeti sorularak sonucuna göre bu kişi hakkında kamu davası açılmış ise açılan davanın bu dosya ile birleştirilip, sanık ve ...'nin kusur durumları birlikte değerlendirilerek, raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için kusur durumunun tespitine esas olmak üzere çözümü uzmanlık gerektiren bu hususun tespiti bakımından trafik kürsüsü bulunan bir üniversiteden veya Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyetinden seçilecek üyelerden alınacak bilirkişi raporunun ardından sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde eksik inceleme ve araştırma ile hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    1.Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK'nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan "sanığın güttüğü amaç ve saik" gerekçeleri ile (f) bendinde yer alan ''failin kasta dayalı kusurunun ağırlığı'' gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
    2. Sanık hakkında hükmedilen uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken TCK’nın 50/4. maddesi yönlendirmesi ile TCK’nın 50/1-a maddesi olarak gösterilmesi gerekirken TCK’nın 50/1-a maddesi olarak gösterilmesi ve hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken, adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısı ve uygulama maddesi ile adli para cezasının günlük miktarının takdir edilmesinin dayanak maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK'nın 232/6. maddesine aykırı hareket edilmesi,
    3. Sanık hakkında TCK'nın 85/1, 62, 50/1-a. maddeleri uyarınca belirlenen 2 yıl 6 ay hapis cezasının günlüğü 20,00 TL'den adli para cezasına çevrildiği sırada hesap hatası yapılarak 18.200.00 TL yerine, yazılı şekilde 18.000,00 TL olarak eksik belirlenmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 25/05/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi