Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/5909 Esas 2012/6924 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/5909
Karar No: 2012/6924
Karar Tarihi: 15.05.2012

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2012/5909 Esas 2012/6924 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalılara ait bir taşınmaz üzerinden geçit hakkı istemiştir. Mahkeme tarafından yapılan keşif sonucunda, üç farklı güzergah belirlenmiş ve en ucuz ve kısa olan bilirkişi raporunda A harfi ile işaretli davalılara ait taşınmazdan geçit kurulması kararlaştırılmıştır. Ancak, geçit hakkı kurulurken davacının sübjektif arzuları değil, fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi göz önüne alınmalıdır. Dolayısıyla, davacıya ait taşınmaz yararına 560 parsel sayılı taşınmazdan geçit hakkı kurulması daha uygun olacaktır. Bu nedenle, davalının bu taşınmazın maliki hakkında dava açması gerekmektedir. Türk Medeni Kanunu'nun 747/2 maddesi gereği, geçit isteği önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya yöneltilmelidir. Geçit gereksinimleri, taşınmazın niteliği ile belirlenmeli ve taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda fedakarlık ilkesi göz önüne alınmalıdır.
Kanun Maddeleri:
-Türk Medeni Kanunu'nun 747/2.maddesi
14. Hukuk Dairesi         2012/5909 E.  ,  2012/6924 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı tarafından, davalılar aleyhine 05.05.2011 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.11.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı, 593 parsel sayılı taşınmazı yararına davalılara ait 559 parsel sayılı taşınmazdan geçit hakkı kurulmasını istemiştir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı ... ... temyiz etmiştir.
    Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit gereksiniminin nedeni, taşınmazın niteliği ile bu gereksinimin nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakârlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır.
    Somut olayda; mahkemece yapılan keşif sonucunda teknik bilirkişiler tarafından düzenlenen 21.10.2011 tarihli gerekçeli raporda davacıya ait 593 parsel sayılı taşınmaz yararına geçit kurulabilecek üç ayrı güzergâh belirlenmiş,
    mahkemece de bu güzergâhlardan en ucuz ve kısa olan bilirkişi rapor ve krokisinde A harfi ile işaretli davalılara ait 559 parsel sayılı taşınmazdan geçit kurulduğu görülmüştür. Ancak, yukarıda açıklandığı üzere geçit hakkı kurulurken davacının sübjektif arzuları değil, fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi göz önüne alınmalıdır. Davalılara ait 559 parsel sayılı taşınmaz 1356 metrekare yüzölçümünde olup bitişiğinde bulunan ve bilirkişi raporunda ikinci alternatif olarak belirlenen ve krokide C harfi ile gösterilen 560 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümü ise 559 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün üç katından fazladır. Davacıya ait 593 parsel sayılı taşınmaz yararına 560 parsel sayılı taşınmazdan geçit hakkı kurulması fedakârlığın denkleştirilmesi ilkesine daha uygun düşecektir.
    Bu durumda mahkemece davacıya bilirkişi raporunda iki numaralı olarak gösterilen güzergahtan geçit hakkı kurulmasını isteyip istemediği sorularak, geçit kurulmasını istediği takdirde 560 parsel sayılı taşınmazın maliki hakkında dava açması ve açılan bu davanın eldeki dava ile birleştirilmesi ya da usul ekonomisi açısından harcını da yatırmak suretiyle 560 parsel sayılı taşınmazın malikini davaya dahil etmesi için mehil verilmeli, 560 parsel sayılı taşınmaz hakkında dava açıldığı taktirde yukarıdaki açıklamalar dikkate alınarak sonucuna göre bir karar verilmelidir.
    Mahkemece, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlere kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 15.05.2012 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.