Hakaret - görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/16118 Esas 2019/28 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/16118
Karar No: 2019/28
Karar Tarihi: 07.01.2019

Hakaret - görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2016/16118 Esas 2019/28 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, motosiklet ihbarı nedeniyle işlem yapmak isteyen polis memuruna direnme suçu ve hakaret suçu işlemişti. Ancak mahkeme, sanığın sözlerinin tehdit niteliğinde olmadığını ve hakaret suçu unsurlarının oluşmadığını belirterek mahkumiyet kararını bozdu. Ayrıca, hakaret suçunun cezasının artık adli para cezasına çevrilemeyeceği, CMK'nın 231/8. maddesinin suç tarihinde yürürlükte olmadığı, ve daha önce hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bulunan sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işleyip işlemeyeceği konusunda bir değerlendirme yapılması gerektiği belirtildi.
Kanun maddeleri: TCK 107/1, TCK 125/1, TCK 53/1, TCK 50/2, CMK 231/8, 6545 sayılı Kanun'un 72. maddesi.
18. Ceza Dairesi         2016/16118 E.  ,  2019/28 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Hakaret, görevi yaptırmamak için direnme
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    KARAR

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- Mahkemece kabul edilen oluşa göre, sanığın, hakkında gürültü yapan motosiklet ihbarı nedeniyle işlem yapmak isteyen polis memuru mağdura hitaben “seni sürdürürüm” diyerek tehdit yoluyla direndiği gerekçesiyle mahkûmiyet kararı verilmiş ise de, sanığın polis memurunun görev yerini değiştirme konusunda herhangi bir yetki ve gücü bulunmayıp, anılan sözlerinin tartışmanın bütünü ve söylendiği bağlam içinde değerlendirildiğinde tehdit niteliğinde olmadığı ve görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturmadığının gözetilmemesi,
    2- Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref, ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir.
    Olay günü sanığın, mağdura söylediği kabul edilen ""sen bana kimlik soramazsın lan"" şeklinde sözlerin, muhatabın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu, dolayısıyla hakaret suçunun unsurları itibariyle oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraatı yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,
    3- Kabule göre de;
    a) Seçimlik ceza öngören hakaret suçunda hapis cezasının tercih edilmesi halinde bu cezanın artık adli para cezasına çevrilemeyeceği gözetilmeyerek, TCK"nın 50/2. maddesine aykırı davranılması,
    b) 6545 sayılı Kanunun 72. maddesiyle, CMK’nın 231/8. maddesinde yapılan değişikliğin suç tarihi itibariyle yürürlükte olmaması nedeniyle, CMK"nın 231. maddesinin uygulanmasına engel mahkumiyeti bulunmayan sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak, yeniden suç işleyip işlemeyeceği konusunda bir değerlendirme yapılıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, “daha önce hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bulunması” şeklindeki gerekçeyle, anılan kanun maddesinin uygulanmamasına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/01/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.