21. Hukuk Dairesi 2018/2445 E. , 2019/4827 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, iş kazası sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, ihbar olunan Kurum ve davalılardan ..., ... vekilleri ile ... tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1- İhbar Olunan SGK’nın temyiz istemi yönünden yapılan incelemede, Dava kendisine ihbar olunan gerçek ve tüzel kişi, davada taraf sıfatını kazanamaz. Bir davada hüküm, davanın tarafları arasında kurulur. Bu nedenle hükmü temyiz etme hakkı sadece davada taraf olan kişilere aittir. Kural olarak kendisine dava ihbar olunan davaya katılmadıkça (müdahil olmadıkça) mahkemece verilen kararı temyiz etme hakkı yoktur. Ancak mahkemece, usul ve yasaya aykırı olarak, taraf sıfatını almayan dava ihbar olunan kişi hakkında hüküm kurulmuşsa, ihbar olunan hükmün ancak kendisiyle ilgili bölümünü temyiz edebilir. İşbu davada ise ihbar olunan aleyhine bir hüküm kurulmadığından temyiz hakkı bulunmamaktadır. Bu nedenle ihbar olunan vekilinin temyiz talebinin REDDİNE,
2- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlerle temyiz edenin sıfatına, temyiz kapsam ve nedenlerine göre davalılar ... ile ... vekilinin tüm, davalı ... Sig. A.Ş. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine,
3- Dava, 10/03/2011 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucunda sürekli iş göremezliğe uğrayan sigortalının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacının açmış olduğu davalılar aleyhine maddi tazminat davasının ıslah dilekçesi nazara alınmak suretiyle kısmen kabulüne; 19.465,57 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ... ve ..., ve ... Sigorta A.Ş."den olay tarihinden itibaren (davalı şirket yönünden dava tarihinden itibaren) işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile (davalı ... yönünden poliçe limiti dahilinde ) davacıya verilmesine; fazlaya dair talebin reddine, davacının açmış olduğu manevi tazminat davasının ıslah dilekçesi nazara alınmak suretiyle kısmen kabulüne; 10.000,00 TL alacağın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ... ve ..."tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazla talebin reddine; davacının davalılar Teknik Katı Şirketi ve ... Belediyesi aleyhine açmış olduğu maddi ve manevi tazminat davalarının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Sigorta şirketi aleyhine manevi tazminata hükmedilmemesine rağmen manevi tazminat bakımından hükmedilen vekalet ücretinden sorumlu tutulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı ... Sig. A.Ş. vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Ne var ki bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı HMK 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, Hüküm fıkrasının 7. bendinin tamamen silinerek yerine ""Davacı kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden maddi tazminat yönünden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Hükümleri uyarınca kabul edilen kısım üzerinden 2.335,86 TL vekalet ücretinin davalılar ... ve ..., ve ... Sigorta A.Ş."den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, manevi tazminat yönünden yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Hükümleri uyarınca kabul edilen kısım üzerinden 1.500,00 TL vekalet ücretinin davalılar ... ve ..."tan müşteken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine"" rakam ve sözcüklerinin eklenmesine ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden ..."ye iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlerden ... ve ..."a yükletilmesine,
27/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.