23. Hukuk Dairesi 2016/9732 E. , 2020/1206 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki asıl davada itirazin iptali, karşı davada alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve karşı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl davada davacı - karşı davada davalı vekili; müvekkilinin davalının işletmekte olduğu otele santralle ilgili tamir ve bakım hizmeti verdiğini, verilen hizmete ilişkin fatura, servis ve bakım formları teslim tutanaklarını düzenlendiğini, davalının ödememesi üzerine müvekkilinin icra takibi başlattığını, ancak davalının kötü niyetli itirazı nedeniyle takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile davalı aleyhine %20 icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı-karşı davada davacı vekili; faturaya itiraz edildiğini, davacıya borcu olmadığını savunarak asıl davanın reddini istemiş, karşı davada ise davacı-karşı davalıya 03/12/2012 tarihinde davalının işletmesi olan ... Hotel için 5 adet dect telefonu siparişi verildiğini, davacı-karşı davalı tarafından bildirilen 3.109 TL toplam bedelin kendisine peşin olarak ödendiğini, ihtarname ile iki adet telefonun teslimi ve beş adet dect telefon için fazladan alınan 900 Euro"nun iadesinin ihtar edildiğini, bu ihtara rağmen davacı-karşı davalının eksik telefonları teslim etmediğini ve fazladan alınan bedeli iade etmediğini ileri sürerek 708,68 Euro"nun tahsil tarihindeki kur üzerinden reeskont faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davacı-karşı davada davalı vekili; karşı davacının satışı yapılan ürünleri teslim aldığını, satış faturasına itiraz etmeyerek kayıtlarına işlediğini, bu nedenle iddialarının gerçeği yansıtmadığını savunarak karşı davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia savunma ve dosya kapsamında; bilirkişiler tarafından tanzim edilen raporların dosyaya sunulduğu, taraf vekillerinin itirazı üzerine bilirkişilerden ek rapor alındığı, ancak verilen kesin sürelere rağmen bilirkişi eksik ücretlerinin her iki taraf vekilince dosyaya yatırılmadığı, bu nedenle dosyada keşif sonucu alınan bilirkişi raporlarının delil olarak değerlendirilemeyeceği, davalı-karşı davacı tarafça telefonların eksik teslim edildiğine ilişkin iddia yönünden noterden tek taraflı çekilen ihtarnameden başka iddiasını ispata yarar nitelikte delilin dosyaya sunulmadığı, ihtarnamenin tek başına ispata yarar mahiyette delil olarak kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davaların ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davalı-karşı davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Dava hizmet sözleşmesinden kaynaklanan itirazın iptaline, karşı dava ise hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacağa ilişkindir.
Mahkemece avansın eksik yatırılması nedeniyle alınan bilirkişi raporuna itibar edilmemiş ve ispat edilemeyen asıl ve karşı davanın reddine karar verilmiştir. Fakat bilirkişi raporunun yok sayılması halinde dahi asıl davacıya ait diğer delilerden hizmetin verildiği, hizmetin karşılığının türk lirası olarak ne olduğu, asıl davalı tarafından ayıp ihbarının davacıya iletilmediği durumları dosya da sabittir. Ayrıca asıl davalının faturaya itiraz ettiğini savunmasına rağmen bu konuda dosyaya herhangi bir delil sunamadığı da sabittir. Bu nedenle bilirkişi raporu yok sayılmış olsa dahi asıl davacının davasını ispat ettiği, karşı davacının ise dosyaya ispata elverişli herhangi bir delil sunamadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda asıl davanın kabulü ile karşı davanın reddine karar verilmesi gerekirken eksik delil avansının gerekçe gösterilerek davaların reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, asıl davalı-karşı davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle asıl davacı-karşı davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün asıl davacı-karşı davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda belirtilen harcın asıl davada davalı karşı davada davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına, temyiz peşin harcının talep halinde asıl davada davacı karşı davada davalıya iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 24.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.