5. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/4014 Karar No: 2017/10558 Karar Tarihi: 12.04.2017
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2017/4014 Esas 2017/10558 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2017/4014 E. , 2017/10558 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davalı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir. Arazi niteliğindeki ... mahallesi, 349 ada 3 parsel sayılı taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 1-Kuru tarım arazisi niteliğindeki taşınmazın değeri belirlenirken Dairemizin yerleşmiş uygulamalarına göre % 5 oranında kapitalizasyon faizi uygulanması gerekirken, bu oranın % 6 olarak kabulü ile az bedel tespiti, 2-Dava konusu taşınmazın dosyaya yansıyan özellikleri ve bilirkişi raporlarında belirtilen nitelik ve özellikleri dikkate alındığında %150 oranında objektif değer artışı uygulanması gerekirken, %100 oranında objektif değer artışı uygulayan bilirkişi raporu doğrultusunda eksik bedele hükmedilmesi, 3-Her ne kadar Kamulaştırma Kanunu 25. maddesinde kamu yararı kararının ilan süresinin bitiminden itiberen, kamulaştırılacak taşınmazlar üzerine yapılan sabit tesislerin kamulaştırma bedelinin tespitinde dikkate alınmayacağı düzenleşmişse de, dosya içindeki bilgi ve belgelere göre, idarece yapılan ilana rastlanmadığından, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan kuyunun kamulaştırılan alan içerisinde kalıp kalmadığı tespit edilerek, kamulaştırılan alan içerisinde kaldığının tespiti halinde kuyu bedeline hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir. Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 12/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.